GERİLLADA EĞİTİM, YAŞAMIN KENDİSİDİR(4.BÖLÜM)
Bir kışı daha, yoğun bir eğitimin ardından geride bıraktık.
Bir grup arkadaşla, Kürdistan'ın tüm alanlarına yayılmış yoldaşlarımızla neredeyse eş zamanlı başlattığımız kış eğitimimizi başarıyla sonuçlandırdık.
Bir halkın, giderek insanlığın küresel hegemonyaya karşı savunulduğu Önderlik çalışmalarıyla başladık her şeye.
Amentüsünden şaşmamak için, Özgürlük yolunun her paragrafına, satırına dönüp baktık.
Bazen yazılanların yalın gerçekliği karşısında şaşıp kaldık.
Bazen söylenenlerin derin anlamlarında donup kaldık.
Bazen yapılması gerekenlerin zorluğu karşısında olmazın dipsizliğine saplanıp kaldık.
Ama her seferinde ulaşılması hedeflenenin kutsallığında ayaklandık.
Ve yine her seferinde bu kutsallığın bizde yarattığı gücün farkındalığına vardık.
Ardından bu kutsallığın yaratıldığı Parti derslerimizi gördük. 30 yılı aşkın bir süredir, kutsallığın peşinde koşan Partimizin tarihine, deneyimlerine dönem dönem, yıl yıl, olay olay başvurduk.
Bazen yaşananların imkansızlığında sarsıldık.
Bazen değerlerin nelere rağmen yaratıldığını gördükçe hayretlere kapıldık.
Bazen bunları gerçekleştiren büyük Şehitlerimizin karşısında kendimizi yetersiz gördük.
Ama her seferinde yapabileceklerimizin sınırsızlığında gezindik.
Ve yine her seferinde bu sınırsızlığın bizde yarattığı inancın ayrıksılığını hissettik.
Ardından yapabileceklerimizin ve yapmak zorunda olduklarımızın derslerini gördük. Bizlerin mücadele alanı olan Meşru Savunma çizgisinin stratejisini, taktiklerini eyalet eyalet, alan alan, birlik birlik, tim tim değerlendirdik.
Bazen yaşadığımız eksiklere izah getirmede zorlandık.
Bazen yapamadıklarımızı içimize sindiremedik.
Bazen bizden istenilenler karşısında kendimizi çok az bulduk.
Ama her seferinde bu çizgiyi gerçekleştirme arzusunun sonsuzluğunu ruhumuza doldurduk.
Ve yine her seferinde bu sonsuzluğun bizde yarattığı huzuru içimize çektik.
Tüm bunların ardından platformlara çıktık. Yaptığımız tüm dersler ve yaşadığımız tartışmalar temelinde tek tek, komutan-savaşçı demeden, eski-yeniye takılmadan yoldaşlarımızın karşısına çıktık.
Bazen gelen eleştiriler karşısında kendimize çok kızdık.
Bazen değerlendirilen pratiklerimizi buruklukla andık.
Bazen yapamadıklarımızı keşkelere boğmaktan kendimizi alamadık.
Ama her seferinde her birimiz önümüzdeki dönem görevlerini başarıyla yerine getirme kararlılığını yüreğimize kazıdık.
Ve her seferinde her birimiz bu kararlılıkla yoldaşlarımıza sözümüzü verdik.
Bir kışı daha, yoğun bir eğitimin ardından geride bıraktık.
Artık pratik zamanı, görev ve eylem zamanı.
BIŞAR ANDOK
YORUM GÖNDER