ÖZGÜR YURTTAŞ HAREKETİNİN TEMEL ÖZELLİKLERİ
Adı üzerinde, Özgür Yurttaş Hareketi; doğallığında toplumun bir kesimi ile sınırlı olmayan bir hareketin gelişme ve gerçekleşme biçimidir. Ama hiçbir zaman da herhangi bir toplumsal kesimin ya da bu kesimlere mensup olan karizmatik bir kişiliğin başlatabileceğini yadsımayan bir hareket olma özelliğine sahiptir. Onun içindir ki Özgür Yurttaş Hareketi'nin tüm kapsayıcılığına rağmen Türkiye'de bir grup öğrenci gençliğin böyle bir hareketi başlatması da son derece anlaşılır olmaktadır.
Türkiye halkı yabancı değil;
Türkiye halkı, öğrencilerin öncülük ettiği hareketlerin yabancısı değildir. Bu nedenle de benimseme ve sahiplenme olasılığı fazlasıyla bulunmaktadır. 19. yüzyılın sonlarına doğru gelişen Jön-Türk hareketi, özünde Avrupa'da eğitim görmüş gençlerin hareketidir. Kemalist hareket ve Türk ulusal hareketi, kaynağını buradan almış ve Cumhuriyetin oluşumuna kadar gidilmiştir. 1960'lar sonrası Türkiye'de gelişen demokrasi mücadelesinde de etkin, katılımcı ve yol açıcı olan gençliktir ve bu, darağaçları dahil, bedel ödeme pahasına gerçekleşmiştir. Kürt özgürlük mücadelesinin öncüsü de yine gençlik olmuştur. Böylesine tarihsel, akışkan, sürekli bir mücadele ve öncü militan güç olan gençliğin, şimdi de Özgür Yurttaş Hareketi'nin gelişmesinin aktif öncü gücü olarak yerini belirlemiş olmasının anlamlı ve değerli karşılanması kadar doğal bir şey olamaz. Özgür Yurttaş Hareketi içinde bu şekilde yerini belirleyen gençliği anlamak ve ona göre de bu hareket içinde yerini belirlemenin gereği açığa çıkmaktadır. Özgür Yurttaş Hareketi'nin gündemleştirilmesi sürecinde yaşananlar ayrı bir değerlendirme konusu olabilir. Ama bu, Özgür Yurttaş Hareketi'nin uzağında kalma ve gerekçe haline getirilerek tutum belirleme gibi bir yaklaşımın ortaya çıkmasına, yaşanmasına da neden olmamalıdır. Çünkü Özgür Yurttaş Hareketi'nin anlamı ve rolü farklı bir yaklaşımın oluşmasına olanak tanımamaktadır.
Ortak paydalarda buluşma;
Özgür Yurttaş Hareketi, o yurt üzerinde yaşayan bireylerin ırk, sınıf, cins, kimlik, din vb. farklılıklarına rağmen birbirlerini reddetmeden ortak paydalarda buluşarak sahiplendikleri hareketin ortak adıdır. Herhangi bir kesim ya da kişi, yine herhangi bir nedenden ötürü böylesi bir hareketi geliştirebilir. Bu gerçek, aynı yurt üzerinde yaşayan diğer kişi ya da kimliklerin o hareket içinde kendilerini görmelerine ve yer almalarına engel değildir. Onun içindir ki Türkiye'de öğrenci gençliğin başlattığı Özgür Yurttaş Hareketi, aynı zamanda Türkiye coğrafyasında yaşayan tüm insanların içinde yer almaları gereken ortak hareketin adıdır. Buna göre bir tutum ve yaklaşım sahibi olmanın önemi açığa çıkmıştır. Böylesi bir özellik taşıyan Özgür Yurttaş Hareketi'nin doğru anlaşılmasının gereği bulunmaktadır. Özgür Yurttaş Hareketi, salt bir öğrenci hareketi ya da bir dönem geliştirilerek sahiplenilecek bir eylem kampanyasının yürütülme biçimi değildir. Böyle bir yaklaşım, telafisi mümkün olmayan sakıncaları içinde taşımaktadır. Süreklilik isteyen bir harekettir. Onun için, ne örgüt, ne de eylemlerle sınırlandırmak mümkün değildir. Biriken sorunların çözümünü hedefleyen, bunu çözümleme, örgüt ve eylemiyle birlikte ele alan sürecin kendisi olmaktadır. Muhtevası bu kadar kapsamlı olan Özgür Yurttaş Hareketi'ni öğrenci gençlik hareketleriyle sınırlamak da mümkün değildir. Bu, sadece Türkiye açısından değil, dünyanın neresinde, hangi ülkesinde gündeme girmişse, onlar için de geçerlidir. Kimi yerlerde demokrasi, özgürlük, cemaat hakları, kültürel vb. sorunların çözümü temelinde gelişmiş olsa da, bu gerçeklik değişmemiştir ve her zaman kurulu, statükocu sistemler için en ciddi tehlikeleri oluşturmuşlardır. Bununla da kalmayarak, o sistemlerin yıkılmasına da neden olmuşlardır. Sistem karşıtı bir hareket Yurttaşlık hareketleri, hep iktidar dışında olan güçler tarafından geliştirilmişlerdir. Her zaman başlangıçta kurulu bir örgüte ihtiyaç duymamışlardır. İlk kıvılcım çakıldığı andan itibaren, hedefe ulaşıncaya kadar hiçbir kesintiye uğramamışlardır. Bu yönüyle engellenemez bir hal almışlardır. Özgürlük ve demokrasi sorunlarının, eşitsizliğin, keskin hatlarla belli olduğu ülkelerde belirgin bir şekilde ortaya çıkmışlardır. Fransa'da monarşik yapılanmaya, Amerika'da İngiliz egemenliğine, daha sonra da köleliğin meşru sayıldığı Birleşik Devletler'e karşı Kanada Cemaat Hakları temelinde, Polonya'da tersane işçilerinin demokratik talepleri doğrultusunda, Fransa'da öğrencilerin eğitim sorunlarının çözümü vb. temellerde ortaya çıkmışlardır. Hepsinin sınıf temelleri ve gerçekleşme biçimleri farklıdır. Ama hepsinin ortak yönü, sistem karşıtı olmaları ve tek bir kesimle sınırlı kalmayıp, tüm toplumu sararak genel bir toplum hareketi haline gelmeleridir.
Şimdi Türkiye'de de benzeri bir hareketin gelişim ateşinin fitili tutuşturulmuştur. Bu, basite alınmamalıdır. Adı, Eşit, Özgür, Demokratik Yurttaş Hareketi'dir. Türkiye'nin çok kimlikli ve çözülmemiş özgürlük ve demokrasi sorunlarının varlığı bu hareketin çıkışının temelini oluşturmaktadır. Kimlikler eşit değildir. Türk, diğer tüm kimliklerden üstün tutulurken, diğer halklar kimliksizlik statülerini korumaktadırlar. Dinler arasında fark had safhadadır. Cumhuriyetin laikliği prensip olmaktan öteye taşırılmamıştır. Sünni Müslümanlık ayrıcalıklıdır. Alevilik, ezilen bir kimliktir. Aynı şekilde, başta ezidîlik olmak üzere gayri müslim olarak görülen din mensupları horlanmakta ve kendilerini ifade etmekten uzaktırlar. Toplumun tümü, eğitim, sağlık vb. başta olmak üzere haklardan eşit oranda yararlanamamaktadırlar. Toprak sorunu çözülememiştir. Kadın, kölenin kölesi olma özelliğini korumaktadır. Çocuk ve yaşlılar, güvenceli yaşam koşullarından uzak tutulmaktadır ve bunlar da yasalarda hiçbir engelle karşılaşmamaktadır. Tüm bunlar, eşit, özür, demokratik yurttaş hareketinin dayanakları olarak yerini bulmaktadır ve anayasal güvenceye kavuşturulma gibi bir hedef kapsamında ele alınmaktadır.
Kendine özgü yöntemleri vardır;
Bu sorunların çözümü doğrultusunda bir hareketin gelişmesi ya da ortaya çıkması da son derece doğaldır. Uluslararası hukuk da buna olanak tanımaktadır. Üç Kuşak Hakları diye kabul edilen haklar da buna olanak tanıdığı gibi, meşru bir zemine dayandırmaktadır. Meşru savunma, bu açıdan Özgür Yurttaş Hareketi'nin kendini savunma ve harekete geçmesinin bir yönüyle güvencesi, diğer yönüyle kendine özgü yöntemlerle gerçekleşmesi anlamına gelmiş olmaktadır. Tüm bunlardan hareketle tartışılmak ve sonu açık tutulmakla birlikte Özgür, Eşit Yurttaş Hareketi'nin öne çıkan yönlerini alt alta sıralamak da mümkündür.
1- Özgür Yurttaş Hareketi homojen değildir.
2- Değişik toplumsal kesimlerin ortak paydada buluşmasıdır.
3- Bir parti veya örgütün önceden tasarlayarak, programlaştırarak güncelleştirdiği bir hareket değildir.
4- İktidar alternatifi olarak değil, paylaşılan ortak sorunların çözümünü hedefleyerek ortaya çıkar.
5- Genel kabul gören önderler etrafında gelişir ve gelişimi içinde kendini kurumsal bir ifadeye kavuşturur.
6- Her zaman ve her yerde aynı talepler ve biçimlerde gelişmez. Hatta aynı ülke içinde farklı bölgesel özellikler taşıyarak değişik biçimlerde gelişebilir.
7- Toplumsal özgürlük ve demokratikleşmenin, ekonomik sorunların çözülmediği, birey olma sorunlarının öne çıktığı coğrafyalarda daha çok görüldüğü gibi, kendini bununla darlaştırmayı da kabul etmez.
8- Kültürel, sosyal ve siyasal bir hareket olarak gelişir. Kişi haklarını savunur Hiyerarşik, sınıflı toplumlardan olan kapitalizm ortak pazar etrafında ortak dil, kültür ve benzerinin birliğinin oluşumuna katkı sunarken feodal cendereden kopan kişilerin vatandaşlık bağlarıyla devlete bağlanmasının koşullarını da yaratmıştı. Vatandaşlık, devlete karşı kişilerin hak ve görevlerini belirlerken, diğer aidiyet bağlarının tali plana düşmesi gibi bir sonuç da yaratmıştı. Onun içindir ki, o koşullarda İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde dile gelen kişi hakları, savunulan ortak değerler olarak öne çıkmıştır. Değişen dünya koşullarında kişi hakları önemini korumakla birlikte; grup hakları, ulusların hakları vb. gibi haklar da öncelikli hale gelmiş, aralarında bir dengenin kurulmasını zorunlu kılmıştır. Artık kapitalizmin katı merkezci yapısı, yerini aralarında daha gevşek bağların bulunduğu yerel inisiyatiflere bırakmakla karşı karşıya kalmıştır.
Anlamının bilinciyle hareket;
Böylesi koşullarda gelişen Özgür Yurttaş Hareketi, hiyerarşik, sınıflı toplumların aksine devletle ilişkilerin yeniden belirlenmesini sağlayan bir özellik taşımaktadır. Bu nedenle Türkiye'de gelişen Özgür, Eşit, Demokratik Yurttaş Hareketi, önüne koyduğu hedeflere ulaşmak ve sorunların çözümünü devlete dayanarak değil, kendi gücüyle çözmeyi amaçlamaktadır. Şimdi Türkiye devlet ve geleneksel toplumunun dışında kalan böylesi bir hareket, geleceğinin belirleyicisi olarak gelişmelerin önünü açarak, kendine atfedilen tarihsel rolü ile Türkiye'nin gündemine girmiştir. Ama yeterli değildir. Asıl olan da Özgür Yurttaş Hareketi'nin bu gerçek anlamının bilinciyle daha da yeterli hale getirilmesi için her kesimin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesidir.
Kaynağını yurttaş olmaktan alır;
Devlete olan siyasal ve diğer aidiyetlerle olan bağlılıkları çağrıştırmadan, üzerinde yaşanan coğrafyada paylaşılan ortaklıkları ifade eden, yurttaş olmaktan kaynağını alan ve yine paylaşılan sorunların çözümünü hedefleyerek çıkış yapan Özgür Yurttaşlık Hareketi, bu şekilde daha da ardı ardına sıralayabileceğimiz özellikler taşımaktadır. Ve Ankara'da bir grup öğrencinin TBMM'ye verdiği dilekçe ile de Türkiye'nin gündemine girmiştir. Önemli olan yön de burasıdır. Özgür Yurttaş Hareketi'nin doğru anlaşılması, tarihsel görev ve sorumlulukların yerine getirilmesi de bu sorunların aşılmasında en belli başlı olanıdır. Gençlik, yapmış olduğu çıkışla bunu başarma istemini ortaya koymuştur. Şimdi sıra toplumun diğer kesimlerine gelmiştir. Yetersizlik vardır ve olacaktır da. Ama bunların öne çıkarılarak, asıl yapılması gerekenleri yerine getirmemenin hiç de haklı gerekçesi olamaz. Dıştalayan, reddeden, iten ve kendini geriye çeken değil, bir şeyler yapabilmenin erdemi, ağır başlılığı, mütevazılığı ile hareket ederek birleştireni olmak, bunlarla asıl yapılması gerekeni başarmak, Özgür Yurttaş Hareketi'ni ölçü ve temellerine kavuşturacak olandır. Gerçek anlamda Eşit, Özgür Yurttaş Hareketi'ne bunların başarılmasıyla ulaşılacaktır. Türkiye'de yaşayan tüm halklar ve kimlikler, değişik toplumsal kesimler vb. Özgür Yurttaş Hareketi içinde bunların başarılmasıyla özgür bir geleceğe kavuşacaktır.....
Sonuç olarak; Özgür Yurttaş Hareketi başarıyla pratikleştirildiği zaman Demokratik Ekolojik Toplum Projesi temelinde komünal toplumu örgütleyerek halk demokrasisini derinliğine geliştireceği gibi, Kürt sorununun çözümünü demokratik birlik perspektifi temelinde geliştirerek kalıcı toplumsal barışın sağlanmasına da hizmet edecektir. Dolayısıyla, demokratik kurumları ve Türkiye’de yaşayan tüm toplumsal kesimleri ilgilendiren, herkesin aktif ve yetkin katılımını gerektiren bir özelliğe sahiptir. Bunun için ilgili tüm kesimlerin gerekli duyarlılığı göstermeleri büyük önem taşımaktadır. Aksi takdirde, gençlik öncülüğünde pratikleşen girişim geçmiş kampanyaların tekrarına düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Özgür Yurttaş Hareketi’nin içinde bulunulan yeniden yapılanma sürecine engel teşkil etmediği, ikinci ya da ek bir çalışma olarak ele alınamayacağı, aksine doğru anlaşılıp uygulandığı takdirde içinde bulunulan tıkanıklığı ve darlığı aşarak güç kazanmada büyük rol oynayacağı bilinmelidir. Kuşkusuz, gündemimize yeni giren bir mücadele gerçekliği olarak amacı, örgütlenme ve eylem anlayışı, kapsamı ve içeriği bakımından daha yoğun bir tartışma sürecini gerekli kılmaktadır. Ancak açığa çıkan düzey üzerinde var olan eksiklikleri pratik içinde tamamlama anlayışı içinde olmak önemlidir.
ATAKAN MAHİR
YORUM GÖNDER