DOST BAHARI (2.BÖLÜM)
Yaşamın anlam gücü hislerde gizlidir
Kar yağdıktan bir süre sonra hava çok güzel oldu. Şu anda gökyüzünde yalnızca hüzünlü birkaç bulut var. Ne yazık ki dışarı çıkıp araziye bakamıyoruz. Kamp yaşamı bitmek üzere. Yer yer gergin anlar yaşansa da işini bilenler bu durumu kendine engel yapmıyor. Bazen insanların ruh hali değişkenlik gösterebiliyor. Oysaki Kuzey’de en anlamlı ve değerli şey ilişki tarzı olmalıdır. Bazı insanlar vardır, kendi içindeki eziklik duygusunu etrafına hissettirmeye can atar. Düşünmek yerine rastgele davranır. İşte o zaman daha da çekilmez olurlar. Kendileriyle barışık olmazlar. Etrafındaki insanları da kendisi gibi sanırlar. Hatta bazen sevilmeme psikolojisini yaşar ve bu psikoloji insanı oldukça zorlar. Hep yargılayan, şüpheci, etrafını suçlayan ve benzeri yaklaşımlara ne gerek var. Oysa yaratılabilecek o kadar çok şey var ki. Bizler devrimciyiz. Yaşamımızı ve düşüncelerimizi buna göre örgütlemeliyiz. Yaşamı anlamak için filozof olmak gerekmez. Yaşama biraz duygulu bakmak yeterlidir. Yaşamın anlam gücü hislerde gizlidir. Bazen kendimizi karşımızdakinin yerine koyabilmeliyiz. Çoğu zaman yaşamdaki soru işaretlerini çözerken o kadar çok virgüle takılırız ki. İşte o zaman sonlandırılması gerekilen bazı durumlara nokta koymak daha da zorlaşır. Yoldaşlık denildiğinde insanın aklına hemen emek, sevgi ve saygı gelmelidir. Neyse şimdilik bu kadar yeter her halde. Aslında duygularımı daha fazla dile getirmek ve yazmak isterdim ama hem zaman hem de hepsini ifade edecek imkan yok. Sanırım bu konuyu tartışmak daha güzel olurdu ama saat gecenin 2’si oldu.
18 Kasım 2007
Gün doğarken
Sonbaharın son ayındayız. Bugün hava çok soğuk. Bandozlardan şiddetli bir rüzgar geliyor. Belki de beklediğimiz karın habercisidir. Buralarda bulunan en yüksek dağlar kara alıştığından, sanki kar bir gelin duvağıymış gibi alıp yüzüne giydiriyor. Zorluklar olsa da aylarca bıkıp usanmadan, kar tanesinden çığa kadar beyaz örtüyü eteklerinde ve zirvelerinde misafir ediyor. Biriken kar taneleri baharda el ele verip küçük sularla beraber Perî suyunda buluşup coşarak akacak. Baharı Kuzey’de selamlamanın heyecanını yaşıyorum. Güneş ışığının eşliğinde, ağaçların tomurcuk tomurcuk patlayışını izleme ve hasretle yaprakların açılışını gözlemlemek büyük bir zevk olacak. Yapraklar bir an önce açmak için birbirleriyle yarışırken, bizler de yankı uyandıracak eylemlerin yoğunlaşmasını yaşayacağız. Bunları düşünürken bile insanın yüreği coşuyor. Belki de bu bekleyiş çok güzel şeyler değiştirir. Hayatı bir de savaşın yüreğinden takip edip içine gireceğiz. Halk gerçeği ve özgürlük mücadelesi asıl o zaman başlayacak.
Her şey Newrozlu günlerde buluşmak için!
22 Kasım 2007
Önderim;
Büyük bir özlemle merhaba!
Dün yine sizinle görüşme yapılamadı. Sistem tüm sinsiliğiyle üzerinizde baskı yaratmaya çalışıyor. Sanki tüm dünya size karşı zalimlik yapmak için kendini hazırlamış. Dün gece Agirî yoldaş sizi rüyasında görmüş ve çok etkilenmişti. Aslında ben de çok etkilendim. Bence bu rüya yoğunlaşan hislerin isyanı, uzayan ayrılığın ardından yükselen derin bir çığlığın yankılanmasıdır. Keşke sizin acılarınıza ve zorlanmalarınıza ortak olabilseydik. Manevi olarak paylaşmaya çalışsak da yine her zamanki gibi en büyük pay hep size kalıyor. Sizi böyle derin özlerken yazamıyorum.
23 Kasım 2007
ŞEHİT RONAHİ RİZGAR WELAT’IN GÜNCESİNDEN“DOST BAHARI”
Devam edecek
YORUM GÖNDER