HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI ULUSAL KİMLİĞE, ÖZGÜRLÜĞE DÖNÜŞ HAMLESİNDE ZAFERİN KANITIDIR
HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI ULUSAL KİMLİĞE, ÖZGÜRLÜĞE DÖNÜŞ HAMLESİNDE ZAFERİN KANITIDIR
0 Yorum
383
15-03-2022

Kürdistan halkının geleneksel bayramı olduğu kadar, çağdaş anlamda kendi ulusal kimliğini geçmiş tüm yıllardan daha fazla açığa çıkararak, kendi halk savaşımını sağlam temellerde bir daha yenilmemecesine yaşayarak ulaştığı yeni yıl. Newroz tarihini göz önüne getirdiğimizde 2602 miladi, 1990 yılı bir anlamda Partimiz'in de başta Nusaybin ve Cizre halk isyanı olmak üzere, tüm ülkede ulusal kimliğe, özgürlüğe dönüş hamlesini daha da ileri bir düzeye taşırarak karşılaması gerçek bir kutlama anlamına geliyor. Yeni şeyler derken, esas olarak mücadelede ulaştığımız yeniliği anlamalıyız. Bir yandan Partili militanların şahadeti, diğer yandan halkımızın kanlı isyanı Newroz'un nasıl karşılanması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu temelde mücadelenin vardığı düzey gerçek bir umut kaynağı, yaşamın vazgeçilmez yeni bir şeklidir. Bu da, ister düşmandan kaynaklansın, isterse de iç engellerden kaynaklansın, bir daha önü kesilmez bir kurtuluş akımı haline gelme, dönülmez bir kurtuluş yolunda yürüyüşün içinde olmak demektir. Bu işe kendimizi değiştirmek için duyulan sorumlulukla düşüncemizi zorlayarak, çabalarımızı bitmez tükenmez kılarak bu temelde nasıl kazanılır sorusuna bir cevap vermek istedik. Ortaya çıkan gelişmeler hem büyük bir çabanın sonucu, hem de büyük bir yılın başlangıcı anlamına geliyor. Halklar zor dönemleri yaşadılar. Ki bu halk Kürdistan halkı ise bir kader gibi gittikçe tükenen ve adına yaşam, yabancı işgal, hatta sömürgecilik bile denilmeyecek, bundan da öteye eşine ender rastlanan bir tükeniş sürecinde ise, burada düşünce ve davranış üretmek insanın temel özelliklerine sahip çıkmanın vazgeçilmez bir gereğidir. Bu anlamda yaratılanlar önemli sonuçlardır ve yeniye ulaşmada muazzam sağlam bir başlangıçtır.

Nereden ne kadar sonuç aldık, neye nereden sağlam bir başlangıç yapıyoruz? Sorularına gittikçe net cevaplar vermek istediğimizde olguların iç içeliğini görürüz. Dolayısıyla yeni yılımız,  Kürdistan halkının dünyada ve bölgede yoğun olarak yaşanan gelişmeler karşısında ayağa kalkışının ister eski tarihsel geçmiş, ister yakın tarih ve Partimiz PKK önderliğinde gelişen kurtuluş aşaması, en çok umuda kalkan ve buna en çok muhtaç olan hatta bir diriliş çabası da diyebileceğimiz bir çabanın içindedir. Halklar, partiler ve kişiler, yılları sonuç ve başlangıç anlamında çok net bir şekilde gündemleştirerek değerlendirmeye tabi tutarak yürütürler. Eğer bu halk Kürdistan halkı ve onun adına öncülük iddiasında olan PKK söz konusu ise; gündemimizi doğru belirlemek, sağlam başlangıçlarla değerlendirmelere girişmek, bunun pratik çabasını, yürüyüşünü yapmak ve gerçekten çok büyük bir güç sergilemek demektir. Burada güçlü olan kişi; kendini aşmak, gelişmelere  (ki, bu bizde varlık yokluk ve diriliş meselesidir) cevap vermek, buna sürekli güç getirmek ve mücadeleye en az tahribatla yol aldırmayı bilmek zorundadır. Çünkü bu çok önemlidir. Bu anlamda sorumluluk ciddi duyuluyor ve dava insanı bu temelde kavranılıyorsa, kapasite ve biçim kazanmak vazgeçilmezdir, gereklerini karşılamak ise zorunludur.

Yeni yıl, halk ve Parti için olduğu kadar, daha çok da militanların kendilerini köklü gözden geçirmeleridir. Bu, önlerinde bir görev olarak durmaktadır. Bir anlamda bağlı olduğu göreve yeterli olma, onu hiçbir bahane ileri sürmeksizin karşılama rolün vazgeçilmez gereğidir. Herkes işlerine mutlaka böyle yaklaşmak durumundadır. Kürdistan insanına baktığımızda; rolden uzaklaşma çok yoğun, rolü doğru kavrama çok sınırlıdır. Parti içi de dâhil en hayati işlerine tersinden yaklaşma, zaafları konuşturma, onu yaşama, yaşatma ve giderek düşkünlüğe sevdalanma bizde çok katı bir gelenektir. Ve bu hak ettiğimiz veya mutlaka ulaşmamız gereken yeniye ulaşmayı sancılı kılıyor. Sonuçta da yenilenme olmayınca duraklamaya yol açıyor. İmha sürecini yaşadığımız için, belki de farkına varılmayan ama kaybetmememiz gereken noktada kaybettiğimiz anlamına geliyor. Bizde insanlar nasıl yaşadıklarını bilmedikleri gibi, nasıl ölmeleri gerektiğini de bilmezler. Yaşam ve ölüm bir anlamda bizim için anlamını yitirmiştir. İşte bu anlamda mücadelemizin diğer bir anlamı da tam bu noktada ortaya çıkmaktadır. Yaşamın tanımını yapmak, ölümün de ne olduğunu kavratmak, birbirlerini ispatlayan, gerçekleştiren özelliklerdir. Ölümle yaşam arasında sanıldığından daha da ince bir fark vardır. Bizde bu fark yitirilmiştir. Yaşıyor muyuz, ölü müyüz? Belli değildir. Tüm hatalar bu ayırımın sağlam yapılmayışından kaynaklanıyor. Genelde insan soyuna ve onun halklarda gerçekleşmiş ve kabul edilir biçimlerine nasıl yaklaşmalıyız, bu temelde yaşamın neresindeyiz ve neresinde olmalıyız? Sorularına cevap veremediğimiz gibi, nasıl ölüyoruz, kimler bizi öldürüyor, nasıl öldürüyorlar? Sorularına da yetkin cevaplar veremiyoruz. Bırakalım ideolojide, politikada, askerlikte sağlam bir pozisyonda savaşmayı, bütün bu hususlarda her şey ağıza, göze bulaştırılmıştır. Bundan dolayı bilinen hatalar zinciri sökün etmekte, nerede, nasıl vurulduğumuz, yine nerede, nasıl kazandığımız pek belli olmamaktadır. Sonuçta da ortaya çıkan ulusal gerçeklik şudur: Yüzyıllardan beri hep ayağa kalkmak istemiş, fakat darbe yemiş, giderek biraz daha ölüme yaklaşmış ve can çekişmiştir. İşte günümüze doğru geldiğimizde de kimsenin sahip çıkmadığı, gerçekten de metelik kadar değer vermediği bir halk gerçekliği söz konusudur.

En ucuz satılan, en çok üzerinde yanlışlık yapılan, sorumsuzca tepişilen değerler, vatanseverlik ve özgürlük değerleridir. Oysa en yüce tutulması gereken değerler bunlardır. Bundan dolayı küçülme, alçalma geliştikçe gelişiyor. Sonuçta da dünyanın en tanınmaz halkı haline gelmek, kişi olarak da hiç ciddiye alınmamak, kendine ve çevresine olan saygıyı yitiren bir konuma gelmektir. Bu durum Parti saflarımıza da yansıyor; kendisiyle, çevresiyle oynar bir hale geliyor ve tam da yaşamı zorladığımız, yaşamı doğru bir tanımla ve çabayla ele geçirmek, onu adeta kurtarmak için yüklendiğimiz bir dönemde, ölümcül darbelerle kendisine de, çevresine de hak etmediği darbeleri vuruyor. Çoğunuz sadece kendinizi vurmuyorsunuz, kendinizle birlikte birçok değeri de düşürüyorsunuz. Bütün bunların nedenleri Partimiz'in ideolojik, siyasal çözümlemelerinde kapsamlı olarak ortaya konulmuştur. Bu anlamda mücadele de kendini tanımlamadır. Tabii binlerce yılın altüst ettiği, baştan çıkardığı, tanınmaz hale getirdiği bir gerçeklik öyle kolay bir tanıma kavuşturulamıyor. Ondan ne çıkar, ne çıkmaz? Cevabı da hemen bulunamıyor. Ve sizler de etle tırnak gibi bu yapıya bağlı olduğunuz için, yerinizi, rolünüzü hakkıyla kavrayıp güncele cevap veremiyorsunuz. Hayatın her alanında böyle olduğu gibi, daha çok da Parti içinde, devrimci savaşımda göreve nasıl yaklaşım sergilemeniz gerektiğini, hangi çaba ve üslupla ele geçirip başaracağınızı bilemiyorsunuz. Bu da güncelliğe yetmeme, taktik önderliğe ulaşamama, zaferi yakalayan yürüyüşü sağlayamama anlamına geliyor.

Bu anlamda savaşımımız olumsuzlukları bertaraf etmek, tanımı yapılmış özgür yaşamın ulus ve birey için ele geçirilmesinin akıllı çabası içinde bulunmak ve onu yürütmek oluyor. Sağlanan başarı bu anlamda bir yeniliktir, tanınmaz durumdan kurtulabilmektir. Bizde herkesin mutlak anlamda içine girmesi gereken kurtuluş yolunda bir nebzede olsa sonuç almaktır. Bunun dışında yenilikten bahsedemeyiz. Dünyada, bölgede, Ortadoğu halkları ve daha çok da Kürdistan halkı için yeni şeylerden bahsetmek istiyoruz. Mümkün olsaydı da her biriniz için tek tek yeni nedir, yeniye yönelik özde çabanız nedir, yanılgısız ne kadar samimisiniz, yönteminiz, üslubunuz ne kadar elveriyor? Bunları işleyebilseydik. Her savaşçımız için bunu yapmayı çok isterdik, fakat mümkün olmadığı gibi gerekmiyor da. Bu aşamada özelde militan için, genelde de herkes için söylenenlerin ne kadar yerinde olduğunu bilmelisiniz. Ve bu soruları kendinize yönelttiğinizde cevabını tam olarak vermeyi becermelisiniz.

En başta kendi rolümü yeniden gözden geçirmeye çalışarak, kendimi nasıl değerlendirmeliyim diye düşündüm; nereden geliyorum, nereye ulaşıyorum, uzun yolda kurtarılanlar nelerdir, ne kadar yanılgısız bir tutum içindeydim, tüm zaaflarımla birlikte neyim, bundan sonra nasıl götürmeliyim, objektif olarak kendime nasıl yaklaşmalıyım, kendimi yanıltmadan nasıl değerlendirmeliyim? Dedim. Newroz, böylesi bir yaklaşımı gerektiriyor. İnsan, evrende gerçekten olağanüstü bir varlık ve düşünen bir maddedir. Bu da çok büyük bir aşamayı ifade ediyor ve halen üzerinde biraz düşündükçe hayretler içinde kalmamak elde değil. Varlığına inanmak bile olağanüstü bir yaklaşım istiyor, yani insan türü söz konusu olduğunda bunu basite almamak gerekiyor. Evrende ulaştığı boyutlar kudretli olduğu kadar, çok heyecan verici ve ızdıraplı, acılı bir varlık olduğunu da düşündürüyor. Burada felsefe yapmak istemiyoruz ama yine de gerekiyor. Çünkü insan tanımına sağlam ulaşmazsak, ondan kaynaklanan çok çeşitli toplumsal gelişmelere de anlam yükleyemeyiz. Dolayısıyla nelere yetenekli olup olmadığını da çözemeyiz. Kısaca, insana en büyük yeteneği hasretmek yerindedir. Gözümüzde çok büyüttüğümüz tekniklerin şahı insanın kendisidir, onun yetenekleridir! O açıdan biz kendi savaşımımız da dâhil her şeyin temeline insanı yerleştirirken, en güçlü tekniğe dayandığımızın bilincindeyiz. Eğer insanın işlenmesi tam olursa, atom bombasından daha kuvvetli, bıçaktan, kılıçtan daha keskin bir güce ulaşabiliriz. Eğer işlenmez duruma getirilmişse tekniğin çok kötü bir kullanımıyla karşı karşıyayız demektir. Pas tutmuş insan tekniği köreltir veya kendisini çürütür, ters vurur ve diğer tüm gelişmeleri durdurur. Yeteneklerimizi Kürdistan halkının gerçek yeteneklerine dönüştürmeliyiz. Parti'nin bugünkü işleyişi, eğitimi, tecrübesi yaşama yolunda çaba sarf eden insana ulaşmak içindir. Kir, pas tutmuş, işlemez duruma gelmiş yapıdan kurtulmak, işleyen insana ulaşmak ve yeniyi yaratmak içindir. Bu anlamda biz her zamankinden daha fazla yeniye ulaşmanın ve onu yaratarak elde etmenin önemli bir şansını yakalamış sayılıyoruz. Bundan kuşku duyulmamalıdır.

Militanın şahsında sağlanılan gelişme, bu yıl da halkımızın şahsında sağlanmalıdır. Bu konuda en az yanılgılı olmaya, yani nasıl çeliği çok dövünce parçalamak mümkünse, biz de onu ne kırarak, ne de değişmez diyerek ona en iyi şekili verebilecek duruma getirmeliyiz. Ki, bu da eylemimizin taktik esası olmaktadır. Halkımız kendisi için yaşamı ele geçirirken, bunun gerekli çabası içerisine mutlaka girmelidir. Geçen Newroz'a büyük bir çabayla girmiştik. Bugün adeta öncülük eder konuma gelen, tarihin de onu iddialı kıldığı ve önemli bir yurtsever halk kesimimiz olan Cizre halkı, bugün anlamlı ve önemli bir adım atıyor. Geçen yılın kışından çıkmaya çalışırken de belli bir kıpırdanış vardı ve Partimiz'e doğru başlayan bir akış söz konusuydu. Bugünkü isyanın da anısına iyi bir karşılığı, hem de özlü ve yerinde bir karşılığı Kürdistan'ın kızı Berivan yoldaş, o tempoya uygun bir yaşamı ve bu isyancılığa uygun bir kişiliği yansıtmıştır. Halk bu yoldaşın şahsında kendisine verilmek istenen mesajı iyi anlamış ve buna layık olduğunu bugün halkımızın tarihinde önemli bir başlangıç olabilecek bir isyanın adımını atmakla kanıtlamıştır. Halkımızın tarihinden gelen bu direnişçi özellikler, Partimiz'in en özlü bir militan çıkışıyla karşılaşınca, halkların tarihinde olduğu gibi çok önemli olabilecek bir gelişme mayalanıyor ve ürünlerini de bu biçimde veriyor. Kürdistan günümüzde biraz da bu demektir.

Daha önceki yıllara baktığımızda da Newroz'a doğru uzanmanın anlamlı şahadetleri vardır: 1987'de 21 Mart Newroz şehitlerimiz vardır. Bunlar başta Salman, Süleyman, Kanat arkadaşlardır. Hakeza 1987'de 18 Mart'ta Orhan, Hüseyin arkadaşların şahadeti, yine o günlerde peşpeşe şehit verdiğimiz gruplarımız vardır. Yine, 1988'de, 1989 ve bu yıl da şahadetler yaşadık. En son Ocak 1990'da Mardin'de Davut, Bozan arkadaşların grubu, yine en son Salah ve diğer yoldaşların şahadeti, ardından kitlesel isyan ve onun şehitleri özgürlük için akıtılması gereken kanın en temiz örnekleri oluyor. Bu halkımızı daha cesur bir yürüyüşe, Partimiz'i de daha cesur bir savaşıma önderlik etmeye götürüyor. Gerçekten yüzyıllardan beri büyük bir bela gibi dikilen korku duvarları yerle bir edildiği gibi, militan önderliğin de yetmezlikleri yerle bir edilmiştir. Aynı zamanda bunlar, yeninin üzerinde bina edileceği sağlam temeller oluyor. Bu değerlendirmeleri yaparken, düşman cephesi için de çok şeyler söylenmeli, görülmeli ve karşılanmalıdır. Aynı zamanda halk cephesi içinde de nelerin geliştiği, önceliklerin nasıl sıralanması gerektiği, nasıl bir dünya ve bölge koşulları içerisinde çıkış yaptığımızı görmeli ve hem tarihi, hem de geleceği gizleyen günceli yakalayabilmeliyiz. Günceli yakalarken gerçekten ona en iyi karşılığı vermek, başarıyı daha kesintisiz sağlamak, onun örgütünü ve sağlam yönetimini yaşamak demektir.

Hangi açıdan bakarsak bakalım, düşman bize hiçbir yaşam hakkı tanımıyor. Bu konuda hâlâ ısrarlı bir kör politika yürütmek veya insanlığı katliam ve soykırım da diyemeyeceğimiz bir tarzda kötü bir uygulamayla sonuca gitme iddiasındadır. Aslında katliam bir çözümdür, fakat onu dayatmıyor. Çünkü kendisine süt gerekli, bu yüzden de inekler sağılmalı. Hayvanlar gibi yaşatacağım tarzındaki cüretkar politikayla hareket ediyor. Bu politika karşısındakinin barbarlığı kadar, buna muhatap olan gücün veya güçsüzlüğün, halkın sefilliğinin, alçaltmasının da derinliğini gösterir. Halkımızın içinde bulunduğu durum bu politikaya öyle cesaret veriyor ki, "nasıl kullanırsam sonuç alırım" diyor. Gerçekten de Kürdistan'a dayatılan yaşam hayvanlara uygulananların üstünde, yeni bir şeyler verirsin karşılığını alırsın misali, insanın çok üretken varlık olmasıyla bağlantılı bir sömürü statüsünü uygulamadır. Adını ağızına almayacaksın, yürümeyeceksin ve yaşayacaksın demektedir. İnsanın doğasına en ters politika dediğimiz bunlardır. Türk barbarlığı tarihte namlıdır, geleneksel kökleri vardır ve gerçekten soykırımlar dâhil insan soyunun başına en olmadık belaları getirmiştir. Bizim başımıza getirilenler ise hiçbiriyle kıyaslanmayacak kadar anlamlıdır ve tanımının bulunması bile güçtür. Bir aydın olan İsmail Beşikçi "Devletlerarası Sömürge Kürdistan" diye bir kitap yazmıştır, onu saygıyla analım. Soruna PKK'nin pratiği temelinde iyi yaklaşmışa benziyor. Bunun için zindanlara atılmıştır ve böylesi aydınları anmak yerindedir.

PKK'nin ortaya çıkardığı gerçekliğe "sömürgeden de öteye bir konum" diyor ve öyledir. Statükoyu kavramak için küçük bir giriş yapıyor. Bunu tek başına yapıyor, fakat karşılığı da böyle ödettiriliyor. Yeni bir statükodan bahsetmek gerekiyor. Burada "insanlar nasıl yaşıyor?" sorusuna cevap verilmek isteniyor. Gizli örgüt kurmak, eylem yapmaktan öte, nesin, nasılsın? Soruları cevaplandırılmak istenmektedir. Unutmayalım ki, dünyada halkların kendi kimliğini belirleme kesinlikle suç değildir. Fakat herkes adımızı belirlemeyi dehşetle karşılıyor. Mevcut düşmanın barbarlığı bunu böyle dayatıyor ve bu konuda çok cüretkâr davranıyor. Halkımız da dünyada ne kadar kötülük varsa hepsini kendisine yakıştırıyor. Ülkesine yabancı, onun ruhunu, kimliğini tanımıyor, özgürlük denilen olayın hiç farkında değil. Böylesi bir durumun beğenilmesi açık ki mümkün değil. PKK'de dâhil, bunlarla uğraştıkça uğraşmamıza, biçimlendirdikçe biçimlendirmemize rağmen yine de beğenmiyoruz. Bunca yılımızı böyle geçirdik, peki şimdi ne olacak? Burada işin tabiatı birazda böyledir ya da içine düşülen durum beğenilmeyi hak etmiyor, diyeceğiz.

Düşürülmüşlük çok acıdır. Yitirilmişlik, tanınmazlık, çirkinlik, yanlışlık, noksanlık çok ileri boyutlardadır. Beğenilmek istendiğinde ise düzen ahtapot gibi seni sarıyor, sarmalıyor. İşte biz bunu çözmeye çalışıyoruz. Bazı arkadaşlar yeni katıldı, daha öncede katılımlar vardı. Sizlerin ne kadar dimağı elverir, yüreği kaldırır bilemem ama gerçeklerimizi tanımaya çalışın, kendinize güvenin ve yol almaya çalışın. Başka yerlere sığınmak insanı ilerletmez, diğer değerlendirmelerle sonuç alınamaz. Denile bilinir ki, özellikle kendimi tanıdığımdan beri,  buna çocukluğu da dahil etmek gerekir temel endişe kaynaklarına yöneldiğimden günümüze kadar, bugün tanımını yapmaya çalıştığım yaşamı, gerek halk için, gerek birey için, gerekse de kendim için hâlâ yakalamaya çalışıyorum. Bunca yıl neyin peşinde olsaydık elde ederdik, fakat biz hâlâ yakalamaya çalışıyoruz. Bir devlet kuralım, ya da kurmaya az kaldı, ulaştık biçiminde kendimizi kandıramıyoruz ve öyle basit bir yaklaşımla da sınırlandırmıyoruz. Bu konularda oldukça kapsamlı olmaya çalışıyoruz. Bilindiği üzere çok başlangıçlar yaptım ve hemen hemen her gün yeni başlangıçlar yapıyorum. Yine de neyi ne kadar yakaladık, neye ne kadar ulaştık, ne kadar hakim olduk dediğimiz şey nedir? Bu ne kadar ciddidir? Bu, özlenendir, arzulanandır diyoruz, fakat tam cevap veremiyoruz. Kendini kaybeden, yitiren ben değilim, daha çok sizlersiniz. Tanınmaz halde olan halkın kendisidir. Kendi durumlarınıza bakın! Kendime sık sık "benden daha barışçı bir insan yoktur" diye atıfta bulunurum. Silaha, kan dökmeye inanılmaz bir biçimde en uzak olan benim, ama şuna bakın ki bu işlerin en başında ben bulunuyorum. Nasıl oluyor? İşte bunu anlamak gerekiyor. Kendini bundan bu kadar uzak tutmaya çalışan biri nasıl bu işlerin en önde gelen sorumlusu oluyor? Bu işlere çok yatkınsınız, yine Kürdistan halkı da çok yatkın, bunun en çok uzağında olan benim, fakat en başta olan da yine benim. Bu nasıl oluyor? Demek ki başka yol kalmıyor. Kendini akıllı sanan, bu işten uzak olmayı kendi içinde yaşatmak durumunda olan birisi ızdırabı yaşıyor. Bunun ne kadar zorunlu olduğunu buradan çıkarabilirsiniz. Sanıyorum yaşamak istiyorsunuz, biz de dalgaya kapıldık ve başımıza bunlar geldi.

Newroz, bahara açılma, baharla birlikte her şeyin doğuşa geçmesi anlamına gelir. Belirttiğim gibi, biz de yaşam dalgasına kapıldık. Bu dalgalar içerisinde iyi yüzülmeli, kıyıya ulaşabilirsen ne mutlu sana. Ama şimdi boğulmamaya çalışıyoruz. O zaman işin gerçeğini iyi bilmek gerekir. Yaşam öyle kolay kazanılmaz ve gerçekliğimizi beğenmediğimi de söyledim. Sizlerin çok rahatlıkla avunabileceğiniz, tatmin olabileceğiniz birçok olguya öyle yaklaşmıyorum. Bunlarla günlük olarak savaşıyorum. İşte bu bir öncülük olayıdır ve bunu da yürütüyoruz. Kendimi de gözden geçireceğimi söyledim. Bu işleri zorla bu düzeye getirmediğimiz biliniyor. Çünkü sağlam temelleri olmayanların işleri bu noktaya getirmesi düşünülemez. Kürdistan'da herkes herkesi aldatabilir ama ben asla! Kürdistan'da herkes herkesi zorla şuraya veya buraya götürebilir ama ben asla! Kürdistan'da herkes herkesi parayla işletebilir ama ben asla! Yine de en yürekli, en fedakâr ve en büyük hareketi biz oluşturduk ve bunun sorumlusu durumundayız. O zaman bu nasıl oluyor? Aslında bu sır işin özünde gizlidir. Türk barbarizminin TC patentli en son buluşlarıyla, Kürdistan düşkünlüğünün günümüzde vardığı düzey birbirleriyle karşılaşırsa ve sizlerde böylesi bir ortamda doğup yaşam sevdasına kapılırsanız bu sonuçlar ortaya çıkar. Fırsatımız olsaydı sizleri tek tek yargılayıp gözden geçirseydik ve netliğe ulaştırsaydık. Herhalde sizler için açılan yolda yürümeyi becerebilirsiniz. Kendimi acımasız bir şekilde çok yönlü gözden geçiriyorum, dönüştürüyorum. Bunun karşısında herkes şoke oluyor. Bunlar yalnız eylem çapında olanlardır, birde düşünce çapında şoke olma çok yaygındır. Gençsiniz, belki yürekleriniz bunu fazla kaldıramaz, beyniniz fazla kavrayamaz ama durum tam şok yöntemleriyle sonuç almadır. Bende sizler gibiydim ama kendimi yeterli hale getirebildim. Aslında çoğunuz bir kaç şokun altında bayılmışsınız fakat farkında değilsiniz. Herhalde birçok arkadaş yalnız buradakiler için söylemiyorum şok geçirmişler, onun de için taktiğe, önderliğe oturamıyorlar. Şok geçiren kişi taktik önderlikten anlar mı? Şoke olmuş! Tabii bu yaklaşımlar durumu kurtaramaz. Kürdistan'da hiç kimsenin özlemine böyle cevap bulunamaz.

Hanginiz istediğiniz gibi okul okuma, sanat edinme, iş bulma, sağlıklı olma, şerefli ve onurlu olmayı ele geçirebilirsiniz? Size sunulanlar ne kadardır? Sıfır. Zavallı ana, babalarınızın kendileri bitik durumdadır. Gençsiniz, bir şeyler de istiyorsunuz ama bunları kim size verebilir? Çağ yaşam arzuları uyandırmış, fakat biz çağın dışındayız, ötesindeyiz, altındayız. Bazıları yaşam talep edin diye sizi dürtüklemiş ama unutmayın ki ayağımızın altındaki zemin batak, kör kuyu, yaşamaya çalıştıkça debelendiğin ve boğulmaya doğru gittiğin bir yer. Gerçekçi olalım! Ben niye bunu daha iyi anlıyorum? Çünkü hiçliği en yakın olarak yaşadığım ve hiçbirinizin aklına, hayaline getiremediği kadar zor süreçleri yoğun bir biçimde yaşayarak geçirdiğim içindir. Çoğunuzun beklentilerini şu veya bu şekilde karşılamak, bunu sizde bir kişilik olarak şekillendirmek, dehşet verici olan her andan, her zeminden kurtarmak, büyük çaba harcamak ve kaybetmemek için kazanma tutkusuyla hareket ettim. Sonuçta da bu işleri buraya kadar getirdik ve bu gerekliydi. Tarihte şu veya bu kabile için vatansız diye lanse edilir, lanetli olarak anılır. Türkler'in durumu da biraz böyledir ve günümüzün lanetli durumunu yaşamaktadırlar. Kendi durumlarımızı ise gençliğin verdiği heyecanla, duygusallıkla basite almayalım. Bu konularda gerçekçi ve olgun olmak önem taşımaktadır. Ki, bu da doğru adım atmanın esasıdır. Kendinizi aldatmayın. Tutkuları, istekleri öne çıkarmak kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülüktür. Bunu yapmayın diyoruz. PKK bir anlamda kendine yanılgılı, subjektif duygularınız, istekleriniz, niyetiniz iyi de olabilir yaklaşımı durdurma hareketidir. Bunun yerine tarih, ülke, ulus, sınıf ve birey gerçeğini kavratmak, bunun üzerinde yoğunlaştırmak düşünce ve davranış üretmedir. İşte PKK önderliği budur.

Görüyorsunuz ki, yeni şeylerden bahsetmek istiyoruz. Bazı yeni şeylere ne kadar, nasıl ulaşmışız? Bunu izah etmeye çalışıyoruz. Sizlerden her şey çıkar. Değil ulusal kurtuluş gibi modası geçmiş veya en son bize kalmış bir olguyu ele almak, işlemek, sonuca götürmek, yaşamın çok zengin alanlarında sonuç almak mümkündür. Kimle, nasıl sonuç alınır? Sorusuna cevap vermeye çalışıyoruz. Yeni, cevabın içinde gizlidir. Kürdistan halkı yeni bazı şeyler yapıyor, ya da kendisi için yeni bazı adımlar atıyor. Bu bir şeylerin değiştiğini gösteriyor. PKK'lilik biraz daha iyi savaştırıyor. Hem çoğuz, hem de daha güçlüyüz ve bunu ciddiye alıyoruz. Ne kadar gidebiliriz? Sorusunu da yine iyi cevap vermek gerekir. Bir yerde büyük bir hesaplaşmayı yaşıyoruz. Bu hesaplaşma tarihledir. Nasıl bir tarihimiz var, bu tarih bize neyi miras olarak bıraktı, olumlu bir mirasımız var mı? Çağla hesaplaşıyoruz, bu nasıl bir çağdır, bu çağ bize nasıl bakıyor, nasıl yaklaşıyor, bu çağın içerisinde kendimize nasıl yer bulacağız? Eğer gelecekten bahsedeceksek nasıl bir gelecek öngörülüyor, bir halk olarak bu geleceğin içerisinden nasıl yer alacağız? "2000 yılına bağımsız ve özgür bir ülke, halk kimliğini sığdıralım" diye bir sloganımız vardır. Bu sadece bir slogandır, yani bir çağrıdır. Bu, kavrayış, düşünce, örgütlenme ve eylem gücünün zenginliği anlamında şüphesiz çok yaratıcı, çok yönlü olmakla mümkündür. Ama yine de gelecek çizmek zorundayız. En kötüsü geleceksizliğe ve umutsuzluğa mahkûm olmaktır. Biz, hiç olmasa bunları yıktık ve şimdi de nasıl sorusuna cevap vermek istiyoruz.

Dünya halklarının denedikleri araçları ortaya koyduk. Aslında bu deneyimleri öğrenip, aktarmadır. Bu da basit bir laboratuvar deneyimini yapmaya benzer. Halkların deneyimlerini önlerinize koyuyoruz. Aslında bu çok önceden dünya halklarının deneyip başarılı oldukları araçlardır. Parti cephe ordu bizim icatlarımız değildir. Başkaları yaptı, bizimkilerine de yapın dedik. Tabii bu işin kolay yanıdır. Zor olanı; dünya halkları yaparsa, biz ne kadar yapabiliriz? Sorusuna cevap vermedir. Dünya halkları nasıldır, biz nasılız? Tarihiyle, umuduyla, güncel yaşamıyla dünya halklarıyla aramızda önemli farklılıklar vardır. Kimsenin kabul etmediği 'Sarı Çizmeli Mehmet Ağa' tabiriyle değerlendirirsek, yine kimsenin tanımak istemediği bir halk kimliğinden bahsedersek, Parti cephe ordu silahları neyi ifade eder? Ben de dâhil hepimiz askeriz, ben kendime en çok başka meslekleri yakıştırdım. Fakat askeri işlere giriştik. Bu gerekiyordu. Dünya barış çağına girerken; silahın, şiddetin olmadığı bir dünya olmaya doğru yol alırken, egemenler politika ve taktiklerine yenilerini eklerken, bizde en geri düzeyden bir savaşçılığı geliştirme düzeyine mahkûm olmuşuz. Bazıları bizi şiddet histeriği olarak değerlendirebilir ama belirttiğim gibi bu işlerden benden daha uzak olanı yoktur ve halen de öyleyim. Ama en çokta buna mecbur olanlardanım. Bu profesyonelliktir ve artık istekle de izah edilemez. Görev olduğu için yapmak zorundayız ki, halk ve Parti adına yaşamak da budur. Yaşam, sizlerin keyfinize göre değildir. Eğer keyfime göre hareket etseydim, bir damla kan ve bir tüfek gördüğümde, "ben bu işte yokum" derdim. Arzularınızı ve sevdalarınızı göz önüne getirin! Acaba arzulara göre mi hareket edilir, zorluklara göre mi? İşte bu noktada amatörlüğün ve profesyonelliğin farkı çok iyi ortaya çıkmaktadır. O zaman keyfilik ve zorunluluk nasıl kavranmalıdır? Keyfe ve olanaklara en çok sahip olduğum halde, bunlarla en çok çelişen de benim. Bunlara yaşam hakkı tanımamaktayım ama zorunluluğa mahkûm oluyorum. Halk ve Parti için yaşamak budur!

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN

YORUM GÖNDER

ZİYARETÇİ YORUMLARI

BENZER KONULAR

15 AĞUSTOS ATILIMI BİR KEZ DAHA DOĞRULANMIŞ VE ZAFERE OLAN İNANCI SARSILMAZ KILMIŞTIR!

ÖLÜMSÜZLÜK,BİRAZ DA KAHRAMANCA DİRENİŞTEN GEÇER

ÖNDERLİĞİN 29 HAZİRAN 1999 İDAM KARARI

ÖNDERLİK SAVUNMALARINDA KUANTUM  

AŞK ÖZGÜRLÜĞÜ ARAYIŞTIR

PKK'YE DAYATILAN TASFİYECİLİK VE TASFİYECİLİĞİN TASFİYESİ

HALKIMIZI TASFİYE ETME TARİHİNE PKK'DE VERDİĞİMİZ  CEVAP  

MEŞRU SAVUNMA BİLİNCİ

HALKIMIZI TASFİYE ETME TARİHİNE PKK'DE VERDİĞİMİZ CEVAP

HALKIMIZI TASFİYE ETME TARİHİNE PKK'DE VERDİĞİMİZ  CEVAP  

ÖZGÜRLÜK PROBLEMİ (1. BÖLÜM)

ÖZGÜRLÜK PROBLEMİ (2. BÖLÜM)

TOPLUMSAL ADALETİN HUKUKLA OLAN İLİŞKİSİ

EMEK VE TOPLUM (1.BÖLÜM)

EMEK VE TOPLUM (2.BÖLÜM)

ETİK-ESTETİK ÜZERİNE 1.BÖLÜM

ETİK-ESTETİK ÜZERİNE (2. BÖLÜM)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 1 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 2 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 3 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 4 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 5 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 6 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 7 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 8 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 9 E MİN)

LI SER RÊBAZ Û REJÎMA HEQÎQETÊ NAVEROK (BEŞA 10 E MİN)

KOMPLO ORTAMININ OLUŞUMUNA DAİR-I

İMRALI ADASINDA CEZAEVİ YAŞAMIMA DAİR

KOMPLO ORTAMININ OLUŞUMUNA DAİR-II

DEVRİMCİ HALK SAVAŞINA KARŞI NATO’NUN GLADİO SAVAŞLARI

‘YA ÖZGÜR YAŞAM YA SOYKIRIM!’-1-

ÖZGÜRLÜK ÇOCUKLUKTA BAŞLAR

‘YA ÖZGÜR YAŞAM YA SOYKIRIM!’-2-

DEMOKRASİNİN ÖNCÜLÜĞÜNÜ HALKIMIZ YAPACAKTIR 

GÜZELLİĞİN İÇERİĞİNDE TOPLUMSALLIK VARDIR, KOLEKTİVİZM VARDIR

UCUZ YAŞAM YOKTUR, UCUZ YAŞAM ÖLÜMDÜR

YAŞANAN PATLAMA OLAYI TARİHLE EN ŞİDDETLİ HESAPLAŞMADIR

ZEMİNİMİZ SON DERECE DEVRİMCİDİR

NASIL YAŞAMALI?

RUHUMU SATMAMAM ÖZ SAVUNMAMDIR

DEMOKRATİK ANAYASAL ÇÖZÜM GELİŞMEZSE HALKIN DİRENME HAKKI VARDIR!

DEMOKRATİK ULUS ÇÖZÜMÜNÜN ARAYIŞÇISI OLMAK

KÜRT HALKININ ÖZGÜRLÜK İRADESİ BENİ UMUTLANDIRIYOR

PKK BİR ÖZGÜRLÜK HAREKETİDİR

KARARLIYIZ KESİN KAZANACAĞIZ

DEVRİM BÜYÜK BİR GÖNÜLLÜLÜK OLAYIDIR

ÖZGÜRLÜĞE GÖZÜNÜ DİKMEYEN ÖZGÜR OLAMAZ

PKK EVRENSEL BİR HAREKETTİR

PKK, MEZHEPLER MOZAİĞİDİR

ÖZGÜRLÜK OLMADAN ETİK VE ESTETİK OLMAZ

KADIN KURTULMADAN

DEMOKRATİK ULUS KÜLTÜRÜ

CHE GERİLLA TARZININ BÜYÜK TUTKUSUDUR

SOSYALİZM CİNSLER ARASI UÇURUMUN VE EŞİTSİZLİĞİN YIKILMASIDIR

PKK, BÜYÜK YAŞAYANLARIN PARTİSİDİR

GÖÇ, GÖÇ...

DEVRİM, KENDİ İÇİNİ NETLEŞTİRME HAREKETİDİR (1. BÖLÜM)

DEVRİM, KENDİ İÇİNİ NETLEŞTİRME HAREKETİDİR (2. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK  (1. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (2.BÖLÜM)

KÜRT AŞKI

TOPLUMUN ÖZGÜRLEŞMESİ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (3.BÖLÜM)

SINIRSIZLIK VEYA MEZOPOTAMYALI OLMAK

ALEVİLİK KARDEŞLİĞİN ÖZÜDÜR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (4.BÖLÜM)

ORTADOĞU'DA DEMOKRATİK MODERNİTE ÇÖZÜMÜ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (5.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (6.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (7.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (8.BÖLÜM)

ÖNDERLİK GERÇEĞİ VE PKK DENEYİMİ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (9.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (10.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (11.BÖLÜM)

BİZİM ÖYKÜMÜZ BİR HALKIN DİRİLİŞ ÖYKÜSÜDÜR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (12.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (13.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (14.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (15.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (16.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (17.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (18.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (19.BÖLÜM)

KÜRT HALKININ EN BÜYÜK SİLAHI PKK’DİR

PARTİLEŞME HALK TARİHİMİZİN VE İNSANLIĞIN EN ANLAMLI İFADESİDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (20.BÖLÜM)

ORTADOĞU TOPLUMUNUN İKİNCİ BİR KADIN DEVRİMİNE İHTİYACI VARDIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (21.BÖLÜM)

PARTİLEŞME; YÜCE HALK TARİHİMİZİN KUTSAL YÜRÜYÜŞÜDÜR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (22.BÖLÜM)

PARTİMİZİN ÇIKIŞ TARZINA UYGUN YETİŞMEK PARTİ ŞEHİTLERİNE SAHİP ÇIKMAKTIR

PKK EN ZORU BAŞARAN HAREKETTİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (23.BÖLÜM)

PKK ŞEHİTLERİN ANISINI YAŞATMA HAREKETİDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (24.BÖLÜM)

PKK; KÜRDİSTAN HALKININ GERÇEK OKULUDUR, TOPLUMSAL BİLİNCİNİ KAZANDIĞI, SAVAŞMASINI ÖĞRENDİĞİ BİR OKULDUR

BAŞARI YOLUNA GİREN PARTİ MİLİTANLIĞI KESİN ZAFERİ KAZANIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (25 .BÖLÜM)

PKK TARİHİ ÖNDERLİK TARİHİDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (26.BÖLÜM)

PKK TARİHİ YENİLMEZLİK TARİHİDİR

KÜRDİSTAN ROMANI

PKK TARİHİNİ İYİ BİLMEYENLER PKK KİŞİLİĞİNİ DOĞRU TEMSİL EDEMEZLER

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(27.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(28.BÖLÜM)

PKK VE KÜRT HALKI ARTIK TASFİYE EDİLEMEZ

PKK, BİR İNSANLIK SAVAŞIMININ ÖZNESİ DURUMUNDADIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(29.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(30.BÖLÜM)

PKK’LİLEŞME HİÇ ŞÜPHESİZ SOSYALLEŞMEDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(31.BÖLÜM)

PKK HAREKETİ TARİHİ OLARAK BİR YARGILAMA HAREKETİDİR(1.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (32.BÖLÜM)

PKK HAREKETİ TARİHİ OLARAK BİR YARGILAMA HAREKETİDİR (2.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(33.BÖLÜM)

PKK'DE YAŞAMIN TEK ŞARTI DÜŞMANIYLA BOY ÖLÇÜŞTÜRMEDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (34.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (35.BÖLÜM)

PKK'LİLİK EN SOYLU DÜŞÜNCE VE DAVRANIŞ DEMEKTİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (36.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(37.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(38.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(39.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(40.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK(41.BÖLÜM)

PKK'NİN ŞARTLARI , YAŞAMIN ŞARTLARIDIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLK (42.BÖLÜM)

BU SAVAŞ HALK SAVAŞIDIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (43.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (44.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (45.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (46.BÖLÜM)

PKK'LİLİK GERÇEKÇİ OLMADIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (47.BÖLÜM)

''1990’LARDAN SONRAKİ DEVRİMCİ HALK SAVAŞI, KÜRDİSTAN POLİTİKALARINI BOŞA ÇIKARMIŞTI''

''ADIM ABDULLAH''

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (48.BÖLÜM)

ORTADOĞU'DA DEMOKRATİK MODERNİTE ÇÖZÜMÜ

SAVAŞ VE SANAT

PKK’NİN SORUNLARA GETİRDİĞİ YENİ ÇÖZÜM MODELİ

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (1.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (49.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (2.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN'IN VARLIĞI VE ÖZGÜRLÜĞÜ ÖZ SAVUNMASIZ OLAMAZ

YENİ DÖNEMDE PKK’NİN KİMLİĞİ VE ANLAMI

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (50.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (3.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (51.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (4.BÖLÜM)

PKK BİR İNSANLIK SAVAŞIMININ ÖZNESİ DURUMUNDADIR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (52.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (5.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (53.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (6.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (54.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (7.BÖLÜM)

PKK'NİN TARİHE AĞIRLIĞINI NASIL KOYDUĞUNU VE HALKININ KURTULUŞ SEVİNCİNİ BU GÜNLERDE NASIL YÜKSEKLERE ÇIKARDIĞINI İSPATLAR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (55.BÖLÜM)

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR (8.BÖLÜM)

PKK’DEKİ DÖNÜŞÜMÜN ÖZÜ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (56.BÖLÜM)

BİR KİŞİNİN GÜCÜNÜ BELİRLEYEN YAŞAM FELSEFESİDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (57.BÖLÜM)

HALKLAR TARİHİNE BÜYÜK KATKIMIZ OLDU (1.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (58.BÖLÜM)

HALKLAR TARİHİNE BÜYÜK KATKIMIZ OLDU (2.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK (59.BÖLÜM)

HALKLAR TARİHİNE BÜYÜK KATKIMIZ OLDU (3.BÖLÜM)

ÖNDERLİK GERÇEĞİ, BAŞARIYA KİLİTLENMEKTİR

MEŞRU SAVUNMA PERPEKTİFLERİ (1.BÖLÜM)

SANATIN DEVRİMCİ İŞLEVİ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (1. BÖLÜM)

MEŞRU SAVUNMA PERSPEKTİFLERİ (2.BÖLÜM)

SANAT, EDEBİYAT VE RUH

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (2. BÖLÜM)

MEŞRU SAVUNMA PERSPEKTİFLERİ (3.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (3. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (4. BÖLÜM)

İLKEL MİLLİYETCİ VE OPORTÜNİST YAKLAŞIMLAR, BİRLİK DEĞİL ÇATIŞMA DOĞURUR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (5. BÖLÜM)

BİR HALKIN MÜSLÜMANLIĞINA SAHİP ÇIKMASI

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (6. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (7. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (8. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (9. BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (10. BÖLÜM)

HALK TARİHİNE BÜYÜK KATKIMIZ OLDU (4.BÖLÜM)

14 TEMMUZ DİRENİŞİ PKK'NİN EN BÜYÜK  GEREKÇESİDİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (11.BÖLÜM)

FELSEFE’NİN KISACA TANIMI

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (12.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (13.BÖLÜM)

HALK TARİHİNE BÜYÜK KATKIMIZ OLDU (5.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (14.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (15.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (16.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (17.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (18.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (19.BÖLÜM)

PKK'YE KARŞI GLADİO SAVAŞLARI

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (20.BÖLÜM)

TASFİYE PLANI ‘DEMOKRATİK AÇILIM’ ADI ALTINDA PİYASAYA SUNULDU

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (21.BÖLÜM)

PKK’NİN ASIL BUNDAN SONRA ROLÜNÜ BAŞARIYLA OYNAMASI GEREKİR

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (22.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (23.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (24.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (25.BÖLÜM)

TARİHİ HESAPLAŞMA GÜNLERİNDEYİZ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (26.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (27.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (28.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (29.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (30.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (31.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (32.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (33.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (34.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (35.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (36.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (37.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (38.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN KÜLTÜRÜ ÜZERİNDE ZORAKİ ASİMİLASYON POLİTİKALARI

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (39.BÖLÜM)

KÜRTLERİN KÜLTÜREL SOYKIRIMI

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (40.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (41.BÖLÜM)

KADIN VE TOPLUMSAL DEVRİM (1.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (42.BÖLÜM)

KADIN VE TOPLUMSAL DEVRİM -2

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (43.BÖLÜM)

KÜRDİSTANİ VE EVRENSEL

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (44.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (45.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (46.BÖLÜM)

1985 YILINDA ALMANYA MERKEZLİ NATO GLADİOSU PKK'YE KARŞI HAREKETE GEÇİRİLDİ

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (47.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (48.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (49.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (50.BÖLÜM)

YAŞAMAK ÖLMEKTEN DAHA ZORDUR VE BEN ZOR OLANI TERCİH ETTİM

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (51.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (1.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (52.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (2.BÖLÜM)

YÜCELTECEK TUTUMLARA, KARARLARA ULAŞMAK

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (53.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (3.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (54.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (4.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (55.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (5.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (56.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (6.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (57.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (7.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (58.BÖLÜM)

BERİTAN ÇİZGİSİNİ TAKİP EDİN!

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (8.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (59.BÖLÜM)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (9.BÖLÜM)

APOCU MİLİTAN KİŞİLİK CİLT II (60.BÖLÜM-SON)

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK (10.BÖLÜM)

15 ŞUBAT KOPLOSU 21. YÜZYILIN EN BÜYÜK KOPLOSUDUR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (ÖNSÖZ-1)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (ÖNSÖZ-2)

YÜCELTECEK TUTUMLARA KARARLARA ULAŞMAK (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (ÖNSÖZ-3)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (ÖNSÖZ-4)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (3.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (4.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (5.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (6.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (7.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (8.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (9.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (10.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (11.BÖLÜM)

ORTADOĞU'DA TEKNOLOJİK DEVRİM VE EKOLOJİK-TOPLUM

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (12.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (13.BÖLÜM)

GERÇEĞİN DİLİ OLARAK EDEBİYAT(1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (14.BÖLÜM)

GERÇEĞİN DİLİ OLARAK EDEBİYAT(2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (15.BÖLÜM)

GERÇEĞİN, ADALETİN VE SEVGİNİN ARAYİŞÇİLARİNA

GERÇEĞİN DİLİ OLARAK EDEBİYAT(3.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (16.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (17.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (18.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (19.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (20.BÖLÜM)

KADIN GERÇEKLİĞİ (1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (21.BÖLÜM)

KADIN GERÇEKLİĞİ (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (22.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (23.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (24.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (25.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (26.BÖLÜM)

MAZLUM YOLDAŞIN ANISI YOLUMUZU AYDINLATAN SÜREKLİ BİR MEŞALEDİR!

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (27.BÖLÜM)

BAHARA YAŞAM GÜCÜ KADAR GÜÇLÜ VE CANLI KARŞILIK VERELİM!

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (28.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (29.BÖLÜM)

MAZLUM DİRENİŞCİLİĞİ PARTİNİN BÜYÜK RUHUDUR

HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI ULUSAL KİMLİĞE, ÖZGÜRLÜĞE DÖNÜŞ HAMLESİNDE ZAFERİN KANITIDIR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (30.BÖLÜM)

HER NEWROZ SÜREKLİLEŞEN BİR YENİLENMEDİR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (31.BÖLÜM)

PKK BİR NEWROZ PARTİSİDİR (1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (32.BÖLÜM)

PKK BİR NEWROZ PARTİSİDİR (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (33.BÖLÜM)

NEWROZ ZAFERİ KESİNLEŞTİRMEK! (1.BÖLÜM)

PKK BİR NEWROZ PARTİSİDİR (3.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (34.BÖLÜM)

NEWROZ ZAFERİ KESİNLEŞTİRMEK! (2.BÖLÜM)

HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI (1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (35.BÖLÜM)

DİRENİŞ ŞEHİTLERİMİZ GELİŞMENİN GERÇEK SAHİBİDİR (1.BÖLÜM)

HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (36.BÖLÜM)

DİRENİŞ ŞEHİTLERİMİZ GELİŞMENİN GERÇEK SAHİBİDİR (2.BÖLÜM)

HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI (3.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (37.BÖLÜM)

DİRENİŞ ŞEHİTLERİMİZ GELİŞMENİN GERÇEK SAHİBİDİR (3.BÖLÜM)

HALKIMIZIN NEWROZ İSYANLARI (4.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (38.BÖLÜM)

DİRENİŞ ŞEHİTLERİMİZ GELİŞMENİN GERÇEK SAHİBİDİR (4.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (39.BÖLÜM)

AGİT'İ ANMAK, O'NU ANLAMAKTIR!

DİRENİŞ ŞEHİTLERİMİZ GELİŞMENİN GERÇEK SAHİBİDİR (5.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (40.BÖLÜM)

AGİT YOLDAŞ, PKK'DE ŞEKİLLENDİRİLMEK İSTENİLEN MİLİTAN KİŞİLİKTİR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (41.BÖLÜM)

AGİT YOLDAŞI ÇÖZÜMLEMEK ARGK’Yİ ÇÖZÜMLEMEK DEMEKTİR (1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (42.BÖLÜM)

HALK SAVAŞI ÖZGÜRLÜK SAVAŞIDIR, KAHRAMANLAR SAVAŞIDIR (1.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK DÖNEMİ ŞEHİTLERİNE BAĞLILIK, SAVAŞAN HALK KAHRAMANLIĞI GERÇEKLİĞİNE ULAŞMAKLA MÜMKÜNDÜR

AGİT YOLDAŞI ÇÖZÜMLEMEK ARGK’Yİ ÇÖZÜMLEMEK DEMEKTİR (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (43.BÖLÜM)

KIZILDERE ŞEHİTLERİNE BAĞLILIĞIMIZI TÜRKİYE DEVRİMİ’NE YENİDEN SARILARAK GÖSTERELİM (1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (44.BÖLÜM)

KIZILDERE ŞEHİTLERİNE BAĞLILIĞIMIZI TÜRKİYE DEVRİMİ’NE YENİDEN SARILARAK GÖSTERELİM (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (45.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (46.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (47.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (48.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (49.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (50.BÖLÜM)

İMRALI NOTLARINDAN GENÇLİĞE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (51.BÖLÜM)

SAVAŞLA YAŞAM HAKKI KAZANILMIŞTIR

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(1.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (52.BÖLÜM)

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (53.BÖLÜM)

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(3.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (54.BÖLÜM)

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(4.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (55.BÖLÜM)

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(5.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (56.BÖLÜM)

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(6.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (57.BÖLÜM)

HAKİKAT ALGISIYLA BÜYÜYEN YAŞAM, EN ZOR ACILARI BİLE MUTLULUĞA DÖNÜŞTÜREBİLİR(7.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT-I (58.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I.CİLT (59.BOLUM)

BEN ÖZGÜRLÜĞÜN KOMUTANIYIM

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I.CİLT (60.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (61.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (62.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (63.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (64.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (65.BÖLÜM)

HEDEF ÜLKE VE ÖZGÜRLÜK SAHİBİ OLMAKTIR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (66.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (67.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (68.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (69.BÖLÜM)

KOMPLE DEVRİMCİLİK KOMPLE KİŞİLİK İSTER

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (70.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (71.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (72.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN PKK'NİN DAMGASINI TAŞIMAKTADIR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (73.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (74.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (75.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (76.BÖLÜM)

1 MAYIS, SOSYALİZM VE PKK’DE GELİŞEN EVRENSEL ÇÖZÜM (1.BÖLÜM)

1 MAYIS, SOSYALİZM VE PKK’DE GELİŞEN EVRENSEL ÇÖZÜM (2.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (77.BÖLÜM)

1 MAYIS, SOSYALİZM VE PKK’DE GELİŞEN EVRENSEL ÇÖZÜM (3.BÖLÜM)

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA (78.BÖLÜM)

SAVAŞ BİR KURAL İŞİ, BİR ÖZ İŞİ, İLKE İŞİ, BİR ÖRGÜT İŞİDİR; SAVAŞ DEVRİMCİ YAŞAM İŞİDİR

SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (79.BÖLÜM)

SOSYALİZM ÖZGÜRLÜK İNANCI VE BİLİNCİDİR

DERSİM’DE KIŞLA KÜLTÜRÜ ÜZERİNE

PKK ŞEHİTLERİN ANISINI YAŞATMA HAREKETİDİR (1.BÖLÜM)

PKK ŞEHİTLERİN ANISINI YAŞATMA HAREKETİDİR (2.BÖLÜM)

HAKİ KARER YOLDAŞIN ANISINA

HAKİ KARER, HİÇBİR ÇIKAR GÖZETMEKSİZİN DOĞRULARI YÜREĞİ İLE SAVUNUYORDU

PKK BİR İNSANLIK HAREKETİDİR

BU BAŞARI TARZINI HİÇ KİMSE ÖNLEYEMEZ

ZİLAN KADININ DİRİLİŞİDİR

ZİLAN YAŞAM MANİFESTOSUDUR (1.BÖLÜM)

ZİLAN YAŞAM MANİFESTOMUZDUR (2.BÖLÜM)

ZİLAN’I ÇÖZÜMLEDİK, ZİLAN BİR AŞK…

14 TEMMUZ DİRENİŞİ PKK'NİN EN BÜYÜK GEREKÇESİDİR (1.BÖLÜM)

14 TEMMUZ DİRENİŞİ PKK'NİN EN BÜYÜK GEREKÇESİDİR (2.BÖLÜM)

14 TEMMUZ DİRENİŞİ PKK'NİN EN BÜYÜK GEREKÇESİDİR (3.BÖLÜM)

BİZ KAYALIKLARDAN KÖK SALIP YEŞEREN BİR HAREKETİZ (1.BÖLÜM)

BİZ KAYALIKLARDAN KÖK SALIP YEŞEREN BİR HAREKETİZ (2.BÖLÜM)

PKK FELSEFESİ VAR OLANLA YETİNMEMEK, HEP FAZLASINI DÜŞÜNMEK VE BAŞARMAKTIR

BİR HALK DİRENMEYE KARAR VERİRSE, HER TÜRLÜ GERİCİ EMPERYALİST HESAPLARI BOŞA ÇIKARIR

BENİM YAŞAMIM SADECE BİR ULUSUN HİKAYESİ DEĞİL, İNSANIN ÖZGÜRLEŞMESİNE DE EN GERÇEKCİ CEVAPTIR

ÖLÜMSÜZLÜK BİRAZ DA KAHRAMANCA DİRENMEKTEN GEÇER

TÜMÜYLE ŞEHİTLERE VE ZİNDAN DİRENİŞÇİLERİNE SELAMIMIZ; SAĞLAM BİR PRATİKTİR (1.BÖLÜM)

TÜMÜYLE ŞEHİTLERE VE ZİNDAN DİRENİŞÇİLERİNE SELAMIMIZ; SAĞLAM BİR PRATİKTİR (2.BÖLÜM)

İMRALİ KAYALIKLARINA ZİNCİRLENDİM!

BİLİMİN ETİKTEN YOKSUN GELİŞMESİ, ÇAĞDAŞ HASTALIKLARIN TEMELİDİR

HALKLARIN ÖZGÜRLÜK OLASILIĞI: ÖZEL SAVAŞ

HALKLARIN ÖZGÜRLÜK OLASILIĞI: ÖZEL SAVAŞ (2.BÖLÜM)

DEVRİMLER EN YAKICI SÖZ VE EYLEMDİR

YENİDEN DOĞUŞLARI SAVAŞLA GERÇEKLEŞTİRECEKSİNİZ

DEVRİM MUAZZAM ÖZGÜRLEŞME İMKANI VERİYOR

KADIN SORUNU ÇÖZÜMLENDİĞİ ORANDA DEVRİMLER GÜÇ KAZANIR

SAVAŞ BİR HALKI KENDİNE GETİREN KÖKLÜ BİR EYLEMDİR (1.BÖLÜM)

DEMOKRATİK MODERNİTENİN YENİDEN İNŞA SORUNLARI

GENÇLİĞE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER (1.BÖLÜM)

GENÇLİĞE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER (2.BÖLÜM)

GENÇLİĞE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER (3.BÖLÜM)

DEMOKRATİK ULUS ÇÖZÜMÜNÜN ARAYIŞCISI OLMAK

YEREL, BÖLGESEL SORUNLAR VE DEMOKRATİK ULUS ÇÖZÜMÜ

GENÇLİĞE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER (4.BÖLÜM)

GENÇLİĞE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER (5.BÖLÜM)

DEVRİMLER EN YAKICI SÖZ VE EYLEMDİR (2.BÖLÜM)

BİZDE ŞEHADET YAŞAYAN KAYNAKTIR, YAŞATAN KAYNAKTIR

ULUS-DEVLET KISKACINDA KÜRTLÜĞÜ SAHİPLENMEK

PARTİ HALKI KÖLELİKTEN ÖZGÜRLÜĞE TAŞIYAN KÖPRÜDÜR

BENİM DURUMUM, GERÇEKLEŞEN VE ÖZGÜR KİMLİKLİ BİR HALK OLAYIDIR (1.BÖLÜM)

BENİM DURUMUM, GERÇEKLEŞEN VE ÖZGÜR KİMLİKLİ BİR HALK OLAYIDIR (2.BÖLÜM)

15 AĞUSTOS ATILIMI’NIN ESAS ANLAMI, SİZİN BÖYLE SAVAŞMAYA CESARET EDEN BİR HALK DURUMUNA GELMENİZDİR

15 AĞUSTOS ATILIMI SİZİ SAVAŞAN BİR HALK DURUMUNA GETİRMEKLE EN BÜYÜK BAŞARISINI ORTAYA ÇIKARMIŞTIR

PARTİMİZ KENDİNİ KANITLAMIŞ BİR PARTİDİR

SAVAŞAN HALKIMIZA!

FİZİKİ VE KÜLTÜREL TASFİYE

BENİ TARTIŞMAK, BİR HALKIN KADERİNİ TARTIŞMAKTIR

BİZ HER ZAMAN DOĞRULAR İÇİN YAŞADIK

BUNDAN SONRASI KESİN ZAFERE DOĞRU YÜRÜMEDİR

SİZ YAPACAK VE SİZ BAŞARACAKSINIZ

HALKLARIN ÖZGÜRLÜK OLASILIĞI GERİLLASIZ DÜŞÜNÜLEMEZ

İMHACI SÖMÜRGECİLİĞİN YAŞAMINA“HAYIR” DEDİK

GERİLLA…

ÜLKEYE, PARTİYE VE ÖNDERLİĞE BÜYÜK SADAKATLE BAĞLILIĞIN ŞEHİDİDİR

ÖZGÜRLÜĞE GÖZÜNÜ DİKMEYEN ÖZGÜR OLAMAZ

HALKLARIN ÖZGÜRLÜK OLASILIĞI GERİLLASIZ DÜŞÜNÜLEMEZ (2.BÖLÜM)

GER QONAX BAŞ NEYÊ VEKOLANDIN KESAYET BAŞ NAYÊ DAHÛRANDIN

ULUSUN GERÇEK TEMSİLCİ GÜÇLERİ HALK MECLİSLERİDİR

İDEOLOJİK KİMLİK VAZGEÇİLMEZ BİR OLGUDUR

ÖZGÜRLÜK İDEOLOJİSİ, İNSANI MÜTHİŞ SAVAŞTIRIRSA ÖZGÜRLÜK İDEOLOJİSİDİR

PKK’DE GELİŞEN EVRENSEL ÇÖZÜM

KADIN ORDULAŞMASINA DOĞRU

YAŞANAN PATLAMA TARİHLE HESAPLAŞMADIR (1.BÖLÜM)

“HAKİ PARTİMİZİN SİYASİ VE ASKERİ RUHUYDU''

DEMOKRATİK VE EKOLOJİK TOPLUM (1.BÖLÜM)

DEMOKRATİK ULUS KÜLTÜRÜ

TARİH İLE HESAPLAŞMA

ORTADOĞU SAVAŞLARI NASIL SONUÇLANABİLİR?

ZİLAN VE SEMA TARİHİN VE KADININ DİRİLİŞİDİR

DEVRİME KALKAN HER ZAMAN GENÇTİR (1.BÖLÜM)

DEVRİME KALKAN HER ZAMAN GENÇTİR (2.BÖLÜM)

DEVRİME KALKAN HER ZAMAN GENÇTİR (3.BÖLÜM)

PKK’NİN ORTAYA ÇIKIŞI, SANATIN DİRİLİŞİDİR

BİZ DE KENDİ KENDİMİZİ YÖNETEBİLİRİZ

SANATIN YÜREĞİ DEVRİM İÇİN ATMALI (2.BÖLÜM)

SANAT, ZİHNİN VE RUHUN KANATLANMASIDIR (3.BÖLÜM)

KENDİNİ ÖRGÜTLEYEN İNSAN BİR ORDU GÜCÜNDEDİR-1.BÖLÜM

KENDİNİ ÖRGÜTLEYEN İNSAN BİR ORDU GÜCÜNDEDİR-2.BÖLÜM

KENDİNİ ÖRGÜTLEYEN İNSAN BİR ORDU GÜCÜNDEDİR-3.BÖLÜM

KENDİNİ ÖRGÜTLEYEN İNSAN BİR ORDU GÜCÜNDEDİR-4.BÖLÜM

KENDİNİ ÖRGÜTLEYEN İNSAN BİR ORDU GÜCÜNDEDİR-5.BÖLÜM

SANATIN YÜREĞİ DEVRİM İÇİN ATMALI-2.BÖLÜM

SAVAŞ ÖRGÜTÜ KADAR, SANAT ÖRGÜTÜNE İHTİYAÇ VARDIR

MÜCADELE ÖNCELİKLE ZİHNİYET ALANINDA KAZANILMALIDIR

DÎROKA MÊTINGERIYÊ Û CIVAKA ÇÎNDAR

II-CIVAKA KOLEDAR Û MÊTINGERÎ

III- CIVAKA FEODAL Û MÊTINGERÎ

IV-CIVAKA KAPÎTALÎST, MÊTINGERÎ Û SERXWEBÛNA NETEWEYÎ

MÊTINGERÎ Û PÊVAJOYA KAPÎTALÎZMÊ YA REKABETA SERBEST

EMPERYALÎZM, MÊTINGERÎ Û SERXWEBÛNA NETEWEYÎ

DI NAVBERA HER DU ŞERÊN PARVEKIRINÊ YÊN EMPERYALÎST DE REWŞA CÎHANÊ

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-1.BÖLÜM

REWŞA WELATÊN SOSYALÎST

REWŞA MÊTINGEH Û TEVGERÊN RIZGARIYA NETEWEYÎ

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-2.BÖLÜM

ÇÎNA KARKER Û KOMÎNÎST

DEMOKRATİK MODERNİTEYİ YENİDEN İNŞA GÖREVLERİ -1.BÖLÜM

DEMOKRATİK MODERNİTEYİ YENİDEN İNŞA GÖREVLERİ -2.BÖLÜM

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-3.BÖLÜM

PKK ÖNDERLİĞİ HALKÇIDIR VE BAĞIMSIZDIR

CIVAKA KURDISTANÊ

B) DI SERDEMA FEODAL DE KURD Û KURDISTAN

3-DI HEGOMONYAYA TIRK U ÎRANIYAN DE KURDISTAN

C-DI NAV SÎSTEMA EMPERYALÎST DE KURDISTAN

İMRALI ADASINDA CEZAEVİ YAŞAMIMA DAİR

İMRALİ KAYALIKLARINA ZİNCİRLENDİM!

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN 1999 KOMPLO SÜRECİNİ DEĞERLENDİRİYOR

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -1.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -2.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -3.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -4.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -5.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -6.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -7.BÖLÜM

HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN İMRALI'YI ANLATIYOR -8.BÖLÜM

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-4.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -1.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -2.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -3.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -4.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -5.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -6.BÖLÜm

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -7.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -8.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -9.BÖLÜM

KOMPLO ÇEMBERİNDEKİ BİR HALKIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI OLMAK -10.BÖLÜM

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-5.BÖLÜM

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-6.BÖLÜM

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-7.BÖLÜM

MÊTINGEHKIRINA KURDISTANÊ JI ALIYÊ KOMARA TIRKIYÊ VE

MÊTINGEHKIRINA BAŞÛRÊ KURDISTANÊ

MÊTINGEHKIRINA ROJHILATA KURDISTANÊ

DIVÊ JI BO ZIMANÊ KURDÎ CIHÊN AZAD WERIN AFRANDIN

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-8.BÖLÜM

II- CIVAKA BAKURÊ KURDISTANÊ PÊKHATEYA EKONOMÎK

PÊKHATEYA (YAPI) CIVAKÎ

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-9.BÖLÜM

ÖZGÜR KADIN PERSPEKTİFLERİ-10.BÖLÜM

PROLETARYA

PKK BİR NEWROZ PARTİSİDİR-1.BÖLÜM

NEWROZ ZAFERİ KESİNLEŞTİRMEK!-1.BÖLÜM

NEWROZ ZAFERİ KESİNLEŞTİRMEK!-2.BÖLÜM

PKK BİR NEWROZ PARTİSİDİR-2.BÖLÜM

PKK BİR NEWROZ PARTİSİDİR-3.BÖLÜM

ŞOREŞA ME ŞOREŞA AFIRANDINA HEZKIRINÊ YE

DEVLET YERİNE DEMOKRATİK YÖNETİM

KADIN DOĞASI

SEVGİ ANLAMAYA DAYALI OLURSA ANLAMLIDIR

PERWERDE Û PÊKHATEYA ÇANDÎ

PÊKHATEYA NETEWEYÎ