DEVRİME KALKAN HER ZAMAN GENÇTİR (3.BÖLÜM)
Biz Yaşamı Gerçek Anlamda Gençleştirmek İstiyoruz
Gençsiniz, bu genç yaşta hepinizden enerji fışkırır. O zaman bu donukluk, bu kuru kişilik nedir? Bu özellikleri kötü yetiştiğiniz hiçbir yüce değerin aşılanmadığı ortamlardan aldınız. Bunu üzerinizden atın. Sülaleniz güçlü olsaydı, imhacı güce karşı bu kadar aşağılık bir tutum içinde olmazdı. Size hiçbir sağlam değer aşılamamışlardır. Bununla kişileri, ana babalarınızı kastetmiyorum, elbette onlar da birer çaresizler. Bu kuruma, bu kurumun öldürücü geleneğine; yani sizi uyuşturan, kurutan ve sizi en temel değerler karşısında çaresiz bırakan ne varsa ona karşı durun. Bu çok açıktır. Ancak siz halen oralı bile olmuyorsunuz. Ben burada kendime de öfke duyuyorum ve hala neden bu kişilerle yürüyorum diye soruyorum. Kendimi zor tutuyorum, böyle kişiler benim arkadaşım olamaz, diyorum. Kendimi nasıl savunacağım konusunda öfkemi zor tutuyorum.
Bizde tek bir insanın bile çok büyük bir değer ifade ettiğini bilmek gerekir. Kimse kendi rolünü küçümsememelidir. Bunu çok çeşitli yönleriyle ortaya koyduk. Burada size önemli bir fırsat tanınmıştır. Belki güçlü bir emek sürecinden geçmediniz. Ama gençlik çağı devrime yatkınlık gösteren bir dönemdir. Emeğin değerini bilmeniz için, bir emek sürecinden geçmeniz zorunlu değildir. Bunu öğrenebilir ve doğru olanı yapabilirsiniz. Bu mümkündür. Yine daha fazla hayalciliğe, maceracılığa ve emek dışı konumlara düşmeden kendi gelişmenize hükmetmeniz önem taşımaktadır. Her genç arkadaşımızdan beklediğimiz şey budur ve bunun gerekleri yerine getirilmelidir.
Biz yaşamı gerçek anlamda gençleştirmek istiyoruz. Onun ulus ve toplum gözeneklerinin tıkanıklık halinden çıkarılmasına çalışıyoruz. Yaşama karşı sorumluluğumuzu nasıl yerine getireceğimiz önemlidir. Biz hepinize bütün yönleriyle karşılık vermeye çalışıyoruz. Ama hazır olanı bile özümseyemezseniz, bir eserin sahibi olabilir misiniz? Şaşkın olmamak gerekir. Biz kendimize egemen insanlar olmak durumundayız. Kimse sizden düşüncenizi geliştirmemeyi ve boş yere çaba harcamanızı istemiyor. Tersine biz buna son derece sağlam bir çerçeve ve boşa gitmeyen bir işleyiş olanağı sunuyoruz. Kendini çok az geliştiren, çoğunlukla kapalı duran, öze inmeyen, kendini keskinleştirmeyen ve nasıl yürüyeceğini bilmeyen bir konumda kalmanız gerileme anlamına gelir. Bu durum ise kaybetmekle özdeştir.
Bir tarih yazılıyor, bir halk özgürleştiriliyor, bir ulus diriltiliyor ve kuruluyor. Bizim bundan esirgeyeceğimiz neyimiz olabilir? Daha genç olmanız, size daha canlı, daha atak, daha büyük cesaret ve fedakarlık ruhuyla buna öncülük yapma şansını verir. Yoksa bu size istediğiniz biçimde oynama ve keyfinize göre davranma şansını veremez. Bu konuda da kendilerini köklü olarak düzeltmek durumunda olanlar vardır. Biz işi sadece uyarılarla sınırlandırmayı düşünüyor, kendinizi bu kadar düşürmemenizi istiyoruz.
Eğer bizi önder sayıyor ve bize inanıyorsanız, önderliğe ulaşmalısınız. Gelin diyorum, ama hiçbir şeyi zorla yürütmek istemiyorum. Her şeyi konuşarak çözelim. İnsan olan bunu anlar. Karar verin, derin ve geniş tahliller yapın. Bunu her şeyin üzerinde yapalım, kendimizi yetiştirelim. Güven tamdır. Sorunların üzerine yürüyelim. Bu doğru değil midir? Bizim için bundan daha iyisi var mı? Hayır. Gençsiniz, ama gençlik başıboşluk demek değildir. Gençler herkesten daha disiplinli ve düzenli yürürler. Yaşlıların buna kuvveti yetmez, çocukların buna kuvveti yoktur. Ama sizin gibiler herkesten çok disiplin üstünde yürüyebilirler. Kuvvetiniz herkesten çoktur ve bunun için partinin yaşam tarzını herkesten çok siz uygulayabilirsiniz. Bunun için başıboşluğu kendinize yaşam diye kabul etmeyin. Buna cesaret etmeyin. Kürt toplumunda başıboş tipler çoktur. Ama biz bunun tersiyiz. Bu PKK’de mümkün değildir. Ben yapabildiğim sürece, bunlara karşı koymak zorundayım. Korksaydım, kendimi buna yetiştirmeseydim, bu konuma gelemezdim. Karşımızda altmıştan fazla devlet vardı. Millet karşımızdaydı. Ama biz yine bu önderliği yücelttik. Kürt ulusu yıllarca bizi kabul etmiyordu, ama biz sonunda kendimizi kabul ettirdik.
Bu kanıtlardan ve bunca ayaklanmadan sonra, kalkıp millete şöyle oldu böyle oldu diyebilir miyiz? Bunu yapabilir miyiz? Yine de bazı şeyler yapmak istiyorsanız, dürüst olun, yeter ki çocukluk yapmayın, darlığa düşmeyin. Bunların hepsi yalandır. Daralmanıza, yüzünüzü ekşitmenize gerek yoktur. Her şeyimiz için bir yığın çözümleme yaptım. Bunların üzerinde durun. Hepinizin sorunları üzerinde genişçe durdum. Bunların içerisinde biraz olsun kendinizi görebilirsiniz. Ben bunun üzerinde yine kararlıca duruyorum. Kararlıyım, güçlüyüm ve üstüne yürüyeceğim. Ben var oldukça hesabınızı iyi yapın. Bizimle yürüyebiliyorsanız gelin, kötülük yapmak istiyorsanız yapın. Ama o zaman düşersiniz, çünkü buna gücünüz yoktur. Bunlar sizin için örnektir. Eğitiminizin üzerinde ciddi bir biçimde durun. Bizim üslubumuzdur. Biz düşmandan geleni de dost yapıyoruz. Bizim bu gücümüz vardır. Ama oyun yaparlarsa, üzerlerine yürüyeceğiz. Bunlar olanaksızdır. Bizimle baş edilemez. PKK’yi bu biçimde tanıyacaksınız. Eğer yetmezlikleriniz varsa, bu biçimde tamamlarsınız. Eğer güçlenmek istiyorsanız, bu biçimde güçlenirsiniz. Biz PKK’yi böyle yarattık ve böyle büyüttük. Böyle üzerine gidiyoruz. Bundan sonra da sonuna kadar bu temelde yürüyeceğiz.
HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN
YORUM GÖNDER