KOBANÊ SAVAŞINDA DAİŞ İLE BİRLİKTE TÜRK DEVLETİ DE YENİLDİ
KOBANÊ SAVAŞINDA DAİŞ İLE BİRLİKTE TÜRK DEVLETİ DE YENİLDİ
0 Yorum
991
26-01-2022

 Kobanê direnişine tanıklık eden ANHA muhabiri Dicle Ehmed, "Kobanê savaşını zafere götüren iki şey vardı, birincisi irade, ikincisi de yoldaşlıktı. Tüm dünyayı etkileyen de aslında bu irade ve yoldaşlıktı" dedi.

Kobanê savaşını başladığı andan itibaren takip eden ve tarihi direnişe tanıklık eden ANHA muhabiri Dicle Ehmed, Kobanê’nin özgürleştirilmesini 7. yıl dönümü vesilesiyle ANF'ye konuştu.

Kobanê savaşında Türk devletinin DAİŞ çetelerini sınırdan Kobanê'ye geçirdiğini hatırlatan Dicle Ehmed, Kobanê savaşında DAİŞ ile birlikte Türk devletinin de yenildiğini söyledi.

O dönem Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın Kobanê için yaptığı çağrının tüm dünyada etki yarattığına dikkat çeken Ehmed, bu çağrıdan en çok Kobanê'deki savaşçıların etkilendiğini ve güç aldığını vurguladı. Kobanê'de çok büyük bir direniş sergilendiğinin altını çizen Ehmed, sadece savaşçıların değil, aynı zamanda orada kalan halkın da aynı irade ile direndiğini belirtti.

Kobanê savaşını zafere götüren direnişe tanıklık eden Hawar Haber Ajansı (ANHA) muhabiri Dicle Ehmed o döneme ilişkin şunları anlattı:

Kobanê savaşını bir gazeteci olarak siz de takip ettiniz? Bu savaş nasıl başladı ve neden özellikle Kobanê hedef alındı?

Kobanê savaşı denildiğinde, ilk başta aklımıza YPG-YPJ savaşçılarının direnişi geliyor. Çünkü, orada tarihte eşine belki de çok az rastlayacağımız bir direnişe tanık olduk. Kobanê savaşı başlamadan önce, Kobanê’nin batısı üzerine çok fazla plan yapılıyordu. Neden Kobanê'den başladılar? Çünkü 19 Temmuz direnişinin ilk kıvılcımı Kobanê'de başladı. Önder Apo Rojava’ya ilk kez Kobanê’den geçmişti. Onlar Kobanê’nin Kürt halkı için önemini iyi biliyorlardı. Bu nedenle Kobanê öncelikli hedefleri oldu.

Eylül saldırısından önce DAIŞ’in Kobanê’ye yönelik bir kaç saldırı girişimi olmuştu. 2013’te bir saldırı girişimi oldu. Sonrasında bir kez daha saldırdılar. Ancak bu saldırılar savaşçılar tarafından kırılmıştı. DAİŞ Reqa, Minbic, Cerablus ve Sirîn’yi işgal ettikten sonra, zaten Kobanê tümden çembere alınmıştı. 14 Eylül'de Şam hükümetine bağlı 93. Tugaydan ve Musul’dan ele geçirdikleri silahlarla Kobanê'ye saldırdılar. Bu saldırıya Türk devleti birebir destek veriyordu. Türk devleti tüm kapılarını DAİŞ’e açmıştı. DAİŞ’in elinde olan Cerablus ve Girê Spî tarafından Türk devleti sınırı tümden onlara açmıştı. O sınırdan onlara cephane ve lojistik yardım Türk devleti tarafından geliyordu. Yine Türk devletinin havaalanlarını kullanarak Avrupa'dan gelen yüzlerce çete Türk devletinin sınırından DAİŞ tarafına geçiyordu. 2012 yılında öldürülen bir çok çetenin üzerinden Türk devletine ait belgeler çıkıyordu. Ayrıca, ele geçen bir çok DAİŞ’linin itiraflarından da Urfa ve Antep’te kendilerini nasıl eğittikleri ve örgütledikleri de vardı. 

14 Eylül gecesi Kobanê’nin batısında bulunan Telik köyünden saldırmaya başladılar. Sonra güneyden ve doğudan başladılar. Yani beş taraftan Kobanê’ye yönelik saldırılar başladı. Yine Türk devletinin kapıları zaten onlara açıktı. Cerablus ve Akçakale kapısı DAİŞ’e zaten açıktı. Oradan onlara cephane ve lojistik yardım geliyordu. Yine çetelerin yaralıları Türkiye'ye götürülerek tedavi ediliyordu. Saldırılar başladıktan 22 gün sonra DAİŞ çeteleri Kobanê şehrine ulaştı. Zaten batıdan Kobanê’ye 25 km vardı. Sirîn tarafından 30 km gibi bir mesafe var. Doğu tarafı yine öyleydi. Ancak şunu belirtmek gerekir, evet Kobanê’ye saldırılar, 15 Eylül'de başladı. Aslında Kobanê savaşının gidişatını Serzûri direnişi belirledi.

12 FEDAİ SAVAŞÇI DAİŞ'E İLK KIRILMAYI YAŞATTI

12 fedai YPG-YPJ savaşçısının direnişiyle, DAİŞ Kobanê savaşında ilk kırılmasını yaşadı. Serzuri okulundan Kobanê’ye kadar yaklaşık 20 km gibi bir mesafe var. O cephede savaşan savaşçılar, ‘ne olursa olsun Kobanê DAİŞ’in eline geçmemeli’ dediler. Küçük bir okulun her üç kapısında birer tang duruyordu. Savaşçılar bunlara karşı saatlerce direndiler. Serzuri direnişiyle Kobanê savaşının direnişi belirlendi. Orada kırıldıklarını DAİŞ bile itiraf etti. Diğer cephelerde direnen savaşçılar da Serzuri direnişini duyduklarında aynı ruhla direndiler. Bizler de o günlerin tanıklarıydık. Savaşçıların elinde sadece el bombaları, ferdi kleşler ve bir tane de doçka vardı. Bu doçka her üç cepheye gidip geliyordu. Ancak DAİŞ’in elinde yüzlerce gelişmiş silah vardı. Yüzlerce bomba yüklü araç gelip kendini patlatıyordu.

Kobanê kırsalına en gelişmiş tankları yerleştirmişlerdi. Ellerin de gelişmiş havanlar vardı. 22 günlük direnişten sonra DAİŞ Ekim'in beşinde Mıştenur’a geldi. İlk kırılmayı Serzuri'de yaşayan DAİŞ ikinci kırılmasını da Dolê tepesinde yaşadı. Şehit Êriş ve Şehit Zozan öncülüğünde gelişen bu direniş DAİŞ’in Kobanê’ye 10 km kaldıktan sonra ilerlemesini durdurdu. Ş. Zozan ve Ş. Êriş tepe üzerinde arkalarına baktıklarında Kobanê görünüyordu. Ve telsiz üzerinden, ‘biz asla Kobanê’nin DAİŞ’e görünmesine izin vermeyeceğiz’ diyorlar. Bu grup da 12 savaşçıdan oluşuyordu. ‘Her birimiz onların tanglarında birer mayın gibi patlayacağız’ dediler ve öyle de yaptılar. Zaten batı tarafından cephe durdu. DAİŞ 10 km şehirden uzak durdu ve ilerleyemedi. Güney cephesinden yine çok sayıda fedai eylem yapıldı. Belki bu fedailerin bir çoğunun ismini hatırlamıyoruz. Onlara karşı özeleştirimizi veriyoruz.

O dönem bir taraftan göç yaşanıyordu, bir taraftan da akın akın insanlar Kobanê'ye yöneliyordu. Halkın direnişi nasıldı?

DAİŞ kendi planlamasını 3 günde Kobanê’ye gireceği üzerine yapmıştı. Bayram namazını Kobanê'de kılacaklarını söylüyorlardı. DAİŞ şehre ulaşmadan önce Önder Apo çağrı yaptı. Ayrıca genel yönetim de seferberlik ilan etti. Zaten Önderlik çağrısından sonra dört parça Kürdistan ve Avrupa'dan insanlar akın akın Kobanê sınırına geldiler. Biz şahit olduk, Bakûr halkı elleriyle sınır tellerini koparıp, Kobanê’ye geçiyorlardı. Halk Mürşid Pınar kapısından sınırı aşarak Kobanê’ye geldi. Binlerce genç savaşa katılmak için geldi. Yine yüzlerce halk, Kobanê'de kalan halk ile birlikte direnmek için geldi. Evet Kobanê'den göç oldu ama halkın hepsi göç etmedi. Daha çok köylerde kalan halk DAİŞ’in sanal medya üzerindeki propagandaları ve Şengal katliamından dolayı korkmuştu. Bu nedenle köylerini bırakıp sınıra geçmek zorunda kaldılar.

Ayrıca göçün başlaması da Türk devletinin bir planıydı. DAİŞ saldırır saldırmaz Türk devleti halkın geçmesi için sınırı açtı. Amacı Kobanê’yi tamamen boşaltmaktı. Bir kısım geçti ama bir kısım da Kobanê’nin batısında bulunan Til Şeîr alanında boş bir araziye yerleşti. Savaşın başlamasıyla Bakûr halkı da eylemlere başladı. Sınırda canlı kalkan eylemlerini başlattılar. Başûr halkı yine aynı şekilde sınırda canlı kalkan eylemine başladılar. Bazen de DAİŞ’in hangi köye girdiklerine ve hareketlerine yönelik savaşçılara bilgi veriyorlardı. Yine Türk devletinin çetelere yardım etmemesinin önünü almaya çalışıyorlardı. Ama Türk devleti zaten Girê Sipî tarafından çetelere sınırı açmıştı ve yardım ediyordu.

Kobanê savaşındaki o direniş ruhunun kaynağı neydi sizce?

Eylül'ün beşinde DAİŞ Kobanê'ye ulaştı. Ama Türk devletine de, DAİŞ’e de üçüncü günde Kobanê’ye girmek ve bayram namazını kılmak hayal oldu. Bayram günü Kobanê’nin her tarafına havanlar düşüyordu. Miştenûr tarafını DAİŞ almıştı. Her yerden dumanlar yükseliyordu. Yine hastaneye gittiğimizde her yerde yaralılar vardı. Çocuklar yaralanmıştı. Zaten tek bir hastane vardı. İlaçlar ve tıbbi malzemeler yoktu. Kendi kendilerini idare ediyorlardı. Türk devleti bir çok defa sınırı kapatıyordu, yaralıların geçmesine izin vermiyordu. Yaralılar saatlerce kapıda bekliyordu. Çoğu zaman şehit düşüyorlardı. O günler gerçekten zor günlerdi. Yiyecek bir şey kalmamıştı. Cephane yoktu. Onları orada ayakta tutan şey iradeleriydi.

Bir taraftan savaşçılar hazırlanıyor savaşa gidecekler. Bir taraftan yüzlerce genç sınırı aşıp geliyor. Sadece Kürt gençleri değil, onlarca yabancı insan gelip direnişe katılıyordu. Çoğu zaman Türk devleti onları engellemek için gaz bombalarını atıyordu. Bir çok gazeteci geçmek istiyordu. Ama Türk devleti sınır üzerinde onlara mermi sıkıyordu. Bazıları yaralandılar. Çünkü Türk devleti Kobanê’ye geçip gerçeği yansıtmalarını istemiyordu. Ama yaşanan direniş ruhu çok farklıydı. Bir gece bir savaşçı noktasına gitmiştik. Oradakilere dedim, ‘DAİŞ size çok yakın, ama siz sanki çok uzakmışlar gibi davranıyorsunuz.’ Bana, ‘Kobanê'de tek bir taş kalsa ve biz hepimiz onun üzerinde toplansak yine de Kobanê’yi bırakmayacaz’ dediler. O konuşmayla anladım ki her şey iradedir. Onlara iradeleri kazandırıyordu.

HALK DA SAVAŞÇILARLA BİRLİKTE DİRENDİ

Bazı gençler sınırı aştıklarında hala sırtlarında çantaları varken şehit düşüyorlardı. Kobanê’deki şehit Dicle şehitleğine gittiğin zaman yüzlerce isimsiz şehit var. Bazıları daha Kobanê suyunu içmeden şehit düştüler. Şehitlikte Arap, Türkmen, Süryani, Kürt ve enternasyonalist bir çok şehit yatıyor. Aslında Önder Apo’nun çağrısı tüm dünyada etki yarattı. Ama en çok da Kobanê'de savaşan savaşçıları etkiledi. Bundan güç aldılar savaştılar, direndiler ve kazandılar. Her geçen gün alan daralıyordu. Küçük bir alanda yüzlerce hatta binlerce çete bir grup savaşçıya karşı savaşıyorlardı. Ona rağmen büyük direnişler sergilendi. Büyük fedai eylemler oldu. Ş. Destina da o fedailerden biridir.

Çeteler ağır silahlar ve kalabalık bir şekilde saldırıyorlardı. Savaşçıların kendilerini savundukları şeyler çok sıradan şeylerdi. Bazen bir duvar, bazen bir oda yada küçük bir bahçede kendilerini savunuyorlardı. Öyle büyük mevzileri yoktu. Kendi mevzilerini kendi elleriyle yapıyorlardı. Kış geldikten sonra durum daha çok zorlaştı. Bazen savaşçılar suyun içinde kalıyorlardı. Günlerce aç kalıyorlardı. Saatlerce aralıksız savaşıyorlardı. Tüm bunlara rağmen savaçılar güçlerini iradelerinden, fedai arkadaşlarından ve halk desteğinden alıyorlardı.

Sadece savaşçılar değil, aynı şekilde orada kalan halk da aynı irade ile direniyordu. Zorava köyünde kalan halka havanlarla saldırıyorlardı. Bir çok çocuk katledildi. Kışın soğuk altında ekmeksiz, susuz kalıyorlardı. Kendilerini ısıtacak bir şeyleri yoktu. Bazen çocuklarının elbiselerini yakıyorlardı. Anne ve babalar kendileri aç kalıp, çocuklarına yediriyorlardı. Bazı çocuklar köylerine geri dönmek istiyordu. ‘Oyuncaklarımız kaldı’ diyorlardı. Bazıları da arkadaşlarının orada kaldığını ve yanlarına gitmek istediğini söylüyorlardı. Aileler çocuklarını havanlardan korumak için arabaların yanında küçük çukurlar kazıyordu. Havanlar geldiğinde çocuklarını oraya koysunlar diye.

Bu tarihi direnişe tanıklık eden çok az sayıda gazeteci vardı orada. Onlardan biri olarak neler söyleyebilirsiniz?

Orada kalan gazeteciler çok azdı. Tekniğimiz yoktu. Yine ilk kez böyle bir savaşa tanıklık ediyorduk. Tecrübemiz yoktu. Mesleki olarak zayıftık. Ama ona rağmen o direnişi göstermek istiyorduk. Cepheleri dolaşarak savaşçıların anılarını alıyorduk. Bazen savaşçılar bizimle komik anılarını paylaşıyorlardı. Kobanê savaşında şehit düşen Hemze isimli savaşçı bize bir anısını anlatmıştı. Karşı binada hep hafif sesler duymuşlar, onlar da binada çete olduğunu düşünerek bir hafta boyunca o binayı ellerindeki tüm silahlarla vurmuşlar. Bir hafta sonra binada DAİŞ değil sadece bir kedinin olduğunu görmüşler. Buna benzer komik anlarını bizimle paylaşıyorlardı. Bazen gittiğimizde uykusuz, aç ve susuzdular. Biz onlardan onlar bizden moral alıyordu.

Bazen doğu cephesine gidiyorduk. Orada Ebu Leyla’ya bağlı Şemsi Şemal grupları kalıyordu. Yine Halep grubu kalıyordu. Şehit Ebu Leyla Kobanê savaşında öncülük eden komutanlardan biriydi. Doğu cephesindeki tüm savaşçılar ondan etkileniyorlardı. Normalde komutanların arkada durup koordine etmesi gerekirken Ebu Leyla hep en öndeydi. Onun savaşçılarıyla ilişkisi çok farklıydı. Bu yüzden savaşçıları ona çok bağlıydılar. Çoğu zaman kendisi aç kalıyor, savaşçılarına erzak gönderiyordu. Cephanesi bittiğinde önce kendisine değil, savaşçılarına cephane gönderiyordu. Bu nedenle Kobanê savaşını zafere götüren iki şey vardı, birincisi irade, ikincisi de yoldaşlıktı. Birbirlerinin yerine gözlerini kırpmadan şehit düşüyorlardı. Hala bile o dönem birlikte kaldığımız arkadaşlarımızla bir araya geldiğimizde ve o günlerden söz ettiğimizde aynı ruhu yaşıyoruz. Zor günlerin yoldaşlığı ve arkadaşlığı çok farklıdır. Kobanê savaşında kalan her bir insan oradan çıkmayı ve hayatta kalmayı tahmin etmiyordu. Tüm dünyayı etkileyen de aslında bu irade ve yoldaşlıktı.

Basın çalışanları olarak bizler de orada bir yere kadar belki rolümüzü oynadık. Bir çok gazeteci geçmek istedi ama Türk devleti engelledi. Bazıları yaralandı. Ama biz orada kalanlar çok şanslıydık. O tarihi direnişe şahitlik ettik. Belki çok cılız da olsa Kobanê direnişini dünyaya yansıtmaya vesile olduk. Aslında DAİŞ’in Kobanê'de yenilmesi, Türk devletinin yenilmesiydi. Bu nedenledir ki Türk devleti DAİŞ’in yenilgisini bir türlü kabullenemedi. Bugün hala Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik işgalci Türk devletinin saldırıları devam ediyorsa ve DAİŞ’in tekrardan canlanması için her türlü çabayı gösteriyorsa, Kobanê yenilgisini hala unutamadığı içindir.

 HÎVDA HEBÛN

KAYNAK: ANF (KOBANÊ)

YORUM GÖNDER

ZİYARETÇİ YORUMLARI

BENZER KONULAR

HEVPEYVîN

 2 TÜRK ORDUSU DA GELSE YENERİZ

SOZDAR AVESTA'DAN GENÇLERE VE GENÇ KADINLARA; ÖZGÜR YAŞAMI ESAS ALMALI VE DİRENİŞE KATILIM SAĞLAMALIDIR 

MARAŞ KATLİAMI'NI SÜRDÜRMEK İSTİYORLAR!

AKP-MHP’NİN SON KIŞINA GİRİYORUZ (1.BÖLÜM)

2022’YE KESİN BAŞARI TEMELİNDE GİRİYORUZ (2.BÖLÜM)

DÖRDÜNCÜ STRATEJİK DÖNEM’DEYİZ

BUNLAR KÜRT KADINLARIN TOPLUMSAL HAREKETİNE SALDIRI

‘CEZAEVLERİNDE TEK BİR ÖLÜMÜN DAHİ OLMASI BİZİM UTANCIMIZ’

ARTIK KİMSE ÖNDERLİĞİN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜNE ENGEL OLAMAZ

BÜYÜK MÜCADELE YILINA GİRİYORUZ

PKK'NİN MÜCADELESİ İKTİDARIN SONUNU GETİRDİ

PKK O LİSTEDEN ÇIKARILMALI

‘ÖNDER APO’NUN HALKLARA KÖTÜ SÖZÜ YOKTU’

HER KADININ ÇIKIŞI BİR DEVRİMDİR

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (1.BÖLÜM)

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (2.BÖLÜM)

‘SAKİNE CANSIZ BİR KAVGA MANİFESTOSUYDU’

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (3.BÖLÜM)

HALKIMIZ DİMDİK AYAKTADIR, 2022’DE DE DİRENECEKTİR

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (4.BÖLÜM)

‘SARA ŞAHSINDA ÖNDERLİĞİN MODELİ HEDEF ALINDI’

TÜRKİYE CPT RAPORLARINA CİDDİYETLE BAKMIYOR

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (5.BÖLÜM)

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (6.BÖLÜM)

ZYGMUNT BAUMAN İLE HER ŞEY ÜZERİNE RÖPORTAJ (7.BÖLÜM)

AVRUPA GERÇEĞİ İTİRAF ETMELİ, KÖKLÜ DEĞİŞİKLİK ZAMANI GELDİ!

‘PKK ORTADOĞU'NUN DEMOKRATİKLEŞME DİNAMİĞİDİR’

DEVRİM BEDELSİZ OLMAZ

EFRÎN MUTLAKA ÖZGÜRLEŞTİRİLECEK

‘TERÖRLE MÜCADELE EDEN PKK’YE ‘TERÖRİST’ TANIMLAMASI YAPILAMAZ’

PKK'NİN ''TERÖR LİSTESİ''NDEN ÇIKARILMASI İLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR

HER TÜRLÜ GELİŞMEYE HAZIRLIKLIYIZ

KOBANÊ SAVAŞINDA DAİŞ İLE BİRLİKTE TÜRK DEVLETİ DE YENİLDİ

PLANLAR BOŞA ÇIKARILDI

HERKESİN KORKTUĞU DAİŞ İLE BİZ SAVAŞTIK

TÜRKİYE'NİN STRATEJİSİNİ BİZ ÇÖKERTTİK (2.BÖLÜM)

BİR TARAFI TC, ÜÇ TARAFI DAİŞ (3.BÖLÜM)

DEMOKRASİ, ADALET VE ÇÖZÜMÜN YOLU İMRALI'DAN GEÇER! (1.BÖLÜM)

KOBANÊ'DEKİ SAVAŞ GÖĞÜS GÖĞÜSE KAZANILDI (4.BÖLÜM)

FAŞİZMİN YIKILMASINDA KADINLARIN ÇOK BÜYÜK ROLÜ OLACAK (2.BÖLÜM)

MİT VE DAİŞ İŞBİRLİĞİNİN PERDE ARKASI! (5.BÖLÜM)

DİRENİŞ BAYRAĞINI GÖĞÜSLEDİK (6.BÖLÜM)

'ÖNDERLİĞE SAHİP ÇIKMAK ÖZGÜRLÜĞE SAHİP ÇIKMAKTIR'

KOMPLOYU ASLA TAMAMLAYAMAZLAR

KOMPLO KÜRT SOYKIRIMI SALDIRISIDIR (1.BÖLÜM)

KOMPLO AŞILDI, ALTERNATİF SİSTEM YARATILDI (2.BÖLÜM)

KOMPLODA YENİ YÖNTEMLER GELİŞTİRİLİYOR (3.BÖLÜM)

15 ŞUBAT ULUSAL SOYKIRIM GÜNÜDÜR

ÖNDER APO’NUN ÖZGÜRLÜK YILI OLACAK (4.BÖLÜM- SON)

NİVÎSKAR RENGÎN KARDELEN: ÇÎROK DENGÊ ZANA YÊ CİVAKÊ YÊ

‘KADININ DAHLİYLE TARİH YENİDEN YAZILIYOR’

YPJ TÜM KADINLARIN SAVUNMA GÜCÜDÜR

8 MART’TA TARİHİ DERS VERİLDİ

AKP-MHP FAŞİZMİNE EN ANLAMLI CEVAP NEWROZ ALANLARINDA VERİLECEK

HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI

BU SERVET BUZDAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ: BARZANİ EMİRLİĞİ

CPT VE AİHM TECRİDE ORTAK

FAŞİZME, İŞGALE KARŞI HER YER CEHENNEME ÇEVRİLMELİ

KADINLARIN ORTAK KİMLİĞİ ÖZGÜRLÜKTÜR

ÖZGÜRLÜK SAVAŞINA KATILMAKLA İŞGAL VE İHANET ZİNCİRLERİ ÇÜRÜYECEK

ÖZGÜRLÜK SAVAŞINA KATILMAKLA İŞGAL VE İHANET ZİNCİRLİRİ ÇÜRÜYECEK (2.BÖLÜM)

DÜŞMANI KİLİTLİYORUZ

ZÎLAN ÇİZGİSİNDE BİR SAVAŞ YÜRÜTÜLÜYOR

TÜRK DEVLETİ ZAP’TA ÇAKILIP KALDI

İMRALI VE ZAP DİRENİŞ RUHUNU BÜYÜTELİM

TÜRK TOPLUMUNU FAŞİZMİN ELİNDEN KURTARALIM

BUGÜN ZİLANLARIN ÇİZGİSİ ZAP’TA VE AVAŞÎN’DE DİRENİYOR VE BAŞARIYOR

BİR İLKE KİŞİLİĞİDİR ZİLAN

MİT, KDP İŞBİRLİĞİ İLE KATLİAM YAPIYOR

NATO ERDOĞAN'IN SOYKIRIM SİYASETİNİ ONAYLADI

14 TEMMUZ ZAFER RUHUDUR

TAKTİK NÜKLEER SİLAH KULLANIMI NATO’NUN SUÇÜSTÜ YAKALANMASIDIR

19 TEMMUZ BİR DÜNYA DEVRİMİDİR

“KÜRT VE ARAP KADINLARI İLE GENÇLERİ ÖNCÜLÜĞÜNDE ŞEHİTLERİN İNTİKAMI ALINACAKTIR”

SALDIRILARI İNŞA VE ÖZ SAVUNMA İLE BOŞA ÇIKARACAĞIZ

ROJHİLAT GENÇLERİ ŞEHİTLERİNİN İZİNDEN GİTMELİ

15 AĞUSTOS DÜŞÜNSEL, SİYASAL VE SOSYAL BİR DEVRİMDİR (1.BÖLÜM)

DEM DEMA AZADİYÊ YE SÜRECİNİN FİNALİNE GELDİK (1.BÖLÜM)

NE YAPARLARSA YAPSINLAR KÜRT HALKINI DURDURAMAYACAKLAR (2.BÖLÜM)

ALEVİLERE SALDIRI ÇOK AMAÇLIDIR

'GENÇLER SALDIRILARA KARŞI GERİLLA SAFLARINA KATILMALI'

SOYKIRIMIN KIRILMASI İMRALI’DA BAŞLAYACAK (1.BÖLÜM)

DİRENİŞ KADIN ÖZGÜRLÜĞÜ ADINADIR

KİMYASAL, YENİLGİSİNİN GÖSTERGESİDİR (2.BÖLÜM)

KADIN KIRIMI ÖZEL SAVAŞ AKLIDIR (3.BÖLÜM)

KİMİN ELİNDEN NE GELİYORSA YAPMALI!

9 EKİM’DEKİ HEDEF İMHAYDI (1.BÖLÜM)

9 EKİM’DEKİ HEDEF İMHAYDI (2.BÖLÜM)

15 ŞUBAT ÖNLENEBİLİRDİ

CHE’NİN ENTERNASYONALİZMİ MÜCADELEMİZDE YAŞIYOR

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (1.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (2.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (3.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (4.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (5.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (6.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (7.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (8.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (9.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (10.BÖLÜM)

ÖNDER APO’YA ZİLANCA KATILALIM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMIZI ZAFERLE TAÇLANDIRALIM! (11.BÖLÜM-SON)

AHLARINI YERDE BIRAKMAYACAĞIZ

AKP-MHP ZİNDANLARDA YOLDAŞLARIMIZA İNTİKAM TEMELİNDE YAKLAŞIYOR(1.BÖLÜM)

AKP-MHP ZİNDANLARDA YOLDAŞLARIMIZA İNTİKAM TEMELİNDE YAKLAŞIYOR(2.BÖLÜM)

PKK BAŞINDAN BERİ İMAN HAREKETİDİR (1.BÖLÜM)

PKK’NİN SÖZÜ VE EYLEMİ BİRDİR (2.BÖLÜM)

PKK KÜRTLERİ ÖRGÜTLÜ BİR GÜÇ HALİNE GETİRDİ (1.BÖLÜM)

PKK, KADINA CEVAP VERDİ

KÜRTLER İLK KEZ 7 AYDIR AYNI MEVZİDE SAVAŞIYOR

PKK YAYILACAKTIR, BUNU KİMSE ÖNLEYEMEZ 2.BÖLÜM)

PKK’NİN GENÇLİK RUHUNU DAHA DA BÜYÜTECEĞİZ

ROJAVA DEVRİMİNE SAHİP ÇIKMAK, İNSANLIĞA SAHİP ÇIKMAKDIR

KADINLAR DAHA ÇOK MÜCADELE ETMELİ

KÜRT SORUNU BİR SOYKIRIM SORUNUDUR (1.BÖLÜM)

2022’DEKİ SAVAŞTA ÇIĞIR AÇTIK

DAHA KESKİN BİR MÜCADELE YILINA GİRİYORUZ

FRANSA GERÇEK FAİLLERİ ORTAYA ÇIKARMAKLA YÜKÜMLÜDÜR-1.BÖLÜM

ZAT'TA KİLİTLENDİLER-2.BÖLÜM

TÜM DEVRİMCİ GÜÇLER YENİ BİR PROJE ORTAYA KOYMALI

İMRALI’DAKİ SOYKIRIM POLİTİKASINA DENK BİR MÜCADELE GEREKLİ

DÜŞMANIN SALDIRILARINI BOŞA ÇIKARALIM

KOMPLO İMRALİ TECRİT VE İŞKENCE SİSTEMİ OLARAK DEVAM EDİYOR

KOMPLO, YÜZYILI HESAPLANMIŞ SALDIRIDIR

SAVAŞ SÜRÜYOR, KİMSE REHAVETE KAPILMAMALI

ÖNDER APO’NUN YENİLMEZ ÇİZGİSİ KESİN OLARAK KAZANDIRACAKTIR

İMRALI BİR SOYKIRIM SİSTEMİDİR

‘KÜRT ALEVİ HALKIMIZ TOPRAKLARINI TERK ETMEMELİ’

İMRALI TECRİDİ BÜYÜK BİR SOYKIRIM PROJESİDİR

HALKIMIZ ÖZ ÖRGÜTLÜLÜĞÜ İLE HER FELAKETİ AŞABİLİR

ASRIN FELAKETİ AKP-MHP FAŞİST İKTİDARIDIR

DEMOKRATİK KONFEDERALİZM ÇÖZÜM SEÇENEĞİDİR

DEVLETLERE RAĞMEN DEMOKRATİK KONFEDERALİZM OLUR-2.BÖLÜM

GERİLLA SÜREKLİ GÖNÜLLÜLÜKTÜR

NEWROZ ORTADOĞU’DA HALKLARIN KONGRESİ GİBİ KARŞILANMALI

NEWROZ FAŞİZMİN YIKILMA SÜRECİNİN BAŞLANGICI OLSUN

HER KÜRT BİREYİ KÜRTLERİN ÖZGÜRLÜĞÜ VE KURTULUŞU İÇİN ÇALIŞMALI

AKP-MHP İKTİDARININ SONU GELİYOR