EN BÜYÜK GENÇLİK ORDUSU HPG VE YJA STAR'DIR
PKK Eğitim Komitesi Üyesi Ronî Baz: Vahşi ve zalim sistem karşısında bir çok mücadele yürütüldü. Ancak Kürdistan gençlerinin bugün yürüttüğü mücadele ve savaşın tarihte benzeri yoktur. Mücadele, devrim ve sosyalist düşüncenin düzeyini zirveye ulaştırdılar.
PKK Eğitim Komitesi Üyesi Roni Baz Kürt gençliğine, Avrupa gençliğine ve enternasyonalist gençliğe eylem düzeyine, öncülük ve direnişlerine, gençliğe karşı geliştirilen saldırılara ve 15 Şubat Komplosuna dair ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.
Roni Baz, özellikle Kürt gençlerinin duruşuna dikkat çekerek, “Gençlik duruş ve direnişiyle özgürlük mücadelesi, devrim ve sosyalist düşünce düzeyini zirveye ulaştırdı. İnsanlık tarihinde Kürdistan gençliği kahramanca bir direniş ile kendi tarihlerini yazdılar.” dedi.
Ronî Baz, konuşmasının başında sürecin gidişatı ve önemine dikkat çekerek şunları belirtti:
“Her gün, adım adım özgürlüğe doğru giden bir süreçten geçiyoruz. İnsanlık tarihinde Kürdistan Gençliği kahramanlık, direniş ve mücadelesi ile yeni bir tarih yazıyor. Bu gençlik, yeni tarihe, tüm insanlık ve sömürülen bütün halklara umut oluyor. Çünkü devrimci bir fikir ve düşünceyle eğitildiler. Sosyalist bir ruh, devrimci fikir ve düşünce ile bugün Kürdistan gençliği Kürdistan dağlarından tutun bütün Kürdistan şehirlerine, ülke dışında mücadeleye ilham olan benzersiz bir duruş sergiliyor. Şüphesiz, insanlık tarihinde bir çok mücadele geliştirildi. Ancak, bu bir gerçektir ki; Kürdistan gençliğinin bugün yürüttüğü mücadelenin bir benzeri yoktur. Mücadele düzeyi ile devrim düzeyi ve sosyalist düşünceyi zirveye ulaştırdılar. Şüphesiz, Kürdistan gençliği ve Kürt halkı gençliği ile ne kadar gurur duysa az olur. Çünkü bu mücadele ile yok edilen ve köleleştirilen bir halk ve ülke bir kez daha ayağa kalktı ve varlığını ortaya koydu.”
“Önder APO’nun özgürlüğüne hiç olmadığı kadar yakınız”
Önder APO’ya yönelik geliştirilen Uluslararası Komplonun gerçekleştiği süreçten geçiyoruz. 23 yıl geçti ve 24’üncü yıla giriyoruz. Önder Apo’nun özgürlüğüne daha yakınız. 23 yıl az değil, çok uzun bir süre. Eğer, Önder Apo bugün hala esaret altında ise, bu aynı zamanda bizim eksikliğimizin göstergesidir. Dolayısıyla, eksikliklerimizden ders alıp, ideolojik yönümüzü güçlendirip, pratiğimizi her zamankinden daha da büyüterek önümüzdeki yılda komplocu güçlere büyük darbe vurarak Önderliğimizin özgürlüğünü elde edelim. Şüphesiz, Kürdistan gençliğinin şimdi yürüttüğü mücadele bunun umudunu veriyor. Gençlik bütün Kürdistanda mücadele yürütüyor, yine sömürgeci ve işgalci devlete karşı yürüttüğü mücadele önümüzdeki yılın müjdesini veriyor. Bu vesileyle, Önder APO şahsında bütün Kürt halkına ve insanlığa karşı geliştirilen Uluslararası Komployu nefretle kınıyoruz.
Bu süreçte, Apocu gençliğin direnişi en ust düzeyde oldu. Gerek Kürdistan’da gerekse Kürdistan dışında ve büyük metropollerde büyük direnişler geliştirildi. Buradan, gençliğin bu direnişini kutluyor ve direnişlerinde başarılar diliyoruz.
“Amed Kongresi, Kürdistan gençliği mücadelesinin sonuçlarını gösteriyor”
Bundan kısa bir süre önce Amed’de gençlik kongresi gerçekleştirildi. Her şeyden önce, gençliğe dönük özel savaşı hergün daha da arttıran katliamcı devlete karşı önemli bir tavır oldu. Türk devleti ve faşist yöneticileri propaganda yaparak, ‘Biz Kürt gençlerini zayıf kıldık artık direnemezler’ diyorlardı. Ancak bu süreçte gördük ki, Kürdistan gençliği Kürdistan ve diğer her yerde Apocudur. İmkanı yoktur ki, Kürdistan gençliği onca bedel ödedikten sonra geri adım atsın. Amed’de gerçekleştirilen kongre coşkusu, morali, heyecanı, sloganları ve sonucu ile bunu bir kez daha ispatladı. Düşmana karşı en büyük cevap bu oldu.
Doğrusu, sadece kongre süreci değil öncesi de var. Kongre Kürdistan gençliğinin mücadelesinin sonucuydu. Bu mücadele devam etti ve kongrede, Kürdistan gençliği, “Biz Ülkemize, halkımıza ve Önderimize bağlıyız ve siz ne yaparsanız yapın geri adım atmayacağız.” dedi.
“En büyük gençlik ordusu HPG ve YJA-STAR’dır”
Bu bağlılığın zayıflaması mümkün değildir. Aksine bu bağlılık gün geçtikçe artmaktadır. Kürdistan gençliğinin ruhu Apocu bir ruhtur. PKK’lileşmenin ruhudur. Gücünü Kürdistan gerillasından alıyor. Gençliğin direnişi sadece şehirlerde değil, her yerdedir. En büyük gençlik ordusu HPG ve YJA-Star’dır.
Bugün görüyoruz ki Zap, Avaşîn, Metîna, Heftanîn, Xakurkê ve Bakurê Kürdistan da baştan sona, hatta bazı Türkiye dağlarında Rêber APO’nun felsefesi ile kendini eğiten, PKK’li ruh ile kendilerini oluşturmuş, Özgürlük ile çok büyük bir bağ kurmuş Kürdistan gençliğinin Türk sömürgeciliğinin başına neler getirdiğini herkes gördü. Dünyayı onlar için cehenneme çevirdiler. Bu cehennemi anlatmak için atılan bir slogan var: “Kürdistan Faşizme Mezar Olacak” Bugün Metina, Heftanin, Xakurkê, Avaşin, Zap ve Kürdistan’ın her yeri nasıl ki düşmana mezar olduysa bugün de mezar olmaya devam ediyor. Her kim ki kirli postalları ile işgal etmek için Kurdistan’a ayak basarsa, kim işgal amacıyla Kürdistan’a gelirse dün ne cevap aldılarsa bugün de aynı cevabı alırlar. Türk askeri her gün yenilgiyle geri adım atmaktadır. Bu Kürt gençliğinin kahramanlığı sayesinde oluyor. Gerilla ordusu gençlik ordusudur.
“Mücadele sonuca ulaştığı için, saldırılar artıyor”
Mücadele sonuca doğru gittigi için saldırılar artmaktadır. Kürdistan gençliğinden çok korkuyorlar. Çok iyi biliyorlar ki, Kürt gençliği kendini eğittiği, örgütlediği, yaratıcı olduğu ve çalışmaların içine girdiği zaman onların başına neler getiriyor. Çok uzağa gitmeye gerek yok, 2015-2016 savaşında, kendini örgütleyen gençliğin nasıl bir güç ile hareket ettiklerini, nasıl bir kararlılık ile ayağa kalktıklarını gördüler. Bir daha hatırlarsak Bakurê Kurdistan’daki şehir direnişlerinde şehit olan arkadaşlar şahsında gördük. Bugün düşman yok olma aşamasına gelmiş ise, Bakurê Kurdistan şehir savaşları direnişinin payı çok büyüktür. Bundan dolayı da bugün Kobane gençliğine saldırı gerçekleştirildi. Elbette bu saldırı gençliğin direnişini zayıflatmayacak, aksine güçlendirecektir.
‘Rojava Devrimi Kadın ve Gençlik devrimidir’
Rojava’da bugün Demokratik Ulus her zamankinden daha yerleşiktir. Kürt, Arap, Türkmen, Çerkez, Süryani ve Ermeniler omuz omuza canla başla beraber Türk işgalciligine karşı mücadele yürütüyor. Bilmeliyiz ki YPG-YPJ gençlik hareketi ile oluştu. Gençliğin örgütlenmesi ile oluştu. Rojava Devrimi aynı zamanda Kadın ve Gençlik devrimidir. Devrim başladığında da böyleydi, şimdi de böyle ve böyle de olacak. Kürdistan gençliği, Arap gençliği bir tarafta Türk devletine karşı silahla savaşırken, diğer taraftan demokratik ulus noktasında da güçlü bir duruşun sahibi oldular. Türk devletinin bu şekilde yürüttüğü saldırıların onun korkusunu göstermektedir. Diğer yandan, gençlik hareketinin ve Apocu çizgideki militanca örgütlenmenin nasıl büyük bir güç sahibi ve direnişci duruşu olduğunu gösteriyor. Kürdistan gençliği düşman gerçekliğini her zamankinden daha çok anlamalıyız ve yaşamın her anını dolu dolu geçirmeliyiz, gençlik dinamizmini ortaya koymalıyız, ki günümüzde böyledir dedi.
“Mücadele serttir, acıdır ama bir o kadar onurlu ve kerametlidir’
Bugün Önder APO’nun fikirleri Avrupa’da, tüm dünyada, enternasyonalist gençliğin arasında yayılmış. Emperyalist ve kapitalist güçleri korku sarmış. Dolayısıyla gençliğin bu duruş ve eylemlerini kutluyoruz. Birkaç gün önce, Avrupa Gençlik Hareketi Uluslararası komploya yıl dönümünde gerçekleştireceği eylemlerin planlamasını belirledi. İnanıyoruz ki genç kadın ve enternasyonalist gençlik öncülüğünde bu planlama en üst düzeyde gerçekleşecektir. Şüphesiz, mücadele sert ve acıdır ancak bir o kadar şerefli, onurlu, tarih ve keramet sahibidir. Kolay bir şey değil. Bir milletin tarihi yeniden yazılıyor ve bu tür tarihler kolay yazılmıyor. Emek ister, kan ister, alın teri ister. Unutmamak gerekir, büyük devrimci Mao, “Özgürlük ağacı kan ve alın teri ile sulanır” diyor. Dolayısıyla, nasıl ki Kürdistan Gençlik Hareketi Önder Apo öncülüğünde PKK gibi öncü, sosyalist ve devrimci bir parti kurduysa bu öncüler de mücadeleyi başarıya ulaştıracaktır.
“Kürdistan Özgürlük Mücadelesi karşısında hiçbir güç direnemez”
Düşmanın kırılmasına, AKP-MHP’nin son darbeyi yemesine çok az kaldı. Birkaç yıl öncesine kadar da herkes AKP-MHP faşizminin çok güçlü olduğunu söylüyordu. Ama Kürdistan Özgürlük Mücadelesi ile Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin mücadelesiyle, Kürdistan gençliğinin öncülüğünde önümüzde öyle güçlü bir sistem olmadığını gördük. Özgürlük mücadelesinin karşısında hiçbir güç duramaz. Türk devleti Kürt halkının imhası ve PKK’nin tasfiyesi için kendini örgütlemiş, Kürt halkının imhası üzerinden kendini yeniden inşa ediyor. Çeteler eliyle yeniden yapıyor. Gladio da bunun başında yer alıyor. NATO’nun bu kadar desteğine rağmen arkalarında Kapitalist sistem olmasına rağmen Girê Sor, Mam Reşo ve Kürdistan Özgürlük Gerillasının eşsiz direnişi karşısında yenilgiye uğradı. Kaybeden Türk devletidir. Kazanan gerilla direnişidir. Apocu gençliktir. Kaybeden onlar, kazanan biziz. Onların karanlık günleri, bizim ise aydınlık günlerimiz var.
“İnsan özgürlüğe ne kadar yaklaşırsa direniş o kadar zorlaşıyor”
Kalıcı bir aydınlığa, kalıcı bir başarıya çok yakınız. Ancak bu gibi başarıya yakın süreçler her zamankinden daha tehlikelidir. Düşman her zaman saldırılarına devam edecektir. Onun için de bu süreçlerde mücadele çok sert hale geliyor. İnsan özgürlüğe ne kadar yaklaşırsa direniş o kadar zorlaşıyor. Devrimci mücadelenin diyalektiği budur. O halde kendimizi her zamankinden daha fazla örgütlemeli ve mücadelemizi güçlendirmeliyiz. Her zamankinden daha fazla devrimci bir şekilde yaşamalı, eylem yapmalı ve hareket etmeliyiz. Çünkü özgürlüğe her zamankinden daha yakınız. Binlerce yıldır halkımızın kurduğu hayale yakınız. Özgürlüğe, Şeyh Said’den, Seyyid Rıza’dan ve Kürdistan’da yaşanan onlarca ayaklanmadan bin kat daha yakınız. Elimizi uzatıp, ulaşacak noktadayız. AKP-MHP faşizmine son bir darbe gerekiyor. Kürdistan Özgürlük Gerillaları sonuna kadar bu sorumlulukla hareket ediyor. Kürdistan gençliği şehirlerde öz savunma görev ve misyonunu yerine getirmeli. Zaten yürütülen tüm çalışmalar çalışmalar öz savunma çerçevesinde yapılmalıdır.
Kürdistan Gençlik Kongresi’nin 15 Şubat eylemine hazırlık olduğuna inanıyoruz. İnanıyoruz ki Kuzey Kürdistan gençliği Önder Apo’ya karşı duruşun, 15 Şubat’a karşı duruşun aslında kendilerine karşı bir duruş olduğunu, Önder Apo’nun özgürlüğünü kendi özgürlükleri olarak görüyorlar. Bunun için bu kongre 15 Şubata karşı bir eylem olarak taçlandırılabilir. Kongre ruhu, coşkusu ve kararlılığı 15 Şubat eylemleri ile zirveye ulaşacaktır. Sonuç alacaktır. Son olarak bizler Kürdistan gerillaları olarak tüm Kürdistan gençliğinin yurt dışında ve Kürdistan’ın her yerindeki gerçekleştirdikleri çalışmalardan ve direnişlerinden heyecan alıyor, mücadelelerini büyüteceklerine inanıyoruz. Yine inanıyoruz ki Kürdistan gençliği her zamankinden daha fazla her alanda savunmasını artıracak, her yerde bir gerilla gibi gerilla disiplini ile, gerillanın güçlü vuruş tarzı ile, gerilla bağlılığı ile hareket edecek, gerillayı katılımları ile güçlendirecektir.”
KAYNAK: NÛÇE CİWAN
YORUM GÖNDER