HEDEP'E SAĞ BLOKAJ VE İŞBİRLİKÇİ MİLLİYETÇİLİK TUZAĞI
21. Yüzyılda cahiliye dönemi yaşayan Türkiye toplumu geçmişte, Afganistan’da, İran’da ve diğer bir çok ülkede iktidara getirilmiş çağ dışı bir zihniyete ev sahipliği yapıyor. Zihnen ve vicdanen uyuşturulmuş ve şoklanmış insanların günlük yaşamı cehenneme çevirdikleri bir ülke Türkiye.
Yakın tarihte büyük sempati uyandıran Filistin Kurtuluş örgütü çıkış olarak sosyalist bir hareketti. Uluslararası küresel güçler onu bölerek, tabanında ayrıştırma yaratarak ve “Haması” kurarak bu mücadeleyi dar Arap milliyetçiliğine kurban ettiler. Şimdi de mazlum Filistin halkının meşru mücadelesini terörize eden “Hamas” projesinin prototipi Kürt Haması paramiliter Hizbul- Daiş Hüda-Par KDP desteğiyle aynı amaçla sahaya sürülüyor. Filistine destek adı altında Kürdistan da devlet eliyle ve taşımalı kitlelerle mitingler düzenleyen bu kirli ve karanlık güç Zekiye Alkanların ruhuna bir hançer saplarcasına Amed surlarına paçavralarını asıyorlar. HEDEP tabanını Hüdapar’laştırma ve parçalamaya dönük bir strateji hayata geçirilmiş durumda. Faşist dinci terör iktidarının sunduğu olanaklarla Kürt halkını gözdağı ve şiddetle destabilize etme kalkışmasıdır bu.
Kürt özgürlük mücadelesi tabanını soykırıma uğratarak Kürt halkını bu Daişist-Taliban çizgisine çekmek için yeşil kuşak projesi temelinde Kürdistan da örgütlendirilen TMTB devşirme artığı Kürt işbirlikçi varyantı Hüda-Par piyasaya sürülüyor. Kürt özgürlük mücadelesinin kuruluş ve örgütlenme startını verdiği süreçte de bu kontra yapılanma karşılarına çıkarıldı. NATO gladiosu darbecileri Batman da Mahsun Korkmaz ve arkadaşlarının büyük emekler vererek oluşturduğu Kürt devrimci işçi-emekçi sınıfının kurumu Petrol-İş seçimlerinde bu kontra hareketin adayı Hüseyin Velioğlu o dönemin kontrgerilla paşası Temel Cingöz tarafından çıkartıldı. Yine aynı Temel Cingöz tarafından ilk Kürt devrimci yerel yönetim pratiklerinden olan Batman da bu çizgiden Belediye başkanı seçilen Edip Solmaz katledildi. Bugünde Kürdistan daki işgalci ve sömürgeci kayyum rejimi Hüda-Parı Kürdistan da yerel yönetimlere yerleştirecek projenin altyapısını oluşturuyor. Yeni kayyumlar Hüda-Parlılardan oluşturuluyor ve kurumlaşmasını sağlıyorlar. Paramiliter milis örgütlenmesi tüm Kürdistan da kurumlaşmasını tamamlamış durumda. Şehir rantları ve kimi örtülü mali kalemlerle ellerinde bir silah gibi tuttukları sermayenin miktarı yaklaşık 1 milyar dolardır. Sözde yardım kuruluşları olarak kurumlaştırılan Hüda-Par’ın denetimindeki onlarca dernek ve vakıf kurumları iş bulma, yarım etmenin yeni kapıları olarak taban bulmada kullanılıyorlar. Meşrulaştırılmak istenen bu Kürt soykırım projesinin aparatı şer ve şiddet örgütü daha büyük acılar yaratacak. Hüda-Par SADAT organizeli ilişkileri ve silahlı eğitimler sonucu oluşturdukları birimler var.
Tüm hedeflerinde PKK ve Kürt halkının yarattığı değerler var. KDP artıklarıyla birlikte derin bir ilişki içerisindeler. KDP Bakur işbirlikçi kontra sesi Hak-Par temsilcilerinin 50 bin Kürt genci boşuna öldü sözü ile Hüda-Par kontra başı Zekerya yapıcoğlu unsurunun Kobanê’de 11 bin Kürt genci ABD için öldü sözlerinin paralelliği dikkat çekicidir. MHP’leştirilen bu Kürt işbirlikçi unsurları yeni sahte milliyetçi dalganın Kürt halkını hedeflemelerinin bir parçasıdırlar. Hizbul-Daiş Hüda-Par kaos için meclise taşıdılar. Toplumun her kesimine gözdağı veriyorlar. F.B stadyumunda, Mersin stadyumunda ve bir çok kamusal mekanda yükselen “Hizbullah meclisten defol” sloganları birden çok kaos ve kargaşa için kullanılacaklarını da açıkça ortaya koyuyor. Fitnelerin ana öğesi olarak kurgulanan bu derin devlet aparatı yeni saldırı dalgasında Kürt halkına ve demokrasi güçlerine karşı kullanılacaklar.
20 bin paralı trol ordusu bu amaçla sosyal platformlarda PKK ve HEDEP’ tabanını doğrudan hedef alan algı çalışması yapıyorlar. Özel savaş psikolojik dairesinin servis ettiği yalan ve karalamaları “eleştiri” adı altında yayıyorlar. Kürdistani söylemin ve islami hassasiyetlerin perde arkasına saklanan bu işbirlikçi özel savaş aparatlarıyla toplum yeni bir yüzleşme yaşamalıdır. Kürt-Zaza ayrıştırılması projesinin neresinde Hüda-Par kontra oluşumu? Kürt özgürlük mücadelesi tabanı üzerinde hangi özel savaş operasyonlarında kullanılacaklar? Kürt tasfiye konseptinin yeni iç saç ayakları mı oluşturuluyor? Sorularının cevapları yakıcı ve sancılı bir süreci ifade ediyor.
Toplumsal özgürlük ütopyası demokratik bir halklar devrimiyle mümkündür. Türkiye’nin demokratik bir devrime ihtiyacı var. HEDEP bu amacı ilke edinmiş stratejik bir Önderlik projesidir. Bu projeye saldıranlar doğrudan Önderlik paradigmasına saldırıyorlar. Faşizm karşısında tek alternatif Demokratik ulusa dayalı demokratik halklar projedir. Demokratik Kültürel İslam örgütçülüğü de bu süreçte manevi yönden toplumun devrimci vicdan bilinciyle uyum içinde olmalıdır. Yeni dönemde Kürt toplumunda öfkeyi zirveleştiren dip dalga enerjisi salt siyaset arenasıyla sınırlı kalmayacaktır.
TOLA WELAT
****
YORUM GÖNDER