ÖNDER ABDULLAH ÖCALAN’A ÖZGÜRLÜK İNİSİYATİFİ’NDEN ÇAĞRI
Bangewaziya Însiyatîfa Azadiya Rêber Abdullah Ocalan li azadîxwazên cîhanêÖnder Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi-Suriye dünyadaki tüm özgürlükçülere mücadeleyi büyütme, tecridi kaldırma ve Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama çağrısı yaptı.
Önder Abdullah Öcalan Özgürlük İnisiyatifi’nin çağrısı, faşist Türk hükümetinin 24 yıldır İmralı zindanında rehin aldığı Önder Abdullah Öcalan’la ‘disiplin cezası’ aldığı gerekçesiyle görüşme yasağını 3 ay daha uzattığı yönündeki yeni kararın ardından geldi.
Açıklama şu şekilde:
Faşist Türk devleti, Önder Abdullah Öcalan’a yönelik vahşi uygulamalarını sürdürüyor. 24 yıldır İmralı Cezaevi’nde ağır tecrit nedeniyle ağır koşullarda yaşıyor. Önderlik ve diğer 3 tutsak Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş û Hamili Yıldırım’ın tüm talepleri 21 ayı aşkın süredir gereksiz bahanelerle reddediliyor.
Asrın Hukuk Bürosu avukatlarının, Önder Öcalan ve diğer tutsaklarla görüşmek için yaptığı başvuruya rağmen, 9 Eylül’de verilen disiplin cezası gerekçe gösterilerek başvurular reddedildi. 9 Aralık’ta cezanın bitti fakat aynı cezadan dolayı aileleriyle görüşememeleri için Önderlik ve diğer 3 tutsağa yeni bir yasak daha verildi. Bursa İnfaz Mahkemesi gerekçe hakkında bilgi vermeden sürekli cezaları yeniliyor.
Burada önemli bir noktaya da değinmemiz gerekiyor. Hukukçular, akademisyenler, aydınlar ve siyasetçiler dahil tüm özgürlükçü ve demokratların çağrılarına rağmen Türk devleti Önderlik üzerindeki bu haksız tecridi sürdürmekte ısrar ediyor. Uluslararası yasalara göre, Önderliğin ailesi ve avukatıyla görüşme hakkı vardır. Ancak Türkiye, dünyadaki tüm özgürlükçülerin çağrılarına rağmen, Önderliğin bu haklarından yararlanmasına engel oluyor. Böylelikle Türk devleti uluslararası tüm kanun ve yasaları çiğniyor ve kanunları umursamıyor. Türk devletinin buradaki amacı Önderliği yok etmek ve tasfiye etmektir. Ancak İmralı’da büyük bir destansı direnişin olduğu unutulmamalı. AKP-MHP arasındaki anlaşma Türkiye’yi yoksullar için büyük bir zindana çeviriyor. Bu yüzden direniş zorunludur. Kürtler, Türkler ve tüm bölge halkı bu vahşi uygulamalar ve haksızlığa karşı sessiz kalmamalıdır.
Bu bağlamda 2023 yılının tecridin sona ermesi, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması, iyilik, barış ve demokrasinin başlangıcı olması için tüm hukukçular, akademisyenler, aydınlar ve siyasetçilere mücadeleyi büyütme çağrısı yapıyoruz.”
KAYNAK: ANHA
YORUM GÖNDER