ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YIL DÖNÜMÜ (15.BÖLÜM)
Asayiş üyeleri: Devrimimizi asla bırakmayacağız;
Qamişlo Hêzên Ewlekariya Hundirîn Üyeleri, Halklar Önderi Abdullah Öcalan'ın ve şehitlerin yarattığı emeği yerde bırakmayacaklarını ve devrimi her zaman savunacaklarını belirttiler.
Rojava Devrimi’nin 10’uncu yıldönümü vesilesiyle Qamişlo kenti Hêzên Ewlekariya Hundirîn Üyeleri, Rojava Devrimi’yle birlikte elde edilen kazanımları değerlendirdi.
Danî Mihemed de Hêzên Ewlekariya Hundirîn yönetiminde yerini alıyor. Danî Mihemed konuşmasına şu şekilde başladı;
” Asayiş gücü olarak halkımızın savunmasını esas alıyoruz. Rojava Devrimi’nin ilk süreçlerinde Hêzên Ewlekariya Hundirîn kurulduğunda sayımız azdı. Tabi halkın, güçlerimize yaklaşımı değişti. Halk bizi şimdi daha iyi tanıyor, neden savunma güçlerinin kurulduğunu daha iyi anlıyor. Halk bizi tanıdıktan sonra çbu çalışmalarda daha fazla yer almaya başladı. Asayiş hergün gelişiyor ve yayılıyor. Devrimin ilk gününden bugüne kadar büyük adımlar attık. Şimdi de Asayişe büyük bir sorumluluk düşmekte. İşgal saldırılarına karşı hazırlıklar yapılıyor. Asayiş de ülkesinin savunmasını yapıyor ve bunun dışında herhangi bir durum gelişirse direk müdahalede bulunuyor.”
” Geçmiş süreçte birlikte çalıştığımız bazı arkadaşlar şehit oldular. onları şehadetleri bize büyük bir maneviyat verdi. Onların sayesinde çalışmalarımız hergün güçlendiriyor ve geliştiriyoruz. Bütün halkımıza başarılar diliyoruz. Son olarak şunları belirtmek istiyorum ki halk ve savaşçıları her zaman birbirine bağlıdır. Bu yüzden her zaman birlikte olmalı ve birlikte mücadele etmelidirler. Rojava Devrimi’ni de günümüze kadar ulaştıran şey şehitlerin emeği ve kanıdır. Gücümüzü birleştirelim ve devrimi büyütelim. Devrimimizi fiziki devrimden ziyade bir fikir devrimine dönüştürelim.”
Medya Qamişlo sözlerini şu şekilde dile getirdi;
“Qamışlo Asayişi’nde çalışma yürütüyorum. 2015 yılından beri bu çalışmalardayım. Bu çalışmalara katıldığımız zaman ülkemizi sevdiğimiz için katıldık. Aynı zamanda Önderliğin fikir ve felsefesini kendimiz için esas aldık. Biz Önder Apo’nun “Kadınlar çalışma yürütmelidir” sözü üzerine çalışmalara katıldık ve çalışmayı diğer alanlara da yaydık. Biz kadının tersyüz edilen tarihine ilişkin bir şey bilmiyorduk. Devrimden sonra ise kadın özgürlük mücadelesini tanıdık. Tarihimizi bilmiyorduk bize sadece sizin tarihiniz dört duvar arasındadır deniyordu. Biz de öyle sanıp kendimizi sadece ev işlerinden sorumlu tutuyorduk. Devrimden sonra verilen eğitimlerle kadın gerçekliğini tanıdık ve cinsiyetçi yaklaşımları da gördük. Devrimden sonra insan olduğumuzu hissettik.”
“Devrimin ilk süreçlerinde çalışmara engel teşkil eden durumlar vardı. Örneğin aileler kadınlar üzerinde baskı kuruyordu. Daha sonra toplum, kadının toplum içindeki öncülük rolünü anladı ve kalıplarını yıktı. Arkadaşlarımız şehit düştükten sonra çalışmalarımıza daha sıkı sarıldık. Şehitlerimizin kanını yerde bırakmamak için kendimizi sürekli eğitecek ve çalışmaları yürütmeye devam edeceğiz. Önderliğin ve şehitlerin bunca emeğinden sonra böyle bir devrimi sahipsiz bırakmayız. Bütün halk ve özellikle de kadınlar bu temelde direnmelidir. Kanımızın son damlasına kadar direneceğiz ve bu devrimi asla bırakmayacağız.”
ÎLAN KOBANÊ (NÛÇE CİWAN)
YORUM GÖNDER