MEŞRU SAVUNMA ÇİZGİSİNDE PARTİLEŞMEK (1.BÖLÜM)
Faşist Türk ordu güçlerinin 4 Aralık 2007 tarihinde Gabar Karargâhımıza yönelttiği saldırıda HPG Askeri Konsey üyemiz Gülbahar arkadaşla birlikte Kürt halkının değerli evladı, Botan Komutanı ve HPG Komuta Konsey üyesi Adil arkadaşımızın da şehit düşmüş olduğu haberini öğrenmiş bulunuyoruz. Yine faşist ordu güçlerinin 1 Nisan 2008 tarihinde Hezil’de Besta Karargâhımıza dönük saldırısında da HPG Askeri Konsey üyelerimiz Ferhat ve Nuda arkadaşların şehit düşmüş olduklarını öğrenmiş durumdayız. 12 Mart 2008 tarihli Hezil operasyonunda da askeri Konsey üyemiz Kurtay arkadaşla birlikte dokuz arkadaşımız şehit düşmüştü. Her yurtseverin, her devrimci demokratın bu değerli insanların anıları önünde her zaman saygıyla eğilmesi gerekiyor.
Biliyoruz, inkâr ve imha güçleri, faşist şoven milliyetçi güçler, düşman cephesi bu haberleri duyduğunda histeri çığlıkları atacaklar, belki de kendileri için yeniden bir umut oluşturma tutumuna gireceklerdir. Tıpkı Agit arkadaşı katlettiklerinde günlerce manşet manşet yazdıkları gibi, “PKK cellâtları öldürüldü” diyeceklerdir. Fakat şunu bir kere daha hareketimizin ve halkımızın kesin kararlılığı olarak ifade edebiliriz ki bu umutları boşunadır, hesapları ve beklentileri kursaklarında kalacaktır. Agit arkadaşın şahadeti üzerinde ve onun komutasında nasıl ulusal diriliş devrimini başaran ve Kürt halkını kadını, genci ve çocuğuyla yediden yetmişe özgürlük ve demokrasi isteyen bir halk haline getiren büyük gerilla direnişi ve ordulaşması yaratıldıysa, başta Adil arkadaşımız olmak üzere Botan şehitlerimizin anısına da Kürt halkının demokratik komünal örgütlülüğünü ve özgür demokratik yaşamını garantileyecek, güvence altına alacak, Kürt halkının özgür ilerleyişini kesintisiz olarak sürdürecek güçlü bir meşru savunma direnişini yürütecek bir gerilla ve halkın öz savunma örgütlülüğü mutlaka yaratılacaktır.
Bundan sonra gerilla direnişimiz Botan şehitlerinin intikam direnişi olarak sürecektir. Gerilla örgütlenmemiz ve halkın öz savunma örgütlülüğü Adil’lerin ve Nuda’ların komutası altında büyük bir kararlılık, dirayet ve fedakârlıkla sapmaz bir biçimde yürüyecektir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Tüm yoldaşlar, yurtsever halkımız, dostlarımız, tüm demokratik güçler emin olmalılar ki, bu olaylar bizim halk olarak özgürlük ve demokrasi için direnme gücümüzü daha çok arttıracak, direnme azmimizi bileyecektir. Kürt halkı, Kürt gençliği kızı ve erkeğiyle daha fazla APOcu militan haline gelecek, daha çok Adil’leşecek, Gülbahar’laşacak, Nuda’laşacak, Ferhat’laşacak, Kurtay’laşacak; Kürdistan’ı özgürlük ve demokrasi direnişinin sarsılmaz bir merkezi kılarak, Ortadoğu halklarının birlik ve kardeşlik mücadelesine öncülük düzeyinde en büyük katkıyı bundan sonra yapacaktır. Üçüncü PKK Kongremiz ve yine Önder APO Agit arkadaşın anısına nasıl “Bir yıl içerisinde Kürdistan’da gerilla bölüklerine ulaşacağız” hedefini temel bir kararlılık olarak ortaya çıkarıp gerçekleştirdiyse, bu büyük şehitlerin anısına bir yıl içerisinde HPG’yi iki üç kat büyütme hedefini gerçekleştirme kararlılığımızı da burada açıkça ifade etmemiz yerindedir. Hareket ve halk olarak böyle bir kararlılığımız vardır. Bunun garantisi de yüz binler, milyonlar halinde 8 Mart’tan Newroz’a demokratik serhildanlarda halkımızın ve Kürt gençliğinin ortaya koyduğu büyük direnme tutumudur. Bu halk ve bu gençlik kendi içinden daha binlerce, on binlerce Agit’ler, Adil’ler ve Nuda’lar çıkaracak, Kürt gençliğinin “Gençlik Botan’a, özgür vatana” diye şiar edindiği özgürlük mücadelemizin kalesi olan Botan’a sevk edilecektir.
Şimdi her şeyden önce bu büyük insanları, Önder APO’nun deyimiyle gerçekten de kahramanlık abideleri olan bu yiğit insanları iyi tanımak ve anlamak herkes için, hepimiz için gerekli oluyor. Doğru sonuçlar çıkarabilmek ve direniş anılarına sağlam sahip çıkabilmek için buna ihtiyaç vardır. Adil arkadaşımız Botan çocuğudur. Botan toprakları tarihte çok ağa, mir, bey tanıdı. Yine çok zalim sömürücü ve işgalci gelip bu topraklardan katliamlar yaparak geçti. Sonunda 20. yüzyılın son çeyreğinde Botan halkı gerçek komutanını, halk kahramanını, önderini PKK’yle Önder APO’nun izinde ortaya çıkardı. Adil arkadaş böyle bir halk önderliği ve komutanlığının belki de tarihte ortaya çıkan ilk ve en büyük temsilcilerinden birisi oluyor. Mücadele saflarına Üçüncü Parti Kongresi ardından 1987 yılında katılmış olduğu biliniyor. Gerillanın 12 Eylül faşist askeri rejimine karşı Botan’da kendini mevzilendirip devrimci direnişe geçtiği büyük 15 Ağustos Atılımının etkisi altında, henüz çocukken gerillaya katılma istemi gelişiyor. Adil arkadaş 1987 katılımı oluyor. Üçüncü Parti Kongremizin gerillanın Kürdistan Halk Kurtuluş Ordusu (ARGK) biçiminde örgütlenerek 15 Ağustos Atılımını süreklileştirme ve büyütme kararlılığının pratikleşmesi oluyor. Agit çağrısının gerillayı birlikler düzeyine ulaştırma kararlılığının hayata geçirildiği süreci ifade ediyor. Adil arkadaşımız bu Agit çağrısı kampanyasına çok küçük yaşta olmasına rağmen evet deyip katılım gösteren, böylece hem Agit’lerin yerini doldurma hem de intikam alma amacıyla gerilla saflarına katılan arkadaşlarımızdan birisi oluyor. Katılımı önemlidir, tarihseldir, anlamlıdır, büyük komutanın çağrısına cevap oluşturmaktır. Parti çağrısının ve Kongre kararının Botan gençliği tarafından benimsenip yerine getirilmesini ifade ediyor.
DURAN KALKAN (HEVAL ABBAS)
YORUM GÖNDER