BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ŞIRNAK ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR- Ş. ŞERVAN SERHAT (14.BÖLÜM)
Alan tutma süreçlerinde hiçbir yerde olmadığı kadar Şırnak’ta saldırdılar. Daha hendek kazılma dönemi de saldırıyorlardı. Daha mahalle tutma da saldırıyorlardı. Yaralanmalar oldu, şehadetler oldu. Şehit Şervan o süreçte şehit düştü. Yani daha mahalleler tutulmaya çalışılırken vuruluyordu. Bir kısmı destekliyordu halktan bir kısmı karşı çıkıyordu bu alan tutmalara. Yani Şırnak zorlu bir alandı. Fakat gerek oradaki arkadaşların yoğun çabaları, yoğun mücadelesi, gerekse yurtsever halkın katılımı ile Şırnak’ta alan tutuldu. Ş. Şervan o zaman şehit düştü. Yani daha büyük abluka başlamadan yani alan tutma sürecinde şehit düştü. Ş. Şervan bizim 2014 yazında Ali Çiçek Akademisi’ndeydi. Arkadaş Istanbul’dan katılmıştı. İşçi gençlikten katılmıştı. Yani çalışan birisiydi, çalışanken katılmış birisiydi, çok okul falan okumamış, çok fazla ideolojik olarak, teorik olarak, çok fazla kitap falan da okumamış çok o konuda çok gelişkin biri de değildi teorik olarak yani. Geldi devreden sonra bir süre kandile gönderildi. Ardından çekildiği bir askeri eğitimden sonra ve süreç başladıktan sonra Şırnak’taki arkadaşlar yalnız kalınca biraz düşman da zorluyordu o dönemde.
Takviye etmek amacıyla onu Şırnak’a gönderdik. Şırnak’a gitti kısa bir süre sonra etkisini gösterdi zaten. Çok kısa bir sürede alana güç kattı, alana enerji, sinerji kattı ve bu temelde hem yaptıkları eylemler hem alan genişletmeleri, mahalle tutmaları kısa süre içerisinde bu genişletildi. Bundan kısa bir süre sonra zaten şehit düştü. Düşmanın mahalleye saldırmasıyla şehit düşüyor arkadaş. Dedim ya işçi gençlikten gelmişti. Emeği iyi tanıyan birisiydi. Belki teorik olarak çok kendini ifade edemiyordu, çok ideolojik birisi değildi. Ama emeğin kutsallığını bilen birisiydi. Kendisini emeğiyle emekle var eden birisiydi. Heval Şervan’ın kendisini ifade etme biçimi emekti, pratikti. Derslerde çok fazla kalkıp konuşmazdı, çok fazla katılmazdı, yaşamda da çok fazla tartışmalara katılamazdı. O konuda teorik olarak çok fazla bilgisi de yoktu zaten. Fakat bir şeylerin emekle yaratılması gerektiğini biliyordu ve ona inanıyordu.
O yüzden pratik olduğunda sevinirdi. Kendisini ifade edebilirdi çünkü. Kendisini onunla var edebilirdi. Öyle bir arkadaştı. O yüzden bütün pratik işlerde, emek vermede, hiçbir zaman kaçınmıyordu, severek, isteyerek yapıyordu. Botan’a düzenlenmişti. Botan emeğin sembolüdür, emeğin kalesidir. Emekçi olmayan, pratikçi olmayan, emek vermeyen Botan’da tutunamaz. Botan’daki her şey emekle yaratılmış. O yüzden emekçi insanlar Botan’da tutunur. Şervan arkadaş kısa sürede Şırnak’ta öyle bir tutundu ki o güne kadar hiçbir kadro bu kadar tutunamamıştı. Ve bunu çok kısa bir sürede başardı. Yani bunu neyle yaptı, bunu emeğiyle, pratiğiyle yaptı. Bunu eylemiyle yaptı, bunu cesaretiyle yaptı. Bunu en önde oluşuyla yaptı. Bunu fedakarlığıyla yaptı. Kaygısızdı, o yüzden böyle kahramanlaştı.
KAYNAK: NÛÇE CİWAN
YORUM GÖNDER