KÜRDİSTAN'DA ZORUN ROLÜ
KÜRDİSTAN'DA ZORUN ROLÜ
0 Yorum
506
21-01-2022

İnsanlığın doğuşuna ve yükselişine beşiklik etmiş olan Kürdistan, tarihsel süreç boyunca sürekli işgal, istila ve talanlara uğramasıyla adeta egemen güçlerin ilgi alnından hiç çıkmamıştır. Kürdistan üzerinde yürütülen savaşlar ‘fetih hakkı’ kapsamında olmuş ve fethedenin elinde kaldığı sürece sessizliğe bürünmüş, yeni fetihçiler ortaya çıkana kadar bu böyle sürmüştür. Egemenlerin bu gerici zoru karşısında Kürdistan adeta hedef tahtası haline getirilmiştir. Bölünen, parçalanan ve paylaşılan Kürdistan’da uygulanan zorun insanlık dışı yönü en çok yol açtığı sonuçlarda gözlemlenmektedir. Egemen devletlerin denetim altına almada uyguladıkları yöntemler karşısında Kürdistan halkının meşru savunma konumuna geçişi yer yer geçekleşmişse de trajik sonucu değiştirememiştir.

Kürdistan halkının coğrafik avantajdan da kaynaklı dağa dayalı direnme geleneği tümden tarihten silinmesini önlediği gibi, varlığını günümüze taşırmasında da en temel rolü oynamaktadır. Doğal toplum formunun devlet uygulamaları karşısında gösterdiği direnç, dağla birleştiğinde, tümden imhasını imkansız kıldığı gibi, fırsat bulduğunda gelişme katetmesini sağlamış, meşru savunma kapsamında önemli sonuçlara yol açmıştır. Mevcut durumda Arap- Fars ve Türk egemen devletlerinin hakimiyeti altında bulunan Kürdistan’da süren hakimiyet mücadelesi emperyalist güçleri de içine alarak bölgesel çapta bir rol oynamaktadır. Dolayısıyla Kürdistan ülkesi ve halkıyla tüm Ortadoğu’nun kalbi durumundadır. Tüm gelişmelerden hem etkilenen, hem de etkileyen konumuyla Kürdistan ilgi odağı olmaya devam etmektedir.

Kürdistan üzerinde hakimiyet kuran devletlerin işgal, istila ve talanları işin bir yönünü oluştururken, Kürtlüğe ait ne varsa bitirmeye çalışmaları da işin diğer yönünü oluşturmaktadır. ‘Sömürge bile olmayan’ Kürdistan’ın bu denli hedeflenmesi boşuna olmayıp jeostratejik ve jeopolitik konumundan ileri gelmektedir. O nedenle inkar ve imha uygulamaları hız kazanmış, hiç gündemden düşmemiştir. Gerici zorun her türüne maruz kalan Kürdistan’da zorun rolü irdelenirken bu tarihsel gerçeği iyi bilmek zorundayız.

Kürt ve Kürdistan kavramlarının hatta coğrafik adlarının bile tanınmadığı, yasaklandığı, halk olmaktan kaynaklı haklarının talep edilmesinin ölüm konusu yapıldığı, en ufak talebin bile şiddetle karşılandığı bir ortamda, meşru savuma bir tercih sorunu olmayıp, varlığı devam ettirmenin yegane yoludur. O nedenle Kürdistan’da meşru savunmasız hak alma, talep etme trajikomik bir durum olup, realiteyi yadsımak veya tanımamaktır.

Meşru savunmanın şiddeti içeren bir tarzda gelişmesi Kürdistan’ın koşullarından ileri gelmektedir. İnkar ve imha uygulamaları bu durumu zorunlu kılmaktadır. Eğer demokratik mücadele imkanları açık olsaydı meşru savunmanın şiddet içeren uygulama tarzına- örgütlülüğüne gerek kalmazdı. Demokratik mücadele yöntemleri yeterli olurdu. Fakat Kürdistan’da bu olgu yaşanmamaktadır. Meşru savunmasız Kürtler adına hareket etmek mümkün olmadığı gibi, saldırılara açık kapı bırakan, dolayısıyla kaybeden olmaktır. Dolayısıyla Kürdistan’da meşru savunma gerici zorun karakterinden ötürü silahlı şiddeti de içerdiği gibi, ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel boyutlarıyla toplumun demokratik mücadelesinde güvence teşkil eden öz- savunma bilinci ve örgütlülüğüyle iç içe gelişmek durumundadır.

Kürdistan’da zor irdelenirken tarihsel- toplumsal gelişim sürecinde oynadığı rol sürekli göz önünde bulundurulmalıdır. Olgulara yaklaşırken, analiz ederken bu husus önemlidir. Zora dayalı sömürgeci mantığın yok etmek istediği Kürt toplumsal yapısının direnme ve karşı koyma hakkı tartışılamaz bir gerçektir. Dağla birlikte anılan Kürdün direnme geleneğini oluşturan, geliştiren ve günümüze kadar taşıyan temel dinamikler, dayandığı tarihsel- toplumsal gerçeklik kadar karşılaştığı saldırıların düzeyidir. Direnmekten başka yol bırakılmayan Kürdün, en meşru hakkı olan kutsal direnme hakkına başvurması tüm bu ve benzeri nedenlerle anlaşılır olmaktadır.

Kürdistan’ın tarihsel – toplumsal yapısında zorun oynadığı rolü iyi analiz eden, çözümlemeye tabi tutan ve bu anlamda meşru savunma kapsamında şiddeti de içeren direniş yöntemlerini geliştiren ancak varlığını koruyabilmekte ve meşru haklarını savunabilmektedir. Aksi tüm yaklaşımlar imhaya da teslimiyete götürmektedir. İşbirlikçiliğin- teslimiyetin ve ihanetin maddi temeli de böyle oluşmaktadır. Direniş karşısında kullanılan zorun yanı sıra, bu yapılara dayalı iç saldırılar da gündeme gelmekte ve direniş kırılmaya çalışılmaktadır. İnkarcı sistemin yedeklediği toplumsal yapılara karşıt rol oynatılmakta ve sömürgeci mantığın hizmetine koşulmaktadır. Bu durum meşru savunmanın kapsamını genişleten bir yaklaşımı zorunlu kılmaktadır.

PKK’nin Doğuşu ve Meşru Savunma Anlayışı

PKK, Kürdistan halkının özgürlük ve eşitlik taleplerinin gerçekleştirici gücü olarak 1970’lerin sonlarında tarih sahnesine çıkarken, verili koşulların ideolojik- politik kavrayışı çerçevesinde hareket etmiştir. O dönemin bilgilenme düzeyi ve kavrayışı ile olay ve olgular analiz edilmiştir. İdeolojik gruplaşma dönemi olarak da tanımlanan başlangıç aşamasında karşılaşılan zor, PKK’nın erkenden meşru savunma konumunda kendisini bulmasına yok açmıştır. Sömürgeci mantığın inkar ve imha çizgisi saldırıların bir yanını oluştururken, iç gericiliğin- sosyal şoven güçlerin ve ilkel milliyetçi odakların saldırıları da diğer yanını oluşturmaktadır. Komple ve iç içe geliştirilen bu saldırılar karşısında meşru savunmanın silahlı şiddeti de içeren bir tarza büründürülerek geliştirilmesi zorunlu hale gelmiştir.

Demokratik mücadele kanallarının tümden kapatıldığı, imha temelinde saldırıların geliştirildiği bir ortamda meşru savunma düzenine geçme anlaşılır olmaktadır. Verili kavram- kuram ve kurumların Kürdistan somutuna uyarlanması bu koşullarda gerçekleşmektedir. 15 yılı pratik savaş ortamında geçmek üzere 20 yılı kapsayan bu direniş sürecinin yol açtığı gelişmeler önemli derslerle doludur. İdeolojik- politik ve örgütsel açılardan değerlendirilmesi ayrı olmakla birlikte, askeri açıdan değerlendirilmesi ayrı bir önem taşımaktadır. Meşru savunmanın yaşamsallığı doğrulanmakla birlikte, askeri açıdan değerlendirilmesi ayrı bir önem taşımaktadır. Meşru savunmanın yaşamsallığı doğrulanmakla birlikte, yanlış ve yetersiz yaklaşımların giderilmesi bazında doğru esaslar da yeniden yapılanma ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Başkan APO bu durumu şöyle tanımlamaktadır; “PKK’nin geçmişte uyguladığı isyan ve gerilla çizgisi, meşru savunma hakkını hem siyası çizgi, hem de askeri strateji ve taktikler açısından aşmıştır. Bunun anlamı özde olmasa da biçimde ayrılıkçılığa açık bir program, askeri strateji olarak da saldırıya varan ve sorumlu olmaması gereken birçok taktik hedefe başvuran bir duruma düşmesidir.’ Bu değerlendirmeden de anlaşılacağı üzere meşru savuma anlayışını aşan bir durum söz konusudur. Bunun nedenlerini doğru tespit etmek ve gidermek önemlidir. Eğer bu doğru yapılmazsa karşıtına benzeşen, yedeğine düşen veya sonuçsuzluğa mahkum olan bir konuma düşmek kaçınılmazdır. O nedenle meşru savunmayı aşan zor kullanımının ideolojik- politik- felsefi bakış açısından kaynaklandığını görmek önemlidir.

Kürdistan’da özgürlük ve eşitlik problemini kendi devletini kumayla çözme, dolayısıyla devlet yıkma ve devlet kurma ekseninde savaşı tek yol olarak benimseme, bunun için strateji ve taktikler geliştirme nihai olarak zor yoluyla öngörüldüğünden her şey buna bahşedilmiştir. 1970’lerin verili ideolojik çerçevesi bilinçlenme düzeyi ve oluşa gelen geleneksel devrimci atmosfer bu temelde bir çıkışı, örgütlenmeyi ve eyleme geçmeyi koşullamakta, nihayetinde PKK’nin isyan ve direniş çizgisi bu temelde oluşmaktadır. Uzun süreli Halk Savaşı Stratejisi gerilla ile taktik plana kavuşturulurken, silahlı şiddetle sonuca gitme dönemin dili olmuştur. Bu konuda zorunluluğun gereğini görmek önemlidir. Fakat içeriğini doldurmak da bir o kadar önemlidir. Başkan APO bu hususa dikkati çekerken, şu belirlemeyi yapmaktadır; “PKK pratiğinin savaş- eylem çizgisinde asıl hatası veya yanlışlığı; meşru savunma çizgisini derinliğine teorikleştirmemek kadar, bunun pratik uygulamasını da akıl almaz bir sorumsuzlukla çeteleşme anlayışına ve insafsızlığına terk etmesidir.”

PKK’nin meşru savunma temelinde doğuşu anlaşılırdır, hatta zora karşı zoru örgütlemesi ve devreye koyması da tabiidir. Fakat meşru savunmayı aşan zor uygulamalarına geçit vermeyecek bir donanımla, anlayış ve yaklaşımla pratikleşmesi de görevi gereğidir. Bu konuda geçen savaş sürecinde ortaya çıkan çeteci pratiklerin yarattığı tahribatlar, neden ve sonuçlarıyla gözler önündedir. Bilinçlenmemiş, aydınlanmamış ve örgütlenmemiş kişiliklerin her bir yetersizliği çeteciliğin zemini olurken, savaşta uyulması gereken kuralları bile hiçe sayan, adeta karşıtına taş çıkartan pratik örnekler ortaya çıkmıştır. Halka ve yoldaşlarına dahi kasteden, yaşam hakkını elinden alan çeteciliğin yol açtığı tahribatları giderme ve aşma halen önemli görevlerdendir.

PKK’nin savaş ve eylem çizgisi ideolojik- politik çerçeveye oturduğundan bu alanda da yaşanan yetersizlikler yansımasını bulmuş, hatta belirleyici rol oynamıştır denilebilir. İdeolojide dogmatizmin, politikada darlığın, örgütte çeteciliğin, savaşta taktik dışılığın nedenleri bu şekilde ortaya çıkmaktadır. Bu durum yaşananların hem nedeni, hem de sonucudur.

PKK’de Değişim- Dönüşüm ve Yeniden Yapılanma Kesintisiz 15 yıl süren silahlı savaşım; Kürdistan halkının demokratik hak ve özgürlüklerini talep eder hale gelmesinde, tüm saldırılara rağmen direniş tutumunu sürdürmesinde en önemlisi de olağan üstü güç dengesizliğine rağmen inançla, bilinçle, direnişle üstün fedakarlık örneği göstererek edindiği kimlik ve kişiliğinde belirleyici rol oynamıştır. Tüm bu v.b gelişmeler meşru savunmanın silahlı biçimi de dahil, tüm mücadele yöntemlerini iç içe uygulaması sonucu yaşanmıştır.

Kürdün direnme geleneğinde dağın rolüne daha önce atıfta bulunulmuştu. PKK’nin uzun süreli halk savaşı stratejisini benimsemesi, doğalında, gerillanın yaratılması ve Kürdistan dağlarına çıkarılmasını gerekli kılmaktaydı. Kırdan kente aşamalı savaş stratejisi doğalında egemen zorun hakimiyetinin olmadığı veya en zayıf olduğu alanlarda varlık bulacaktı. Bu temelde Kürdistan dağlarına çıkış gerçekleştirildi ve adım adım mevzilenildi. Savaşın ilk 6 yılında gerillanın muazzam direnişi sonucu meşru savunmanın silahlı biçimi görkemli gelişmelere yol açarken 1990’ların başında kitlelerin demokrasi ve özgürlük talepli ayağa kalkışını da tetiklemişti. Milyonların ayağa kalkışı siyasal-demokratik talepli örgütlenmelere-eylemselliklere yol açarken ilk kez sorunların çözüm zemini oluşmuş ve bu temelde arayışlar gündemleşmiştir. PKK’nin 17 Mart 1993 tarihinde ilan ettiği süreli tek taraflı ateşkes, devlet bünyesinde yine PKK bünyesinde yuvalanan çetecilik tarafından boşa çıkartılmış ve yeniden şiddet yoğunluklu bir savaş süreci yaşanmıştır.

PKK’nin 1993’teki ateşkesi esasında demokratik çözüm arayışlarında ileri gelmektedir. Sorunun çözüm zemini açığa çıkarılmış, demokratik hak ve özgürlüklerin kabulü durumunda savaş halinden barış haline geçişin daha gerçekçi bir yol olduğu düşünülmüş ve karşı güce çağrı yapılmıştır. Fakat bu çağrı yanıtsız kalmış ve şiddet sarmalında giderek zorlanan devlet-toplum ve örgüt durumu yaşanmıştır. Savaş rantçısı kesimlerin, çözümsüzlüğü derinleştiren tutumlarına ek olarak emperyalist güçlerin çıkar amaçlı yaklaşımları ve çatışmayı derinleştiren tutumları sorunu daha bir kangren haline getirmekte, önü alınmazsa büyük trajedilere kapı aralanmaktadır.

En son uluslar arası komployla Başkan Apo’nun esaret altına alınışı ile bu süreç derinleştirilmeye, halklar birbirine kıldırtılarak sarsılan çıkarlar tekrar güvenceye alınmaya çalışılmıştır. Komplonun hedeflerine sezen ve boşa çıkaran yine Başkan Apo olmuştur. Tutsaklık koşullarında sınırlı olanaklarla geliştirdiği savunmalar ve yaptığı çağrılarla süreci adım adım tersine çevirmiş ve stratejik değişimini gündemleştirmiştir.

Öncelikle savaş ve barış olgularına yaklaşım boyutuyla PKK’de yaşanan değişim ideolojik-felsefi bakış açısıyla bağlantılıdır. Savaşı meşru savunma hali olarak ele alan, ilkesel olarak zorunlu haller dışında ret eden, dolayısıyla savaş halini sonlandırmayı, bu anlamda barışçıl ortama yol vermeyi, dolayısıyla demokratik mücadeleyi esas alan bir çizgi izlenmektedir. Barış, karşılıklı kabule dayalı, bir arada yaşamayı esas alan demokratik mücadele kanallarının açık olduğu, bu yolla birbirini dönüştürmeyi esas alan ortamın yaratılması anlamına gelmektedir. Savaş ve barış olgularına biçilen bu anlam ilkesel değerde olup stratejik değişim sürecinin özünü oluşturmaktadır.

PKK’nin devlet-iktidar-savaş konularında geliştirdiği yeni bakış açısı egemenlerin yatırımı olan kavram-kuram ve kurumlarla hesaplaşmayı doğururken alternatiflerini de oluştura gelmiştir. Bir yandan meşru savunma kapsamını aşan zor uygulamalarına son verilirken, bir yandan da çağ çözümlemelerine dayalı yeni mücadele yol ve yöntemleri geliştirilmekte, bunun için örgütsel dönüşüm gerçekleştirilmektedir. Yeniden yapılanmanın esası da bu olmaktadır.

1 Eylül 1998’de ilan edilen üçüncü tek taraflı ateşkes tüm bu nedenlerle süresiz kılınmış ve demokratik mücadele yoluyla sonuç alınmaya çalışılmıştır. Bu kez de komplonun başarıya ulaşmasını umma sonucu demokratik açılımlara gidilmemiş, sorunların çözümüne yönelik adımlar atılmamış ve adeta zamana yaydırılarak çözülme beklenmiştir. Buna paralel saldırılar devam etmiş ve süresiz ateşkes koşulları-olanakları değerlendirilmemiştir. Tüm bu gelişmeler karşısında örgütsel nedenlerden ötürü gecikmeli de olsa, yapılan durum değerlendirmesi sonucu ateşkes kararı sonlandırılmış ve 1 Haziran 2004’ten itibaren meşru savunma kapsamında aktif direniş konumuna geçilmiştir. Askeri içerikli saldırılara karşı silahlı direniş geliştirilirken, kitlelerin demokratik eylemlilikleriyle bütünleştirilmiştir. 20 Ağustos 2005 yılında ilan edilen bir aylık eylemsizlik süreci de yanıt bulmamış ve 1 Ekim 2006 yılına kadar aktif mücadele devam etmiş, 1 Ekim itibariyle de son kez tek taraflı ateşkes kararı alınmıştır. İlgili tüm güçlerin çağrıları sonucu alınan son ateşkes kararı halen yürürlükte olup, gerekli demokratik açılımlar gerçekleşmediğinde bahar aylarının sonunda sonlandırılacağı kamuoyuna deklere edilmiştir. Tek taraflı ateşkes kararını artık sonlandırılacağı, dolayısıyla aktif mücadele konumunun ancak çift kararlı ateşkesle ortadan kaldırılacağı daha şimdiden ilan edilmiştir. Geçen 15 yıllık süreç boyunca özgürlük ve eşitlik temelinde bir arada barış içerisinde yaşama umudu gerçekleşebilir kılmak için PKK’nin gösterdiği çabalar, attığı adımlar ve yaptığı çağrılar savaşta ısrar edenin kim olduğunu herkese gösterdiği gibi, PKK’nin haklı meşru direnişinin kamuoyunca kavranmasını, kabul görmesini doğurmuştur. Savaş rantçısı kesimler dışında, geniş halk kitleleri bu gerçeği görmekte ve savaş karşıtı tutumlarını geliştirmektedir. Sorunların siyasal yöntemlerle demokratik zeminde diyalog yoluyla çözülmesi için ateşkesler ilan edilirken, inkarcı ve imhacı zihniyetin sınır tanımaz saldırganlığı karşısında kendini- özgürlük değerlerini savunmak bu çerçevede silahlı direnişi devreye sokmak kaçınılmaz hale gelmiştir. İdeolojik planda devletçi-iktidarcı resmi toplumun dışında halkların demokratik özgür yaşamını bir arada gören Halkların Demokratik Konfederalizmi, alternatif çıkışıyla devletçi-iktidarcı –savaşçı zihniyete öldürücü bir darbe indirmiştir. Demokratik Toplum modeliyle ulus-cins-sınıf çelişkilerine dayalı parçalayıcı, çatıştırıcı ve ayrımcı tüm yaklaşımları aşarak ve eşitlik temelinde tüm toplumun komünal demokratik yaşamını- duruşunu gerçekleşebilir kılmıştır. Bu yolla devletçi zihniyetin ideolojik örtüsü olan milliyetçiliğin ezilen-sömüren, insanlığın bünyesinde oynadığı kanser rolüne son vermiştir. Bilimsel- teknik gelişimin yol açtığı muazzam birikime ve tecrübeye dayanarak insanlığın çözülemeyecek bir sorunun olmadığı, çözümsüzlüğün kaynağında egemen zihniyetin gerici karakterinin yattığı, bununda aşılabileceği, özde ve biçimde demokratik bir sisteme ulaşabileceği kanıtlanmıştır.

DERLEME

YORUM GÖNDER

ZİYARETÇİ YORUMLARI

BENZER KONULAR

TARİHİ 15 AĞUSTOS ATILIMI ve YARATTIĞI SONUÇLAR

DURAN KALKAN: BÜTÜN DÜNYADA GERİLLA DEVRİ BAŞLAYACAKTIR

KÜRT İSYANLARI VE İÇ İHANET

TÜRK DEVLETİ YENİLGİSİNİ YALANLARLA GİZLEMEYE ÇALIŞIYOR

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (ÖNSÖZ)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (1.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (2.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (3.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (4.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (5.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(6.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(7.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(8.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(9.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(10.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (11.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(12.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (13.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (14.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (15.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(16.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (17.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (18.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (19.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (20.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (21.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (22.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (23.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (24.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (25.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(26.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(27.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(28.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(29.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(30.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(31.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(32.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(33.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(34.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(35.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(36.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(37.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(38.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(39.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(40.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(41.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(42.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(43.BÖLÜM)

BİR DOĞUŞ DESTANI (1.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(44.BÖLÜM)

BİR DOĞUŞ DESTANI (2.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(45.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(46.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(47.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (48.BÖLÜM)

KÜRTLER'İN TOPYEKÜN SALDIRILAR KARŞISINDA DİRENİŞİ

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (49.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ(50.BÖLÜM)

2021’E GERİLLA CEPHESİNDEN BAKIŞ (1.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (51.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (52.BÖLÜM)

''TARİH MUTLAKA KENDİ KAHRAMANLARINI YARATIR’’

ROBOSKİ İÇİN MÜCADELE KESİNTİSİZ SÜRMELİDİR

KONGRA-GEL’DEN 2022 MESAJI

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (53.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (54.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (55.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (56.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (57.ÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (58.BÖLÜM)

PROFESYONELLEŞEN GERİLLA İŞGALCİLERİN HAYALLERİNİ YIKTI

ÇAĞA DAMGA VURAN DİRENİŞ

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (59.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (60.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (61.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (62.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (63.BÖLÜM)

DİRENİŞ KAZANDI, KRİZ DERİNLEŞTİ

‘SAKİNE CANSIZLAR GİBİ SÜREKLİ BİR DİRENİŞ İÇİNDE OLACAĞIZ’

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (64.BÖLÜM)

YURTSEVER HALKIMIZA VE DEMOKRATİK KAMUOYUNA

SARALARIN KARARLILIĞIYLA MÜCADELEYİ YÜRÜTÜYORUZ

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (65.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (66.BÖLÜM)

DÜŞMANA CEVABIMIZ SARALAŞMAK OLACAKTIR!

CENAZELER GELMEDEN ÇÖZÜM BULUNMALI

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (67.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (68.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (69.BÖLÜM)

EFRÎN YURTSEVER İNİSİYATİFİN'DEN HASHTAG KAMPANYASINA DESTEK ÇAĞRISI

PKK'NİN LİSTEDEN ÇIKMASI İÇİN EYLEMLERİ BÜYÜTECEĞİZ

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (70.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (71.BÖLÜM)

YPG GENEL KOMUTANLIĞI ŞEHİT XEBAT DÊRİK'İ ANDI

EFRÎN'İ ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ

EFRÎN'İN HAYKIRIŞI-1

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (72.BÖLÜM)

“EFRÎN’DE İŞGALE KARŞI KOBANÊ RUHUNU KUŞANALIM!”

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (73.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN TARİHİ VE MEŞRU SAVUNMA (1.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (74.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN TARİHİ VE MEŞRU SAVUNMA (2.BÖLÜM)

FEDAİ GERİLLA ÇİZGİSİNİ TOPLUMSALLAŞTIRALIM, ÖNDERLİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANALIM

EFRÎN GÜNDEMİ

SOYKIRIM VE İŞGALE KARŞI ÇAĞIN DRENİŞİ DEVAM EDİYOR (1.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (75.BÖLÜM)

EFRÎN'DE İŞLENEN SUÇLARIN 3 YILLIK BİLANÇOSU

ULUSLARARASI HALK HAREKETLERİNDEN EFRÎN'E YÖNELİK İŞGAL HAREKATINA TEPKİ GELDİ...

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (76.BÖLÜM)

FEDAİ GERİLLA ÇİZGİSİNİ TOPLUMSALLAŞTIRALIM, ÖNDERLİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANALIM (2.BÖLÜM)

TÜRK DEVLETİNİN VEKİL GÜÇLERİ EFRÎN'DE BOZGUNA UĞRADI

ŞENGAL ÖZER YÖNETİMİ'NDEN IRAK ORDUSUNUN HAREKETLİLİĞİNE TEPKİ

TÜRK İŞGALİ ÖNCESİ EFRÎN

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (77.BÖLÜM)

EFRÎN İŞGALİNE YÖNELİK AÇIKLAMALAR

1500 ŞEHİT, 72 UÇAK, 58 GÜNLÜK DİRENİŞ...

FEDAİ GERİLLA ÇİZGİSİNİ TOPLUMSALLAŞTIRALIM ÖNDERLİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANALIM (3.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (78.BÖLÜM)

EFRÎN İŞGALİNE KARŞI YAPILAN EYLEMSELLİKLER

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (79.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN'DA ZORUN ROLÜ

FEDAİ GERİLLA ÇİZGİSİNİ TOPLUMSALLAŞTIRALIM, ÖNDERLİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANALIM (4.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (80.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (81.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (82.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN’DA KOMPLOCULUK KAYBETMİŞTİR

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (83.BÖLÜM)

MAXMÛR KAMPI YENİ SALDIRILARI DA BOŞA ÇIKARACAK!

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (84.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN DA SEVGİ VE AİLE

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (85.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (GİRİŞ)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (86.BÖLÜM)

ŞERMA DERSÊN BİJARTE!

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (1.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (87.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (2.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (88.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (3.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (89.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (4.BÖLÜM)

ÖNDER APO VE VİYAN ÇİZGİSİNDE DİRENİŞE ÇAĞIRDI

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (90.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (5.BÖLÜM)

YURTSEVER HALKIMIZA VE DEMOKRATİK KAMUOYUNA!

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (91.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (6.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (92.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (7.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (93.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (8.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (94.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (9.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (95.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (10.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (96.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (11.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (97.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (12.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (98.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (13.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (99.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (14.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (100.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (15.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (101.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (16.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (102.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (17.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (103.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (18.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (104.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (19.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (105.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (20.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (106.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (21.BÖLÜM)

BİR SAVAŞIN ANATOMİSİ (107.BÖLÜM-SON)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (22.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (23.BÖLÜM)

KÜRT DİLİ VE EDEBIYATINDA HEWRAMANİ(GORANİ) LEHÇESİNİN ÖNEMİ

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (24.BÖLÜM)

KJK EĞİTİM KOMİTESİ

EZ EHMED İM, Jİ XANA ÇELÊ

ZİMAN BEDEN E, EM XWEDÎ Lİ BEDENA XWE DERKEVİN

EM JİN Jİ HER DEMÊ BÊHTİR XURT İN

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (25.BÖLÜM)

Bİ HÊZA Jİ ABDULLAH OCALAN WERGİRTÎ 34 SAL İN TÊDİKOŞE

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (26.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (27.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (28.BÖLÜM)

TARİHİN SIFIR NOKTASI KOBANÊ (29.BÖLÜM-SON)

HPG ÖNDERLİĞİMİZİN VE HAREKETİMİZİN KARARLARIYLA HAREKET EDECEKTİR

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (1.BÖLÜM)

UYGARLIK BİREYDE, TARİH İNSANLIKTA GİZLİDİR

EŞİTLİĞE KADAR MÜCADELE MESAJI

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (2.BÖLÜM)

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (3.BÖLÜM)

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (4.BÖLÜM)

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (5.BÖLÜM)

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (6.BÖLÜM)

“BUGÜNÜ BAŞLANGIÇTA YAŞIYORUZ” (7.BÖLÜM)

‘NUSAYBİN’E YAKIŞAN BİR TARİH YAZMALIYIZ’ (1.BÖLÜM)

HALKIMI, TOPRAĞIMI BIRAKAMAZDIM

‘NUSAYBİN’E YAKIŞAN BİR TARİH YAZMALIYIZ’ (2.BÖLÜM)

HALEPÇE DENİLİNCE…

HALEPÇE KATLİAMI’NDAN ÇIKARILACAK DERSLER (1.BÖLÜM)

HALEPÇE KATLİAMI’NDAN ÇIKARILACAK DERSLER (2.BÖLÜM)

HALEPÇE KATLİAMI’NDAN ÇIKARILACAK DERSLER (3.BÖLÜM)

TARİHİ ROLÜMÜZÜ OYNAMAYA DEVAM EDECEĞİZ

MEZOPOTAMYA’DA UYGARLIĞIN DOĞUŞUNDA SAVAŞ VE SAVAŞA YAKLAŞIM

MEŞRU SAVUNMA ÇİZGİSİNDE PARTİLEŞMEK (1.BÖLÜM)

MEŞRU SAVUNMA ÇİZGİSİNDE PARTİLEŞMEK (2.BÖLÜM)

‘NUSAYBİN’E YAKIŞAN BİR TARİH YAZMALIYIZ’ (3.BÖLÜM)

MEŞRU SAVUNMA ÇİZGİSİNDE PARTİLEŞMEK (3.BÖLÜM)

1. ROJAVA ENTERNASYONALİST KONFERANSI YAPILDI

MEŞRU SAVUNMA ÇİZGİSİNDE PARTİLEŞMEK (4.BÖLÜM)

‘NUSAYBİN’E YAKIŞAN BİR TARİH YAZMALIYIZ’ (4.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ÖZ YÖNETİM DİRENİŞLERİ (1.BÖLÜM)

‘NUSAYBİN’E YAKIŞAN BİR TARİH YAZMALIYIZ’ (5.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK HAFTASI’NIN RUHUNU DOĞRU ANLAMAK VE UYGULAMAK ZAFERİ GETİRECEKTİR (1.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ÖZ YÖNETİM DİRENİŞLERİ (2.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ÖZ YÖNETİM DİRENİŞLERİ (3.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK HAFTASI’NIN RUHUNU DOĞRU ANLAMAK VE UYGULAMAK ZAFERİ GETİRECEKTİR (2.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ÖZ YÖNETİM DİRENİŞLERİ (4.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK HAFTASI’NIN RUHUNU DOĞRU ANLAMAK VE UYGULAMAK ZAFERİ GETİRECEKTİR (3.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş.AXİN MAHİR DİCLE (5.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK HAFTASI’NIN RUHUNU DOĞRU ANLAMAK VE UYGULAMAK ZAFERİ GETİRECEKTİR (4.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş.FARAŞİN SİDAR (6.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK HAFTASI’NIN RUHUNU DOĞRU ANLAMAK VE UYGULAMAK ZAFERİ GETİRECEKTİR (5.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. SERDEM PİR (7.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. ŞERKER MAZDEK (8.BÖLÜM)

KAHRAMANLIK HAFTASI’NIN RUHUNU DOĞRU ANLAMAK VE UYGULAMAK ZAFERİ GETİRECEKTİR (6.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. SİDAR MASİRO (9.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. HARÛN BAGOK (10.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. KURTAY FARAŞİN-Ş. AGİT NUSAYBİN- Ş. FELAT SERHAD (11.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA CİZRE ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. NUDA ELEFTERYA-Ş. SOZDAR ŞERGER- (12.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ŞIRNAK-NUSAYBİN ÖZ YÖNETİM DİRENİŞLERİ (13.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ŞIRNAK ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR- Ş. ŞERVAN SERHAT (14.BÖLÜM)

İNİSİYATİF VE ÜSTÜNLÜK GERİLLADA

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA SİLOPİ ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR- Ş. ERÎŞ ÇİRAV (15.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA'DAN ÖZ YÖNETİM DİRENİŞLERİ-NUSAYBİN (16.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA NUSAYBİN DİRENİŞİNİ ANLATIYOR-Ş.GELHAT GEVER (17.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA NUSAYBİN ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR-Ş. DERSİM TOLHİLDAN (18.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA GEVER ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. ROJVAN ARVİN–Ş. ALİŞER HOŞİN (19.BÖLÜM)

DEVRİMCİ HALK SAVAŞINI DAHA DERİN UYGULAYACAĞIZ

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA GEVER ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. VİYAN AMED (20.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA SUR ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. ÇİYAGER HEVİ (21.BÖLÜM)

EBU CİWAN BİR EMEK ŞEHİDİDİR

‘DİRENİŞ VE ZAFER ÇİZGİSİ ESASTIR’

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA SUR ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. HARUN WELAT (22.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş.BARAN MAWA SUR ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. ERîŞ MORDEM (23.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA SUR ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. HOGİR AMED (24.BÖLÜM)

BÜYÜK KOMUTAN Ş. BARAN MAWA SUR ŞEHİTLERİNİ ANLATIYOR; Ş. ANDOK ÖZGÜR (25.BÖLÜM- SON)

YPJ’NİN FEDAKARLIKLARI SAYESİNDE DÜNYA KADININ GÜCÜNÜ TANIDI

KETİNA ZAPÊ ZEHMET E, YAN JÎ DERKETİNA JÊ? (BEŞA YEKEMÎN)

KCK'Ê Jİ BO XWEDÎDERKETİNA Lİ ZİMANÊ KURDÎ BANG KİR

KOMÎTEYA PERWERDEYÊ YA KJK'Ê CEJNA ZİMANÊ KURDÎ PÎROZ KİR

HEWLÊR KATLİAMI (16 MAYIS 1997)

KÜRDİSTAN’DA KDP İHANETİNİN KANLI SAYFASI: HEWLÊR KATLİAMI

DİRENİŞ ALANINA DÖNÜŞEN KUROJAHRO

‘DİRENMEKTEN BAŞKA YOL YOK’

ZAP DİRENİŞİNDEN ÖZGÜR ÜLKEYE (1.BÖLÜM)

ZAP DİRENİŞİNDEN ÖZGÜR ÜLKEYE (2.BÖLÜM)

EGÎD’İN İZİNDEKİ SAVAŞÇI: METİN SPÎNDAROK

ZAP’A GİRMEK Mİ ZOR, ZAP'TAN ÇIKMAK MI ZOR? (1.BÖLÜM)

ZAP’TA ÇELİĞE SU VERDİLER (2.BÖLÜM

BAKURÊ KURDİSTAN GENÇLERİ SEFERBERLİK RUHUYLA EYLEME GEÇMELİDİR

GENÇLER İÇİN GERİLLA DIŞINDA KURTULUŞ YOLU YOKTUR

DÜŞMAN RAHAT NEFES ALAMAYACAK

NİSÊBÎN’İN DİRENİŞ RUHUNU YAŞATANLARDAN: ŞEHİT VİYAN SEMA AYDIN

AYAKLARININ ALINMASI DURDURAMADI HOZAN’I

ŞEHİTLER ÖZGÜRLÜK TUTKUMUZU BÜYÜTMEKTE

KÜRDİSTAN’DAKİ SAVAŞTA ‘TAKTİK NÜKLEER SİLAHLAR’ DEVREDE

WERXELÊ’DE TERMOBARİK KULLANILDI

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (1.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (2.BÖLÜM)

KÜRDİSTAN’IN KADERİ GERİLLANIN ZAFERİ VE HALKIN BİRLİĞİNE BAĞLIDIR

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (3.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (4.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (5.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (6.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (7.BÖLÜM)

19 TEMMUZ ÖZE DÖNÜŞ DEVRİMİDİR

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (8.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (9.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (10.BÖLÜM)

ZINDAN BERXWEDAN Û AZADÎ

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILI (11.BÖLÜM)

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10. YIL DÖNÜMÜ (12.BÖLÜM)

TÜM GÜCÜMÜZ TÜRK İŞGAL SALDIRILARINA ODAKLANMIŞTIR

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10'UNCU YILDÖNÜMÜ (13.BÖLÜM)

ŞOREŞA 19 TÎRMEHÊ

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YILDÖNÜMÜ (14.BÖLÜM)

19’Ê TÎRMEHÊ RONDIKÊN AZADIYÊ Û KÊFXWEŞIYÊ

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YIL DÖNÜMÜ (15.BÖLÜM)

19 TEMMUZ DEVRİMİNE İLİŞKİN MESAJLAR

ROJAVA DEVRİMİ’NİN 10’UNCU YIL DÖNÜMÜ (16.BÖLÜM)

KOMKUJİYA PEREXÊ RUYÊ RAST A DEVLETA TİRK A QİRKER EŞKERE DİKE!

RÊWITIYA JIYANA APO’YI

HALKIMIZI HER TÜRLÜ KİRLİ SALDIRILARDAN KORUYACAK GÜCE SAHİBİZ

PKK'Î HATİN, HEVAL HATİN!

YJŞ KÖK KÜLTÜRÜ İLE TOPRAĞINA KÖK SALMADIR

BİZ ‘O GÜZEL ZAMANLARI’ ÇOCUĞU ŞİMDİNİN İSE BÜYÜĞÜYÜZ

SİHA SALDIRILARININ 3 YILLIK BİLANÇASU, KATLİAM ARAÇLARI VE YEMİN OPERASYONU

KÜRTÇE ÜZERİNDEKİ ENGELLEMELERE SON

EGÎD KÎNE?

ŞEHİTLERİMİZE LAYIK OLMAK İÇİN MÜCADELEYİ YÜKSELTECEĞİZ!

KAMERAMI ASLA BIRAKMAYACAĞIM!

AYDINLIK YÜZLERİYLE DÜNYAYA IŞIK SAÇAN 6 YOLDAŞ

TÜRK DEVLETİ DAİŞ'İN İNTİKAMINI ALMAYA VE CANLANDIRMAYA ÇALIŞIYOR

HEVAL BÊRÎVAN ÖNCÜ BİR GERİLLA, KAHRAMAN BİR KOMUTANDI

BUGÜN DE MARDİN… YAŞAMAK VE YAŞATMAK İÇİN FAŞİZİMDEN HESAP SORULMALIDIR

ROJÊN NÛ

JINEKÊ APOGER BÛ

BU SAVAŞ ASLA UNUTULMAYACAKTIR

DENGBÊJI DÎROKA ME YA ZÎNDIYE

ME BÊHNEKÎ BÊHNA XWE DA

BEŞIŞÎN

DENG Û RENG BIDIN BERXWEDANÊ

EW Ê XWEDIYÊ MEKABA SORIN

HEQÎQET PÊTEK JI AGIR E

ÇIRÛSKÊN ÇAVÊN XWE JI ÇAVÊN MIN KÊM NEKE

ÇANDA DAYIKTIYE

BERXWEDANA RÊHEVALAN

DI BIN NAVÊ MALBATÊ DE ÇANDA TECAVUZÊ TÊ SAZKIRIN

FÎDAN

WE GAVA DESPÊKÊ YA GERÎLLA AVÊT!

İRAN SALDIRILARINA KINAMA

YÜZLERCE KEZ BU HALKA CANIMIZI VERSEK AZDIR

Dİ ARTÊŞBÛNA JİNÊ DE 30 SAL

NASNAMEYA CIWANTIYÊ

BÛN EVÎNA TÊKOŞÎNA AZADÎYÊ

LI DERIYÊ QAÇÊ QÊRÎNA PEZ

EW KEÇA DAYIKA XWE BÛ

MÎLÎTANA APO’YÎ BÛ RAMANA RÊBERTÎ

JI BO RAYA GIŞTÎ Û GELÊ ME

BIHÛŞTEK DI XWEŞIKBÛNA PAYÎZÊ DE

MEZİTLİ’DE FEDAİ EYLEMİ YAPAN SARA TOLHILDAN ARKADAŞIN MEKTUBU

MEZİTLİ’DE FEDAİ EYLEMİ YAPAN ŞEHİT RUKEN ZELAL ARKADAŞIN MEKTUBU

DENGÊ KEVIRAN

DILÊ KU GOTIN Û CEWHER LÊ GIHAYÎ HEV

JI BO RAYA GÎŞTI Û GELÊ ME

ÇANDA BERXWEDÊRÎ Û SERHÊLDÊRÎ DI JIN DE NAMIRE

DI RASTIYA SEDSALA 21. DE ŞOREŞA JINÊ Û PIRSGIRÊKA PÊŞENGTIYÊ

FEDEKARÊN ŞOREŞA KURDISTANÊ HEVAL ŞUKRÎ SERHED-YASÎN BULUT

EM JININ

JI RAYA GIŞTÎ Û GELÊ ME RE

DI EZMÛNA ROJAVA’DA XWEPARASTIN

PEZ Û HIRÇ

NEFESA PAQİJ A AZADÎYÊ EM Bİ XWE NE

ŞERÊ GEL Ê ŞOREŞGERÎ Û ROLA BAJAR Û ÇIYAYAN

RÛBIKEN Û RÛBIGEŞ A ÇIYAYAN BÛ

SIZMAYA LOJÎSTÎKÊ

ÇALAKIYA BI RÛMET A JIYANÊ: PARASTINA CEWHERÎ

ROJ XISTINA DILÊ XWE (BEŞA 1.)

BÊHNA ZÎLANÊ JI DERSÎMÊ TÊ

ROJ XISTINA DILE XWE-2

JI DÎROKA KURDISTAN, TENÊ HINEK KÊLÎ

SERPÊHATİYA SAKÎNEYÊ DOKTRÎNA AZADİYÊ

SÊ KULÎLKÊN AZADIYÊ…

GER TU XWE-BÎ, TÊ HE-BÎ… WEKÎ DIN TÊ TINE-BÎ

JI SARAYAN HETA EVÎNAN, JIN JIYAN AZADÎ

LI DERDORA WÊ ÇEMBEREK YA HEZKIRINÊ HEBÛ

DI EZMÛNA ROJAVA DE XWEPARASTIN

DÎSA BÎRANÎNEK JI BOTANÊ

JI GELÊ ME YÊ WELATPARÊZ Û RAYAGIŞTÎ RE

BI QASÎ CÛDÎ SERBILIND Û RÛMET BÛ

JI BONA TAVA KU CIHANÊ RONÎ DÎKE

DILÊN DILDARÊ JI JIYANA AZAD RE

JI BO RAYA GÎŞTI YA DEMOKRATÎK JIN Û ÇAPEMENÎ RE

KÊLIYEK JI JIYANA GERÎLA

8’E ADARÊ LI TEVAHÎ JINAN PÎROZBE

HÎMÊN BERXWEDÊRÊN ŞOREŞÊ

DÎROKA TEVGERA AZADIYA JINÊ

FERMANDARA WÊREK A ZAGROSÊ BÛ

JİNA KU BÛ QÊRÎNA NEWROZÊ

NEWROZ JIYANÊ DIHÛNE

DÎROKA TEVGERA AZADIYA JINÊ-2