DUYGU ZAMAN ANLAMSALLIĞI VE YENİ HAKİKAT BİLMELERİ (8.BÖLÜM)
POLİTİK DUYGULAR SOSYALİZMİ ÖZGÜR İNSANI YARATMA FELSEFESİDİR
"Savaş artık cephelerde, dış dünyada değil, insanların iç dünyasındadır. En büyük hedef, insanların iç dünyasını yıkmaktır." Jale Sancak* Fırtına Takvimi
Bazen hemen ötemizde duran örtüsüz nitel hakikate bakmaya cesaret gösterebilmek bizleri asırlardır süregelen zihinsel kölelik ve ruhsal bağımlılıklardan kurtarır. Yaşama hüküm eden egemenler ise zora dayalı ürettikleri ve dayattıkları ezilenlerin edilgen ve teslimiyetçi ruhsal hislerine sempatiyle bakarlar bu soyut egemen bakış açısı insana dair vicdanları tümden kirletmiştir. Toplumun duygu ahlakını hiçe sayarak, güven bağlarını özünden koparmış günümüz duygusuz ve yapmacık sanal yaşamı insanı kurak bir çölden farksız bırakılmıştır.
Popüler kültür ikonları normal insanı öz toplumsal değerlerine yabancılaştırarak ve soyutlayarak tez elden köksüz hale getirilirler. Kültürel duygu kırım yönetimi gündelik yaşamda rutin anlamsızlık üretir. Hissizleşme sendromuyla manevi açıdan sömürülen ve her yönden vakumlanan insan anlamsız bir amaçsızlıkla yabancı bir eksende tükenir durur. Her gün piyasaya sürülen cazibeli nesneler peşine takılan insan davranışı ve duyguları bile metalaşarak değişime uğrar. Bölünmüş bir tüketim nesnesi olarak ambalajlanmış insan artık kendisi değildir ve iradesi elinden alınmış bir albeni maskesiyle vitrinlerde sergilenir!
İnsan duyarlılığını öldüren kapitalist popüler kültür kendisini yaşatma adına ötekileştirilenlerin acıları karşısında vicdanen de katılaşır. zamanın ve mekanın gerçek öz bağlamından koparılmasıyla metalaştırılmış ve iradesi kırılmış bir nesne olarak tüketim pazarına sürülmüş duygular enflasyonunda uyanmak zor iştir. Böylesi anlarda bilinçlenme yaratan politik duygu dayanışması ise toplumsal tepkisizliklere ve şoklara karşı onarıcı etkiye sahiptir. Bu silkinme ve öz duygu güce inanç tazeleyen asi rüzgarları estirebilirler aniden!
Talepkar hümanizmin kamusal davranışta eylemci esin kaynağı politik duygu esnek dayanışmasıdır. Özgürlük hissinin uyanışı kolektif yaşamı devrimcileştirir ve politik duygu an’a atak bir refleks yükler bir öz kimlik anlatısı eşliğinde. İçsel değişim ve dönüşüm ilkeleri özgür hislerle işler. Bütünsel bir anlam kavrayışı ortaya çıkarır yaşanılan ve yaşatılan duygu ve benlik parçalanmasına duygu bilinç meydan okur. Bu xwebun (Kendilik) öz kimlik duygusu efendisiz bir özgürlük mayalarken kapitalist modernite ideolojik hegemonyasınada başkaldırır.
Politik duygular sosyalizminin toplumsal inşasıyla tümden insanı eşitleyen bir ruhsal eşitler yaşamsallığı ortaya çıkar. İç duygu bakışın dışa yansıyan gözleri ve dilidir özgür politik duygular iletişimi. Politik duyguların sosyalist stratejisi nesneleştirilen duyguların özgün özgürlüklerinin his temas alanlarını toplumsallaştırır. Kapitalizmin doğal zamanı hızlandırarak ve sıkıştırarak duyguların politik olgunluk kazanmaları önündeki bentleri yıkar. İnsan tekrardan kendine ait olma duygusunu kazanır.
Doğal toplumun kirletilmemiş saf bağımsız duygu dünyasının büyüleyici anlam zenginliğinden bu kısır duygu çağınında mutlaka yeniden beslenmesi gerekir. Politik duygular sosyalizmi özgür Aşkın yaşam damarlarını yeniden açacak. Araf’da bekleyen nötür duygular gerçek mecrasından özgür yaşama akacak. Sömürgeleştirilen insanın doğal zaman ve duygu özerk alanları sınırsız bir serbestlik kazanacak.
Kişilik ve karakter linci yaşayan özne olma duygusu insanın ruhsal kök hücresidir ve varoluşsal özgürlüğünün anlamıdır. Bir işlevsiz nesne duyguya indirgenen ve sosyal doğal davranış iradesini yitiren insan ise artık kendi kendisini tekzip eden fotokopi hükmündedir. Duyguyu manipüle ederek yöneten kapitalist iktidarlar dar alanlara duyguları hapsederek birey ve toplumu iyicene kısırlaştırdı böylece hiç zorluk çekmeden onları her açıdan denetimine aldı.
Hiyerarşik katı düzenlere politik duygu eleştirisi özgürlük lehine bitimsiz bir arayışı ifade eder burada ki asgari ön koşul insanın sahici ruhsal özgürlüğe koşulsuz ulaşma hedefidir. Özgün değeri ortadan kaldırılarak fiyatlandırılan ve sınıflandırılan hiyerarşik duygu pazarı anti insanı inşa eder. Anlam bedenleşmesine olanak tanımayan günümüz politik duygu soykırımı yaşanılan insan esaretinin trajedisini yarattı!
Politik duygular sosyalizmi özerk duygu iradesinin pür özgürlüğe dayalı eşitleyen bir eşitliğin yaşamamı zenginleştirmesinin kapılarını sonuna kadar açar. Kapitalizmin esaret kementi dil ideolojisinin/teolojisinin girdaplarına saf saf kapılmamak için bu elzemdir. "Şayet bir kimse eleştirel ruhla ve düşünce ile yetiştirilirse daima duygu mantığını kullanacak ve adil olmayan bir otorite altına girmeyi ret edecektir." Kürdün tarihsel özgürlük arayışı bağlamında bu çarpıcı tespiti Kürt duygu aklının bir eleştirisi ve öz eleştirisi olarak da politik duygular sosyalizmi penceresinden okumak mümkün!
Burada politik duygu sosyolojisinin toplumsal görünürlük ve üretkenlik kazanması özgürlüğün kendisini sürekli bir değişime tabi tutmasını da beraberinde getirir. Toplumun özerk duygu sosyal sermayesi demokratik öz yönetimlerin de önünü açar ve kendisini sürekli yenileyen bir inşa bilinciyle kurar. Joined July bunu "Özgür insan; kötülüğe, haksızlığa ve sömürüye karşı tavır ve eylem sahibi olan insandır!" diyerek ifadelendirir.
Kapitalist modernite hegemonyası insanı öz duygu kimliğinden kopararak eksik bırakıyor ve bölüyor içten içe. Duygu gelişimini ve değişimini donduruluyor. Bu duygusuz otomat ezbere alınan insanın yetenekleri pasifleşir ve yavaş yavaş yaratıcılığı ortadan kalkar. İnsan kendi duygu derinliğinin farkına bile varmadan yüzeysel sığlığında boğdurulur. Oysa etik değerlerin idrak gücüdür politik duygular ve insanın öz duygu kimlik belleğidirler.
Politik duygular sosyalizminin etik üstünlüğü kişisel ve toplumsal yaşama devrimci temelde müdahil olmasıyla ölçülür. Metalaştırılmış zaman ve emeğin kolektif toplumsal fayda lehine değere dönüşerek özgürleştirilmesi hayata duygu canlılığı da getirecek. Politik duygu zamanın özgürleşmesi ruhsal gerilim yaşayan insanlığın ferahlamasını da beraberinde getirecek. Emek, zaman ve özgür eylem duygusu birleşince Kapitalist modernitenin sınırsız tüketime dayalı aldatıcı özgürlük vaadi de çökmekten kurtulamayacak!
Yazık ki sanal popüler kültür tarafından parçalanma yaşayan öz duygunun kendisi büyük bir yozlaşma ve yabancılaşmaya uğramıştır. Duygu manipülasyonu bu yolla insanın varoluşsal bir parçası olan öz duyguyu insandan koparıp tüketime koşuşturup tanınmaz hale getirmiştir bununla da insan en önemli öz savunma irade özgürlüğünden mahrum bırakılmıştır. Artık kapitalist modernite anarşik düzeninde etik politik duygu öz direnişi hiçleştirmeye ve toplumsal sadakat erdemini küçümseyen anlayışa meydan okuyor!
Günümüz insanın içinde boşluklar yaratılarak uçurumlar oluşturulmuş bununla da kıskıvrak bir tutsak çaresizliği yaygınlaştırılmak isteniyor. Eşitsizliği kutsayan bir kutuplaştırma eşliğinde toplumsal bir ruhsal çöküntü havası estiriliyor. İşte bura da politik duygular sosyalizmi yaratıcı duygunun varoluşsal özgürlüğünün görünen sesi oluyor. İnsan iç bütünlüğünü ortadan kaldıran sahte moderniteye inat devrimci ve dinamik bir toplumsallık amaçlıyor. Politik duygunun ideolojik devrimi bizlere yaşamı erteleme an da kendi toplumsallığını yaşa ve etik eylem duygusunu aktif kamusal davranışta yansıt diyor!
Sosyalist politik duygu öz belleği kadın yanlı çok güçlü yeni bir demokratik tarih ve toplum yazımını evrensel hakikat kodları temelinde ortaya çıkaracaktır. Farkındalık his bilinci, sosyal duygu iletişimini farklı bir zenginliğe kavuşturacaktır. Kapitalizmin duyguları meta temelli nesnelleştirmesi ve insan dış görünürlüğünün sadece bedenle sınırlı olarak sunulması duygunun doğrudan kendisini özgür bir imge olarak yaşamda görünür kılmasını zorlaştırır. Sanal çoğul his benlik enflasyonu soyut bir sürekli cennet vaat etse de duyguların politik sosyalizmine aşılmaktan kurtulamayacaktır.
Politik duygular sosyalizminde soyut kavramlaştırmaların esaretiyle anlam yitimi yaşayan duyguların özgün politik kimliği her türden cinsiyetçi zihniyeti de tarumar ederek ve kamusallaştırılan kötümserliğe inat yeni devrimci doğuşların engin ufuklarını umutla yaşamla buluşturacak. Yazılmayacak kadar zamanın ötesinden bize hemen yanı başımızda bakan ve bizleri çağlar ötesi ruhsal yolculuklara hazırlayan özgürlük mabedi dağın politik duygu edebiyatının his dilini yeniden işitmeye aklımız, kalbimiz ve tutkularımız hazır mı? Ya sürekli yarıştırılan dışsal bedenler içlerinde öz irade kazanmış ekolojik politik duyguların yol açacağı özgürlükçü davranışlara dogmalara takılmadan ayak uydurabilecek mi? Özgürlükçü politik düşün ve duygu yoldaşlığına hazır mıyız?
Politik duygular sosyalizmi, yön duygusunu yitirmiş, kişilik bunalımı yaşayan ve etik yaşam değerlerini arayan günümüz kapitalist modernite düşürülmüş insanlığına yeni kadın duygu sosyolojisi ve duygu ekolojisi temelinde demokratik toplumsal bir zihniyet sistem değişimi öneriyor. Ruhsal duruşta ki değişim anlamsal özgürlük içsel bütünlüğünü sağlıyor ve dışsal ahlaki politik toplum kurtuluşunu yeni değerler ve güçlü duygular eşitliğinde mümkün kılıyor. Bu anlamda demokratik modernite aynı zamanda politik duygular sosyalizmi toplumsal inşasıdır!
KEREM ÇİFTÇİ
YORUM GÖNDER