PKK VE ÖZGÜR KADIN ÇİZGİSİNİN GELİŞİMİ JIN, JIYAN, AZADÎ DEVRİMİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR -3.BÖLÜM
Kadınlar, gençler öncülüğünde serhıldanların geliştirilmesi zorunluluktur
Gerilla yedi aydır çatışma tünellerinde, arazide, havada düşmanın girmeye çalıştığı her yerde gece-gündüz demeden, çok az imkan ve büyük bir iradeyle sömürgecilere geçit vermemek için insan üstü bir iradeyle savaşmaktadır. HPG ve YJA Star gerillası, son iki yılda PKK’nin 45 yıllık direniş tarihinin toplamından daha büyük bir direniş örneğini sergilemektedir. PKK’nin direnişçi özüne denk, sürecin ve özgürlük zamanının yaratıcıları olarak şimdiden özgürlük tarihine adlarını altın harflerle yazdırmayı başarmışlardır. Zagrosların bağrında tarihi bir direnişi canlandıran, ölüm kalım savaşımının ortasında faşist-sömürgeci düşmana ölümcül darbeler vuran yoldaşlarımız bugün Kürdistan’da umudun, özgürlüğün ve zaferin adı olmuştur. Kimyasal silahların, zehirli gazların, bombaların kullanıldığı bu savaşta gerilla sadece ve sadece ferdi silahlarla direnmektedir. İnsan iradesinin tekniği nasıl yendiğine şahitlik eden insanlık bir daha böyle kolay kolay rastlanmayacak bir direniş merhalesine şahitlik etmektedir. Bunun yanında Zap savaşının yayılması, gerillanın iliklerine kadar direnişi derinleştirilmesi Kürdistan halkı kadar enternasyonal çevreleri de derinden etkilemiş ve ayaklandırmıştır. Bu anlamda başta Avrupa’da yaşayan halkımızın, kadınların, gençlerin ve dostların geliştirdiği sahiplenme eylemlerinin çok değerli, anlamlı olduğunu belirtmek gerekir. Ancak faşist-sömürgeci soykırımcı AKP-MHP rejimini halen yeterince deşifre etmediğimiz devam eden savaştan anlaşılmaktadır. Düşman güçlerinin hiçbir kural tanımadan geliştirdiği soykırım savaşı tüm dünya halklarının gündemine girmeli, tepki örgütlenmeli, TC faşist rejiminin savaş suçundan yargılanması sağlanmalıyken halen bunu başaramamış olmak büyük bir eksik ve görev olarak önümüzde durmaktadır. Bu anlamda kadınlar ve gençler öncülüğünde gelişen halk serhıldanlarının devrimci halk savaşı esprisine dayanması zorunluluktur. Örgütlü-bilinçli Kürdistan kadının sahip olduğu güç ve enerjiyle bunu yapma tecrübe ve deneyimine sahip olduğunu biliyoruz. Kürdistan’ın dört bir yanında direnen, Önderlik ideolojisini dünyaya yayan, Rojava Devrimi’ni savunan, Başûr’da ihanete ve işbirlikçi Kürtlüğe karşı özgür Kürt duruşunu sergileyen PKK-PAJK militan gücü artık zafere, kazanmaya çok daha yakın olmanın bilinciyle hareket etmek durumundadır.
Kapitalist Modernite güçlerinin ve en önemli uygulama ayağı olan ulus-devlet gerçeğinin bölgede Kürtler üzerinden yürütülen siyasete bu kadar destek vermesi Önderlik ideolojisinden duyulan korkudan ileri gelmektedir. Kapitalist modernite ve demokratik modernite arasında süregelen çatışma ve çelişkilerin mücadele alanının “kadın sorunu” boyutu en ideolojik boyut olmaktadır. Ancak erkek egemen zihniyetin beş bin yıllık alışkanlık ve düşünce yapısı gereği genelde sorunlar ulusal, sınıfsal ve sistemsel ele alınırken kadın sorunu gibi tarihsel-toplumsal bir sorun göz ardı edilmektedir. Verili sistemin yarattığı bu zihniyet şekillenmesi sürekli desteklenip, üretilip çoğaltıldığı için kadın kazanım, mücadele ve değerleri çok fazla görülmemektedir. En somut örneği de Önderliğe olan yaklaşımda görebilmekteyiz. Batı hegemonyasının desteği, istihbaratı ve onayı dahilinde 35 devletin denetim ve gözetiminde rehin alınan Rêber Apo İmralı adasında kilit altına alındı. Avrupa sisteminin geliştirip, koruduğu İmralı sistemi TC gardiyanlığında 25 yıldır tecrit üretmektedir. Devletsiz bir halkın, Kürdistan Halkının özgürlük mücadelesinin Önderi ve milyonların fikirlerini sahiplendiği Önder Apo’nun en etkili ve belki de mucizevi dediğimiz paradigması kadın özgürlük sorunu üzerinden ifade edilmektedir. Önderliğimizin kadın özgürlük sorununu ele alışı, tanımlayışı, kavrama ve ifade etme düzeyi filozofik niteliktedir. Dünyada hiçbir liderin, önderin, teorisyenin ve devrimcinin dile getiremeyeceği tarzda etkileyici, çarpıcı ve çözümleyicidir. Kürdistan halklarının Önderi olarak tanımlanan Rêber Apo bugün Arap halkı başta olmak üzere Ortadoğu’da birçok etnik kesim tarafından önder olarak kabul edilmektedir. Hatta Kürt halk önderi tanımlamasını dahi Önderlik açısından daraltıcı görmekte, eleştirmektedir. Dolayısıyla Önderliğimiz halklar önderi olmanın yanında en fazla da Kadın Özgürlük Önderi desek yeridir. Evet, Kadın Özgürlük Önderi olarak da tanımlayabileceğimiz Önder Apo Kadın Kurtuluş İdeolojisini geliştirmeden önce de kadın sorununa hep ilgiyle yaklaşmıştır. İdeolojik grup döneminde kadınların Apocu gruba dahil olması gerekliliğini görmüş ve bunun için harekete geçmiştir. Dersimli, Alevi ve Kürt kimliği etrafında ağırlık kazanan Kürtlüğün en değersiz olduğu zamanlarda, soykırımın eşiğindeki Kürt kimliğini yüceltmiştir. Önderliğimiz ideolojik grup aşamasında ideolojik-örgütsel-politik çözümlemeler geliştirerek ezilen kimlik olarak Kürtlüğü ve kadın kimliğini başat kılarak işe başlamıştır. PKK (Partiya Karkerên Kurdistan) ismiyle örgütlenen Kürdistan Özgürlük Hareketi ilk kez ölüm uykusuna yatan Kürtlüğü diriltmiş ve Önder Apo öncülüğünde Kürdistan topraklarında bir diriliş hareketini “Kürdistan sömürgedir” tezi üzerinden örgütlemiştir. Hakî Karer yoldaşın kontra-çete iş birliğiyle katledildiği tarih olan 18 Mayıs 1977 tarihi Önderliğimizin şehide verdiği ilk cevap olarak da PKK’nin parti olarak ilan edilmesine vesile olmuştur. Artık PKK’de şehadete bu anlamda ilkesel bir yaklaşım belirlenmiş ve her şehit daha fazla mücadeleyi yükseltmenin, çıkış yapmanın ve büyümenin perspektifi olmuştur. İlk partileşme ve şehadete verilen cevapla birlikte artık PKK’nin ilke ve ölçüleri de netleşmeye başlamıştır. Özellikle de 12 Eylül 1980 faşist cunta rejiminin Özgürlük Hareketi’ni bastırmak ve lağvetmek için geliştirdiği saldırı ve soykırıma karşı an be an büyüyen ve direnerek çoğalan özgürlük militanlarının direnişiyle somutluk kazanmaya başlamıştır.
ŞİMAL ÜLKEM GÜNEŞ
YORUM GÖNDER