KADIN DEVRİMİ İÇİN KADIN PARTİSİNİN KURULMASI
Parti sözlük anlamı olarak; ortak düşünce ve görüşteki kişilerin oluşturdukları siyasi topluluk şeklinde tanımlanır. Ortak amaç ve hedefler, fikirler ve talepler doğrultusunda bir araya gelmiş bireylerin, toplulukların belirlenmiş bir program, tüzük vb. ilkeler, kurallar ve işleyiş esasları temelinde hareket etmeleri, eyleme geçmeleri ve mücadele etmelerinin geniş örgüt modeline parti denilebilir. Bu çok genel bir tanımdır ve özellikle günümüzde Partilerin tanımlarına ve işlevlerine ilişkin çok çeşitli yorumlar ve görüşler vardı. Önderlik partilere ilişkin şu yorumu yapmaktadır:
“Modern partilerin rolünü daha önceki çağlarda toplumların bilge kişilikleri, rahipleri, politik tarafları ve dinsel mezhepleri oynardı. Somutta çatışan hanedanlar, bürokrasinin askeri ve ilmiye kanatları yanlarına çok sayıda müttefik alarak etkinlik ve üstünlük kazanmaya çalışırlardı. Toplumsal sorunların doğuşuyla birlikte farklı çözüm önerileri ve yöntemlerine sahip partiler de beraberinde doğarlar. Çağlar boyunca partiler gizli veya açık hep var olagelmiştir. Herhangi bir toplumsal soruna müdahale etmek, dışta ve içte yönetimlere karşı koymak için bireysel güç yetmeyince parti gücüne başvurmak en rasyonel yoldur. Her karşı koymanın bir partisi vardır. Dinler ve dinlerdeki mezhepler ve tarikatlar bile çıkışta parti rolünü oynamaktadır. İdeolojik, politik ve ahlaki olarak kendilerini hangi kimlikle adlandırırlarsa adlandırsınlar sonuçta birer partidirler. Modernite döneminde bu tarihsel gelenekler yeni biçimlere evrilmişler, adım adım günümüzdeki parti anlamına kavuşmuşlardır.”
Partinin esas anlamı olan var olan bir yönetime ve ya sisteme karşı hoşnutsuzluğunu ve eleştirilerini ya da başkaldırı ve reddini örgütlü ve programlı bir şekilde dile getirme olarak ele alındığında, ilk partilerin ezilenler tarafından oluşturulduğunu ve onların zihniyet yapılanmalarında, mücadele ve eylem iradelerinin gelişiminde ve devam etmesinde ya da edememesinde öncü rolü partilerinin oynadığını görürüz. Partiler ezilenlerin öncü örgütüdür. En geniş örgütlülüğü ve örgütlenmeyi ifade eder. Hıristiyanlık, Hz. İsa önderliğinde bir yoksullar partisi hareketidir. Hakeza Hz. Muhammed önderliğinde İslami devrim bir kabileler birliği partisi gibidir. Ve kutsal kitaplar adeta toplumsal kurtuluşun yol gösterici programı niteliğindedir.
Cins çelişkisinin derinliğin köklü bir kopuşun ihtiyacını açığa çıkardığını belirtmiştik. Bu tarihsel ve güncel gerçekten kaynaklı en çokta kadınların parti örgütlenmesine ihtiyacı vardır. Çok yönlü gerçekleşen erkek egemenliği esasta ideolojik bir kurgudur. Erkeklik ideolojisi kurumsallaştıkça bugünde güncel olarak yaşanan toplumsal sorunlara yol açmıştır. Diğer taraftan ise kadının ve toplumun kaybediş süreci büyük oranda zihinseldir. Zira egemenliğini önce zihinde inşa etmiştir. Rêber Apo baştan beri Kürdistan özgürlük mücadelesini kadın özgürlüğü eksenine oturttu. Otuz yıllık mücadelemiz boyunca bu eksene denk teorileri ve araçları Önderlik adım adım geliştirdi. 1996 Haziran ayında Zilan arkadaşın fedai eylemi ve 1998 yılında Sema arkadaşın zindanda erkek gericiliğine karşı yaptığı eylem cins mücadelemiz açısından bir dönüm noktasını ifade eder. Zilan ve Sema arkadaşın eylemleri özgür kadın iddiasının geldiği düzeyi gösteriyordu. Buna karşın önderlik kadın kurtuluş ideolojisinin ilanını gerçekleştirerek açığa çıkan düzeyi ideolojik bir mücadele hattına dönüştürdü. Bu mücadele hem kadının hem de erkeğin geriliklerine karşı radikal bir mücadeleyi içeriyordu. Rêber Apo açığa çıkardığı düzeyi ve ideolojik hattı kadın partileşmesi ihtiyacına ifade eden bir değerlendirme süreci başlattı: “Nasıl sosyalizm partisi varsa, kadınların da partisi olmalı. Kürdistan Devrimci Kadın partisi ciddi bir gelişme olabilir. Büyük bir çelişki ancak büyük bir parti ile aşılabilir. Sorunlarınız ağırdır. Partileşin! Kendinizi örgütlenmeniz gerekir. Bu kadar kadın yanlısı bir düşünceye sahip olmama rağmen, sanırım bastıran erkek yönüm daha ağır basabilir. O açıdan kendi kurtuluşunuzu kendiniz ilerletmelisiniz. Erkeklerin bütün yaklaşımlarına, kadın örgütü adına cevap verebilmek ilginç olur. Tüm planlarınız, ne kadar hayaliniz varsa, hepsi örgütle hayata geçirilir değil mi? Hem en renkli düşünün hem de pratik değeri olan adımlar atın. Ben bir kadın sempatizanı olarak bunları söylüyorum. Benim öyle kadın kurtuluş önderi olmaya fazla niyetim yok. Beni yandaş olarak kullanabilirsiniz. Özgür bir kadın kurtuluş partisine, ben yandaşım. Hatta içine tek tük erkekleri de alabilirsiniz. Yani salt cins örgütü değil. Kadın şartlarını tam kabul eden erkeği de alabilirsiniz. Mesela Fikri Baygeldi gibi bir erkek, bu partiye üye olabilir.”
Kadın partileşmesinin özü, örgütlenme modelinden ziyade, ulaşmak istediği amaçları teori-pratik-tüzük ve kurmay bir güce dönüştürmeyi ifade ettiği için önemlidir. Kadın özgürlük sorununu gündeme alma düzeyini, çelişkiyi çözmedeki ısrarı, ilkelerini, strateji ve taktiklerini, mücadelesini kadınların öz kararlaşmalarıyla ile vereceklerini ifade eder. Yabancılaşmış, parçalanmış kadın gerçekliğini ancak onun öz düşüncesini yaratarak, örgütlü mücadele ile aşabileceklerini iddiasını gösterir. Hem tek tek her kadının kendini yeniden yaratmasını ifade ederken, hem de ortak özgürlük, yaşam ve mücadele sorunlarını çözmede kolektif akıl ve bilinç organıdır partileşme. Zira yaşadığımız hiçbir sorun bireysel olmadığı gibi erkek egemenliğinden de bağımsız değildir. Partimizin ortaya çıkma nedeni Önderliğimizin de belirttiği gibi salt cins olarak kadının kurtuluşuna endeksli değildir. Kadın özgürlüğünü eksen alması, kadının kurtuluş ve özgürlük zeminin esasta bu bağlamda oluşmuş tüm toplumsal sorunlarında çözümü anlamına gelmesindendir.
Dili, kültürü, varlığı yok sayılmış ve halen özgürleşmemiş Kürdistan gerçekliği partimizin aynı zamanda Kürt varlığını kalıcı bir sisteme kavuşturma ve varlık yokluk savaşında öncülük yapma misyonu vardır. Öncülük her anlamda Kürdistan’da özgür demokratik yaşamı inşa etmektir. Bu temelde Kürdistan ulusal kurtuluş sorununun demokratik çözümünde aktif ve öncü rol oynamayı kendi misyonu ve görevi olarak görür. PAJK demokratik-ekolojik, kadın özgürlükçü paradigma temelinde demokratik modernitenin yaşamsallaşması bununla beraber demokratik ulus ve demokratik özerkliğin gerçekleşmesinde öncülük rolüyle yer alır. Özgür yaşam ve demokratik kurtuluşun vazgeçilmez mücadele ayaklarından biri olan Kadın Devrimini başarmayı amaçlar. Böylelikle Ortadoğu kadınları ve halklarına ve giderek dünya kadınları ve halklarına kadın devriminin öncü gücü olmayı ve başarılı bir model olmayı amaçlar.
Özgür yaşamı Demokratik Modernitede görüyoruz. İçinde bulunduğumuz güncellikte hakim modernite kapitalist modernitedir. Yani demokrasi değerlerini de gasp etmiş kapitalist ulus-devletler ve ulus-üstü şirketlerin dünyayı egemenlikleri altında tutmaya çalıştıkları bir sistemdir. Kendisini kadın üzerinden yürütülen cinsiyetçiliğe dayandırmaktadır. Aşırı kadınsılaşmış kadın ve aşırı erkeksileşmiş erkek yani doğallığını yitirmiş ve zihniyeti, duyguları ve güdüleri sistem tarafından çeşitli hileler yoluyla esaret altına alınmış ve şekillendirilerek çarpıtılmış duruma getirilmiştir. Böylece sistemi besleyen ajan bir toplumsal doku oluşturulmuştur. Oluşturulan aile gerçekliği sistemin adeta çekirdek dokusunu temsil etmekte doğan ve büyütülen her çocuk devlete iyi itaat edecek vatandaşlar haline gelmektedir. Okullar hakeza birey adı altında devletin en değme vatandaşının yetiştirildiği yerler olarak rol oynamaktadır. Kısacası adeta özünden çıkarılmış bir kadınlık ve bunun üzerinde sahte bir egemenlikle kandırılan erkeklik üzerinde inşa edilmiş bir kapitalist modernite toplumu yaşamaktadır. PAJK bunu topluma saldırı olarak görüyor ve toplumu savunmayı bunu da her yerde toplumu var eden özünü besleyerek, büyüterek sağlamayı amaçlıyor. Bunun için öncelikle kadın üzerindeki her türlü kölelik kodlarını kaldırıp atmayı ve özgür kadını açığa çıkararak güçlendirmeyi amaçlıyor. Yine köle kadının vazgeçilmez eşi olan egemen erkeği de reddederek, geri püskürterek erkeği dönüştürmeyi ve özgür kadına ve doğaya saygılı ve sevgi ile yaklaşan erkeği açığa çıkarmayı böylelikle demokratik modernitenin sosyalitesini yaşayabilecek ve yaşatabilecek toplum gerçekliğini yaratmayı hedefliyor. Demokratik modernitenin en elverişli zemininin ve öz değerlerinin Kürdistan halk gerçekliğinde olduğunun bilinciyle Kürdistan’daki kültürel soykırımla mücadele ederek bu değerlerin üzerine adeta karabasan gibi sinmiş olan faşizmi yenerek halklara nefes aldırmayı da hedefliyor.
Özcesi kadın özgürlüğüne dayalı demokratik modernitenin demokratik ulus ve demokratik özerk yaşamı geliştirme amacı olan PAJK’ın buna göre stratejisi ve hedefleri vardır. O nedenle Stratejik mücadele alanları adı üzerinde stratejiktir. Yani uzun vadelidir. Birkaç hafta, ya da birkaç aylık mücadeleler ya da birkaç yıllık mücadeleler değildir. Bireysel çaba ve mücadeleler değildir. Parti organlarının, komitelerinin ve militan kadro yapısının birbirini tamamlayacak şekilde bütünlüklü mücadelesini gerektirir. Stratejik mücadele kopuk kopuk, rastgele yürütülmez. Uzun ve ya kısa vadeli yine genel ve yerel yani her bir alanda, bölükte ya da parçada partinin olduğu her yerde planlı, programlı yürütmeyi amaçlar.
ŞEHİT ZİLAN AKADEMİSİ
pajk.org
Devam edecek
YORUM GÖNDER