SİYASET ÜZERİNE (8.BÖLÜM)
SÜRECE KÜRDÜN ÖFKELİ DAMARINDAN BAKMAK
“Eğer savaş askeri cepheden ibaret ise bizim hiçbir değerimiz yoktur. Eğer savaş bir halkın fiziki nefsi insani savunması ise hepimiz birer özneyiz, savaşçıyız. Bizim silahımız, irademiz dayanışmamız birlikteliğimizdir. Faşizmin önünde insanlardan kurulu devasa barikatlar kurabiliriz” Ahmet Pelda
Demokratik özgürlük mücadelesi veren Kürt toplumunun değişen iç dinamiklerini, ruhunda kopan öfke patlamalarını ve isyan fırtınalarını anlamak için yüzeysel analiz bilgileri yersiz ve yetersiz kalıyor. Savaşın yarattığı mahrem öfkeyi kan ve yıkım eşliğinde ki ekonomik yoksulluk soykırımı cenderesini de yaşayarak duyumsamak gerekiyor. Kimliksiz bırakılan ve soykırım tehdidi altında tutulan Kürt halkının öfkesi hiç durmadan büyüyor ve düşmanın barbarlığı her gün bu asil öfkeyi daha da büyütüyor.
Kürtlerin direniş kültürünün başat ilkesi düşmanın yönelimi her ne kadar şiddetli olursa olsun umut ve ona denk görkemli direnişi de o ölçüde keskinleşiyor. Özgürlük için ödenen bedelleri ve bunun yarattığı fedakar değerleri karşılayacak bir emsal değer yeryüzünde yoktur! Siz bakmayın birilerinin ısrarlı Ankara sevdasına, siyaset üstü direnişe anlam biçenler sadece acı acı manzarayı seyir ediyor işte bu ruhsuz mücadelesizlik ve düşmanına kinsizleştirilmek istenen Kürtlük öz savunma direnişlerinde olduğu gibi direnişe sırt çeviren gafleti iyi biliyor! Düzen içileşen ve devrim ideasından düşmüş demagog siyasi figürlerin etraflarında biriken siyasi tetikçi troller meydanı boş sanıyorlar fakat onların üstünde tezler yazılıyor haberleri yok! Politik bilinçten yoksunluk devrim ritmini bozuyor.
Düşmanına kilitlenmesi gerekenlerin enerjilerini sürekli içlerine harcama hakları yoktur. Gaflet perdesini yırtmak en temel görevdir. Düşman top yekun Kürdün varlığına kasteden saldırı seferberliği başlatmış. Sonuç yaratmaktan uzak beklentili ve kaygılı tutumlar devrim fırsatını hep geri çekiyor.
Seçim atmosferini halktan duymak, kitlenin nabzını tutmak ve bunun yansımalarını sosyal medya araçlarından takip etmek bizlere önemli ipuçları sunuyor. Bu çıplak gözlem ruhsal duruşun söz üzerinden davranışa yansıyan boyutlarını da gözler önüne seriyor. Kürt halkı istim üstüde!
Nefret öznesine dönüştürülen Kürt halkının acıları Türkün vicdan mahalline uğramamış olacak ki bir seçmen olarak onun acılarına oyuyla bile olsa destek çıkmıyor sembolik bir kesimin hakkını yememek kaydıyla reel gerçeklilik çok açık böyledir. Kürdün bir birinin acısını ortaklaşması-sarması için bile birliğini oluşturmaması hala ulu orta bir utanç ve gaflet olarak duruyor iken Türk toplumunun kayıtsızlığı pekte insana dokunmuyor olsa gerek. Kürtler arasında zihniyet farklılığı barizdir ve bu mesafe kapanacağına makas daha da açılıyor.
İsyan gençliği içinde sistemle ruhsal bir kopuşun eşlik ettiği büyük bir örgütsüz öfke birikimi dikkat çekiyor siyasetin çözüm getirmede güç olamaması ve üstüne üstlük var olan mağduriyetlere yeni mağduriyetler eklemesi işi çığırından çıkarıyor. Kurumsal önderini ve siyasi liderini rehin alan halkının direnişçilerini zindanlarda sistematik işkenceler eşliğinde çürüten ve de barbarca yönelimde sınır tanımayan faşizan şiddetle kendisini konuşturan rejim Kürt gençliğinde, kadınında kısacası halkının tümünde onarılmaz bir güven kırılması ile birlikte gelecek kuşaklara da miras olarak bırakılacak bir kin-öfke biriktiriyor. Savaş baronlarıyla Kürt soykırımı üzerine ittifak kurmakta pek bir işe yaramayacağa benziyor!
Faşizme karşı temkinli bir iyimserlik sergileyen işbirlikçi Kürt burjuvazi seçkinlerini de aynı hüsran bekliyor! Gerilim politikaları direnen Kürde tesir etmiyor ve bariz tehditlerde kararlılığına pek işlemiyor! İşte HDP onurlu direnişçiliği ile bu hakikat ışıl ışıl bir umut olarak da parıldıyor!
Faşizmin olası son hatasını bekliyor bu seçimlerde hile-hurda işlerle baraj altında Kürt halkının iradesi bırakılmak istense bile tüm eşitsizlikler ve zulümlere bu sessizce mayalanan isyana beklenen kıvılcımı çakacak! Kürdün devrimci öfkesi sıcak para işgalinin tetiklediği ekonomik krizden doğan toplumsal desteği de arkasına alırsa varın gerisini siz düşünün.
Faşizmin giderek artan iç ve dış jeo politik-jeo stratejik hataları da diğer faktörlere eklenirse krizlerin total yükünün altında çöküş kaçınılmaz olacak. Seçimleri altyapısı çok önceden hazırlanan mafyatik kumpaslarla kazansa bile RTE ülkeyi yönetemeyecektir. Ufukta görülen krizler yapısaldır palyatif yöntemlerle onarılması olanaksızdır.
Kuzey sessizliğini karşı devrime yorumlayan gafiller büyük aldanıyor ve kendilerini aldatıyor. Halkın direniş geleneğine ve devrimci fedailiğe inanç kırılması yaratarak, desteğini zayıflatarak kendilerine bağlamayı düşleyen satılmış ruhlar hüsrana uğrayacak. Her olguyu ve olayı bir karalama fırsatına dönüştürmek için pusuda bekleyen bu kuduz saldırganlık ısrarının merkezlerini halk çok iyi tanıyor!
Efrin efsanevi direnişine karşı Kürt halkını parçalama stratejisine kendilerini yatıranları, ihaneti örtük ve açık örgütlendirenlerden Onurlu Kürt halkının devrimci öfkesi er ya da geç hesabını soracak. Devrimin ideolojisi halkın öz kök genlerine ve yaşadığı mekanlara taşırıldıkça kavga ve hesaplaşma daha da büyüyecek.
Kürtler artık adaletini kendisi dağıtacak. Hasımına nefret duymayanlara da bu adalet dokunacak. Katillerine aşık olan kölelerin tersine Kürt halkının ruhunu devrimci kin-öfkeden arındıracak aşamaların çok çok uzağındayız bu bellek Efrin kadar yakıcı ve dipdiri. Her saniye kanıyor Kürdün yüreği. Kürdün ruhu yaralı, ruhsal acıları taptaze ve yaşatılanların ön sezgisi sur-bodrumlardan besleniyor ve de maktul katilini çok iyi tanıyor, ruhsal refleksleri ise bu gerçeği unutmak ihanettir diyor!
Genç Kürdün yoğunlaşan öfkeli bakışlarının içerdiği mesajları okumak siyaset bilimcileri, sosyolog ve psikologlar için hiç zor olmasa gerek. Fizik kanunudur her etki kendi tepkisini yaratır. RTE istediği kadar tekel oluşturduğu medya-sosyal medya üzerinden kendini sesi ve görüntüsünü her dakika Kürt halkının kulaklarına ve gözüne dikta etsin boşunadır bu ses ve görüntü Kürde faşist bir düşmandan başka bir şey hatırlatmıyor ve sadece var olan öfkesine benzin döküyor o kadar!
Kamusal alanda Kürt halkının üstüne MİT’in aktif stratejisi ile salınan katmerli faşist şiddete bakıp tırsanlar ve buna alışanlar olsa da sonuç yaratmaktan uzaktır. Aktif savunmanın taktik ve stratejik zamanlamasından bi haber olanlar ne kadar yanıldıkları pek yakında göreceklerdir. Bu halklaşan onurlu öfkeye ve biriken volkanik enerjiye ne bentler ne de barajlar dayanır aksini düşünen varsa kendini büyük kandırıyor! Yeter ki devrimci duygusal öfke finale denk doğru örgütlendirilsin ve yönlendirilsin!
Kürt halkı her alanda görkemli bir zafere yürüyor bunun da ilk adımı 24 Haziran seçimleridir. HDP ile bu zaferin startı veriliyor büyük motivasyon ve kenetlenme her yere taşırılıyor! Onuruna sahip çıkan halklar faşizme karşı ayağa kalkarak hodri meydan kazanacağız diyor! Anlayan anlıyor!
KEREM ÇİFTÇİ
Aryen Arşivi: 4 Haziran 2018
YORUM GÖNDER