SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA I CİLT (145.BÖLÜM)
Ortadoğu için bu modeli, tarihi, toplumsal ve siyasal gerçekleri göz önüne alarak somutlaştırmak büyük önem taşmaktadır. Tarihte çeşitli tarikatlar, loncalar, eşkıya örgütlenmeleri gibi yürütülen bu faaliyetler, yine tarikat ve lonca türü biçimlere bürünmekle ilerici olmaktan çok gerici konuma düşmektedir. Bunda demokratik uygarlığı özümseyememelerinin önemli payı bulunmaktadır. Bu eskiden kalma marjinal yapılanmaları demokratikleştirmek önemli bir görev olarak görülmelidir. Fakat daha çok gerekli olan, demokratik uygarlığın temel dayanakları olarak çağdaş sivil toplum kurumlarının yaratılmasıdır. Ana hatlarıyla belirlemeye çalışırsak şunlar söylenebilir: Ekonomik alanda başta tüketim alanı olmak üzere, ilgili toplum cemaat veya halk grubunun örgütlenmesi önemli bir dönüşüm gücünü ortaya çıkaracaktır. Gelişmiş toplumlarda bile tüketici örgütlenmesi etkili olmalarına yol açmıştır. Eğer özellikle tüketim kooperatifleri, ulaşım şirketleri, turizm ve seyahat şirketleşmeleri, üretim birlikleri, yardımlaşma, vakıf örgütlenmeleri, ticari ve mali birlikler hukuki temelleriyle birlikte uygun bir ekonomik gerekçeye dayalı olarak kurulurlarsa, en önemli gücü oluşturacakları açıktır. O zaman klasik toplum ve devlet adeta tali plana düşebilir.
Dolayısıyla demokratikleşmeyi yürütmenin en önemli araçları haline gelmiş olurlar. Kendi üretim ve tüketim kooperatifleri olan, otobüs, otel, banka, oda, vakıf, yardımlaşma fonu gibi kurumlarını örgütlemiş bir topluluğu ve halk kesimini tüm toplum ve devlet ciddiye almak ve uzlaşmak zorundadır. Sosyal alanda eğitim ve sağlık başta olmak üzere kendi özgücüyle örgütlenmiş bir topluluk, bulunduğu yerin belirleyici güçlerinden oluşur. Yine kendi öz kültür kurumlarını, tiyatro, sinema, edebiyat, müzik, resim, film, belgesel türü faaliyetleri örgütlemiş bir sivil toplum son derece etkili ve çekicidir. Spor alanında özellikle kitleye, gençliğe ve kadına yönelik salonlar, sahalar, koşu pistleri, dağ ve kır yürüyüş koşulları, sağlık ve zihinsel zindelik açısından da büyük önem taşır. Özellikle gelişmemiş kent koşullarında kitlesel sporun yolunu açmak, giderek artan bir ihtiyaç haline gelmektedir. Seyirlik sporun uyuşturucu etkisine dayalı resmi spor yerine, bu tür sivil toplumun aktif katılımına dayalı spor en çağdaş sivil kuruluşlardan biri olmaya adaydır. Hukuki alanda sivil toplumun öz örgütlenmesi, artan hukuksuzluk ve hukuksal bilinci, genelde zayıflığı nedeniyle en vazgeçilmez kurumlardan sayılmaktadır.
Tüm sivil toplum birliklerinin, halk gruplarının birer hukuki büroya kavuşturulmaları hayatidir. Hukuk büroları, hem hukuk bilincini verip doğru demokratik siyaset yoluna çekmekte hem de hukuksuzluğa karşı mücadelenin temel çekirdek kuruluşları olarak evrensel hukuk düzenini oturtmakta en vazgeçilmez sivil toplum kuruluşları niteliğindedir. Mevcut baroları, insan hakları kuruluşlarını daha kapsamlı ele almak, her köy ve mahalleye büronun bir temsilcisini görevlendirmeye kadar hukukun ve hukukçunun girmediği bir yer bırakmamak, sivil toplumun başarısı için belirleyici bir öneme sahiptir. Siyasi alanda özellikle partileşmeler doğrudan iktidara gitme araçları olarak, sivil toplum açısından büyük bir önemle ele alınması gereken kuruluşlardır. Geleneksel devlet ve toplum rantına dayalı partileşmeleri aşmak, bunlar yerine toplumun öz gücünü ortaya çıkaran, anayasal doğrultuyu esas alan, son derece bilinçlenmiş ve örgütlenmiş bulunan siyasi partiler, sivil toplumun olmazsa olmaz koşuludur.
Eğitilmiş kadro ile en ücra mahalle ve köye kadar her türlü sivil toplum içinde kolları olan, eski toplum ve devletle uzlaşma sanatını iyi yürüten bir siyasi parti düzeni, demokratikleşmenin en temel aracı olarak barış içinde toplumun ve devletin demokratikleşmesini zorlayarak en hayati rolü oynayabilecek konumdadır. Bazı bölgelerde ve topluluklar içinde daha da önem kazanan şiddet toplumunu aşma ve barış toplumuna geçiş için, barış örgütlenmelerine ve birliklerine büyük ihtiyaç doğmaktadır. Barışın anlamını, önemini, yol ve yöntemlerini, aktifleşmesini sağlayan barış hareketleri kesinlikle oluşturulmak durumundadır. Ortadoğu gibi iliklerine kadar şiddeti içselleştirmiş toplumlar için barış ve barış araçları ve eylemleri günümüzde en çok öne çıkacak sivil kuruluşlardır. İnanmak ve büyük bir güçle sürdürmekle, demokratik toplum ve devletin gelişiminde hayati rollerinden birini oynayabileceklerdir. Barışa ve özgürlüğe en çok ihtiyacı olan kadınlar ve gençlik için çok yönlü kadın ve gençlik birlikleri, başta gelen sivil toplum kuruluşlarıdır.
Kadın ve gençliğin tarihsel, somut konumuna ve siyasal hedeflerine doğru cevap olmuş örgütlenmeler, bir yandan tutucu toplum ve despotik devletin engellemelerini aşarken, diğer yandan tüm toplumun izlerinde akacakları temel sivil toplum araçları rolünü oynayacaklardır. Nicelik ve nitelikte iyi amaçlanmış ve inanmış bir örgütlülükle gençlik ve kadın birlikleri, sivil toplumun zaferinin temel güvencesidirler.
HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN
YORUM GÖNDER