KÜRT AŞKI-4.BÖLÜM
Dayanamıyorum; beğenme şurada kalsın, korkunç ve büyük tepkiliyim. PKK örgütünü, bu savaşı, toplumun temel siyasi amaçlarıyla bağlantılı, uyumlu duruma getirmiştim. Tepki patlaması... Öfkelerim var, beğenmediklerim var, retlerim var. Bunları hayata geçirmek istiyorum. Mesela, köyde derlerdi, işte hedef bilinen köy çelişkileri... Git üzerine çöz, işte delikanlısın ailemizin kurallarına göre soyadın da Öcalan, git gereklerini yap. Ben, öfkemi böyle patlatmam, dedim. Kendimi gizledim, tipik bir manevra yaptım. Böyle manevralarım, eğilimlerimi dönüştürmem inanılmaz boyutlarda. Elbette, bu hazlar için de söylenebilir. Onlarla da çok yönlü uğraşılar var. En makul olanı, felsefede, dinde aradık, en gerçekçi ulusal kurtuluş politikası dedik. Korkunç arayışlarım var.
Öfkemi ve arzularımı büyütmek ve büyük sonuca götürmek istiyorum. İyi bir bilim adamı olmak, nitekim bu da bir nevi öfkenin sonucudur, dâhilik de bununla bağlantılı. Sömürgeci kurumlarda bir bürokrat, hatta asker, sivil, siyasi bürokrat olmaya da acaba olabilir mi, diye sorular sordum kendime. Bunlar da sıradandır ve bu sıradanlığı tespit etmiştim, ilgi göstermedim. Bilim adamı olabilirdim, din adamı da olabilirdim. Ama pek tatmin etmez, dedim. Sosyalist siyaset gerçeği benim için büyük anlam ifade etti. Sosyalizm güncel bir olay, muazzam bir politika. Kürdistan gerçeğine bunu indirge, düşmanı geometrik dizilere göre çok ileri düzeyde fazlalaşır. Bu ne anlama geliyor? Tam benim tepkilerimin en çok kendisini patlatacağı sahanın bulunduğu anlamına geliyor. Ulusal kurtuluş siyasetinde bu kadar çarpıcı olmamın nedeni; öfkenin, arayışın, iddianın büyüklüğünün zeminini yakalamasıdır. Diğer zeminler küçük, beni tatmin etmiyor. Bir general, bir politikacı olmak beni tatmin etmez. Çoğunuz sıradan olmakla yetiniyor. Benim bu sınırlarda kalmam mümkün değil. Bu bile bana dar geliyor. Kürt zemini zayıf, ama işlenmemiş bir hammadde olduğu için ısrarlıyım. Bu zemini kullanırsam diğer zeminlere sıçrama yapabilirim. ABD ile uğraşabilirim, Ortadoğu’nun köhnemiş yapılarıyla uğraşabilirim. Bunların umudu bile heyecan verici. Bu işin ardı da iyi gelir diyorum. Ama şu andaki zemin de hayli değerlendirilecek bir zemin ve ürün veriyor işte. Burada dikkat edilirse duygusal, öfkesel durumdan çıkıp büyük bir siyasal sonuca gidiyorum. Gerçekçiyim, maceracı, hayalci değilim... Bilimsel ölçülerle ulusal olguyu çok inceledim. Toplumsallığı, mevcut bilimsel düzeye göre en iyi bilim adamı kadar anlayabilecek düzeydeyim. Daha da ötesi ben bir eylemciyim. Evet eylemci. Bu da iyi... Müthiş bir propagandacıyım. Örgütçüyüm. Sürekli hareket halindeyim. Bunların hepsi birdenbire olmazsa, ben bir hastayım veya yaşamam çok zor. Yaşamın bende kabulü, bu kadar büyük açılım, sıçrama yapmıştır. Bu kadar örgüt, hepsi de en tehlikeli silahlı boyutlarda savaşçı olacaklar. Müthiş militan özellikleri de gelişecek. Dikkat edin, günlük olarak o kadar boğuşuyorum ki olmadı, yapıyorsun, bununla sen öleceksin. Burada yaşam iddiası güç kazanıyor. Mutlaka yaşayacaksın, her şey yaşamaya bağlı. Sonuç: İşte, Kürdistan İşçi Partisi.
HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN
YORUM GÖNDER