SÜMER RAHİP DEVLETİNDEN DEMOKRATİK UYGARLIĞA CİLT II (232.BÖLÜM)
PKK’nin konumu bu nedenlerle çözüm üretmede katalizör rolünü eskisinden daha fazla sürdürmektedir. PKK’yi bir Güney Kürdistan partisi olarak somutlaştırmak uzun süredir gündemde olan bir konudur. PKK, binlerce katılım ve şehidiyle zaten Güney Kürdistan halkının partisi durumuna gelmiştir. Dıştan bir olgu olarak yansıtılması, işbirlikçi güçlerin var güçleriyle sürdürdükleri propaganda yüzündendir.
PKK’nin bunların hepsinden çok kendini alanın gerçek gücü olarak görmesi; siyasi, askeri, sosyal ve kültürel olarak mevzilenip çok yönlü kendisini pratikleştirmesi gerekmektedir. Demokratik Kürt Federe Yönetimi’nde ısrarlı olmalıdır.
KDP ve KYB birlikte geliyorlarsa bunu tercih etmeli; biri gelmiyorsa diğeriyle, o da mümkün olmazsa kendi öz çabalarıyla ve etkin olduğu alanlarda demokratik oluşumunu hızlandırıp etkinleştirmelidir. Irak genelinde her tür etnik, dini ve kültürel grupla genel bir demokratik cephenin oluşumunda rolünü oynarken, Kürtler arasında da demokratik federe yönetimini ısrarla yükseltmelidir. Karış karış, derinliğine ve genişliğine büyümesini sağlamalıdır.
Demokratik Irak Cumhuriyeti’nin yeniden yapılanmasının ve bunda Kürt demokratik federe konumunun yer almasının en doğru çözüm olduğunu rejim de dahil tüm gruplara, partilere, aşiretler ve cephesel birliklere götürüp, demokratik çözümde ısrarlı olmalıdır. Bütün iç ve dış koşullar Irak’ın demokratik dönüşümünü zorunlu kılmaktadır. Yugoslavya tarzı bir gelişme olasılığı vardır. Ama mevcut durumun sürekli değişimlerle aşılmak zorunda olduğu görülerek, her tür çözüm tedbirleri geliştirilmelidir. Askeri ve siyasi adımlar, günlük olarak değerlendirmeler yapılarak, ileri ya da geri, derinliğine ve genişliğine atılmalıdır.
En kötü olasılık olarak rejimin mevcut temsil durumu veya değişmesi durumunda Kürt işbirlikçileriyle birleşip saldırıya geçmesi halinde alternatifli hazırlıklar zorunludur. Bununla birlikte, yeni dönemin çalışma, yaşam ve mücadele tarzı en etkin biçimde, eğitim başta olmak üzere her görevde nefes nefese üstün bir disiplinle hakim kılınmalıdır. Nicel ve nitel büyümeler, her tür saldırıyı karşılayıp karşı hamle yapabilecek etkinlikte olmalıdır. Çok zorda olan halka, cezaevlerindeki arkadaşlara, yine çok sayıda gaziye ve şehitlere karşı sorumluluğun bir gereği olarak, üstüne düşeni başarılı bir şekilde yapmalıdır. En çok kan ve acının aktığı alan olarak, hiçbir gerekçeye sığınmadan, çözüm umutlarına başarıyla yanıt yaratılmalıdır.
PKK de dahil, Güney Kürdistan’daki hareketin tarihi rolünü tüm Kürdistan ve Ortadoğu çapında oynayarak, ilkel milliyetçilikle egemen burjuva milliyetçiliğini aşması, gerici aile ve aşiret engellerinin üstesinden gelerek, uygarlığın şafak vaktinde olduğu gibi demokratik uygarlığın Ortadoğu’da doğuşunun şafak vaktindeki rolünü de başarıyla yerine getirmesi, böylece yeni dönemin ve çağın başlatıcı gücü olmanın onurunu taşıması her şeye değerdir.
Bu tarihi anlayış ve onurla yaşayanların ele aldıkları her görevde başarılı olmamaları düşünülemez. Tarihin bu yönlü anlamlı gelişmesini takdir etmek ve zaferini beklemek tek yaşam gerekçemizdir.
HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN
YORUM GÖNDER