TASFİYECİLİĞİN TASFİYESİ (178.BÖLÜM)
Dürüst olanlar için ortaya çıkan sonuç şudur: Çok açık ve çok yaman olacaksınız. Yoksa ya alaşağı edilirsiniz, ya da PKK’de gelişen yaşam sizleri boğacaktır. Bu kişiliği boğacağımızdan en ufak bir kuşkuya düşmemelisiniz. Daha sonra, “Bendeki kişilik feodalizm ve kemalizm kokuyordu” dememelisiniz. Bu kişilik idama mahkum edilmiş bir kişiliktir. Kişiliklerinde feodalizm ve kemalizmin karmaşasının yaşandığını söyleyenler idam edilecektir. Hem kemalizm, hem de feodalizm bizim can düşmanlarımızdır. Nasıl olur da bu ikisi sizin kişiliğinizde kaynaşabilir? Nasıl hala bu kişiliği konuşturabilirsiniz? Herhalde böylelerinin de en erkenden tasfiye edilmeleri gereklidir. Bu kadar halkın canına okumuş kişilikleri karıştır; feodalizmden entrikacılığı ve kurnazlığı, kemalizmden sinsiliği, sahteliği ve sahte aydınlanmayı devral; kendi feodal yapını daha kurnaz ve daha bilinçli kılabilecek özellikler edin; ondan sonra da kişilik diye ortaya çık!..
Böyle davranan kişi ya gafildir, ya da kendisine göre PKK ile karşıtlık halindedir. Zindanlarda ihaneti seçenler, “Başlangıçta biz de PKK’liydik” diyorlardı. Avrupa’dakiler yaptıklarının “Demokratik PKK’lilik” olduğunu iddia ediyorlardı. Çoğu buna inanıyordu. Çevrelerine bir sürü kişi de toplanmıştı. Çoğu sözümona daha da yaşanabilir ve katlanılabilir bir “PKK” istiyordu. Son olarak ortaya çıkan ve PKK’nin başına bela olmak isteyenlerin silahı da “Daha demokratik ve özgür bir PKK” idi. Şimdi bunların hepsi düşmanın silahı olmuştur. Yaşadıkları şey özgürlük değil, maşa olmak ve halkı satmaktır. Örnek verelim: Bir olasılıkla veya biraz ayırarak söylenirse, adam ülke genelinde partinin yarattığı büyük etkiyi görüyor. Hem de bunu hepinizden çok daha iyi görüyor. Kendisinin bir de deneyimi vardır. Alanın olanaklarını, yani coğrafyasını ve insanını iyi tanıyor.
PKK’nin atılımını bütün yönleriyle tanıyabiliyor. İlerleyebileceğine inanıyor ve iki yoldan bunu olanaklı görüyor. Birincisi, aile yolundan çıkar temelinde yükselmektir. İki yoldan bunun daha olanaklı olduğunu biliyor. İkincisi, düşmanla sağlam bağlar kurup, bütünleşmek ve gaspçılık yapmak oluyor. Araçlar biraz da böyle oluşuyor. PKK’nin alana girmesiyle birlikte, güçlü bir otorite oluştu. Yaşamak istiyorsan, iki otoriteden birine yaslanacaksın. Bir grup biçiminde ara yerde durmanın olanağı yoktur. Şu anda bir kesimi düşman, öbür kesimi de devrimci otorite içinde yükseliyor. Ailesinin ezici bir kesimi bu biçimde yaşıyor. Kendisi de tercihini PKK’den yana yapıyor. Bu tercihin dürüst mü olduğu, yoksa art niyetlice mi yapıldığı bizim için fazla değer taşımıyor. Ama şu görülüyür: Bu hareketin içinde artık büyüme olanağı doğuyor. Bu hemen çıkara dönüşüyor. Adam, “Mademki burayı, kendi çıkarımı ve kişiliğimi iyi tanıyorum; o halde kendimi sonuna kadar konuşturayım” diyor. Bu izlenim gelişir. Hele birkaç yıllık pratiğin sonunda çok daha güçlü bir biçimde boyverir. Hele hele partinin olanakları arttıkça, bu konuda partinin damgasını vurduğu gelişmeler büyüdükçe, kendisi de gaspedecektir.
Kendisinde sadece bögede değil, genelde hükmedecek bir konuma ulaşma ve büyük oynama düşüncesi gelişecektir. Büyük oynamak ne demektir? PKK’nin kendine göre mevzileri ve kontrol noktaları vardır. Bunları ele geçirmek isteyecektir. Adam düşmanın olduğu gibi ailenin de zaafını tespit ediyor. Bir parti biriminin nasıl yıkılacağı ve insanın nasıl köleleştirileceği konusunda deneyim sahibidir. Bu deneyimi yüzlerce kez yaşamıştır. Sınırsız bir uygulama kendisine sınırsız bir güç veriyor. Parti ruhuna aykırı ve parti taktiğiyle çelişen bu kadar yaklaşım ve uygulamadan sonuç da almıştır. Bunun altındaki mantığın dürüst veya bilinçli sonuçları fazla farklı görülmemelidir. Her ikisi de olabilir. Bunlar kesinlikle olasılıktır. Düşünebiliyor musunuz? Adam insanlara silah doğrulturken, onbeş yaşındaki çocukları kurşuna dizerken, yüreğinde en küçük bir acı bile duymuyor. Bir hiç uğruna çocuk yaştaki insanları kurşuna diziyor. Bu yaştaki insanlardan öyle hain çıkmaz. Düşman buraya göndermiş olsa da, hain olmaz. Bu mümkün değildir. Bindebir böyle olsa da, bunun fazla bir anlamı yoktur. Ama bunlar bizimle savaşıyorlar. Halkın çocukları, eğitmemiz ve sevgiyle büyütmemiz gereken değerlerdir. Bunlar bu çocukları işkenceye alıyor, darağaçlarına çekiyor, kurşuna diziyorlar. Bu canavarın yüreği değil de kimin yüreğidir? Bunun ruhu kimin ruhudur? Düşman da demeyelim, burada bir karşı saldırı ruhu vardır. Ruhu en azından bir karşı saldırı ruhudur.
Bu ruh, PKK ruhuna karşı bir saldırıdır. Bu uygulamalar PKK taktiğinin boşa çıkarılmasıdır. Bu saldırı gelişmiştir. Bunu geliştirirken, PKK taktiğini bilmediği söylenemez. PKK, insana dünyada hiçbir hareketin vermediği değeri vermektedir. Değerlendirmelerde vardır: Bize, “Parayı ve silahı nereden bulacaksınız, teknik olmazsa, silah ve para olmazsa ne yapacaksınız?” diye soruyorlardı. Biz en büyük teknik olarak insanı gördüğümüzü söylüyorduk. Bizim sloganımız buydu. Gerçekten de en büyük teknik insandır. İnsanı iyi değerlendirebilirseniz, atom bombasından çok daha güçlü bir tekniğin sahibi olabilirsiniz. Bu slogan doğrudur. Buradan çıkan sonuç, insanı işlemesini iyi bilmektir. PKK içinde bu hangi anlama gelir? PKK kendi saflarına aldığı insanları eğitir ve savaştırır. Onları üstün yeteneklerle donatır.
HALKLAR ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN
YORUM GÖNDER